Saatler, günler ne de hızlı geçiyor derken, yılın en son ayında bulduk kendimizi.
Oysa bu yıla başlamadan önce planlarımız, hayallerimiz vardı.
Onları gerçekleştirmek için çabaladık.
Belki zamanımızın çoğunu çalışarak geçirdik.
Ailemizle vakit geçirmek yerine saatlerce uğraştık, fedakârlıklar yaptık.
Bazılarının çabaları, hayallerini bu yıl almaya yetti ama bazılarının çabaları ise bu yıldan da fazla emek istedi.
Yine de hepimiz bu yıl içinde anılar bıraktık.
Belki hüzün dolu belki de sevinç.
Daha yılın ilk gününü, ilk ayını hatırlıyoruz, ne de çabuk geçti.
İşte son ayın son haftasındayız.
Hayat da yıllar gibi hızla akıp geçen bir göl gibi.
Yetişmek için korkularınızı, isteklerinizin bir kısmını bırakmalısınız,, o göle yetişebilmek için.
Ömürden en şey yeterince kısa biz ise onu bazen heba ediyor.
Her dakika daha da sona yaklaşıyoruz.
Hayallerimizi tutup bir köşeye atmak yerine, onun için çabalamak daha doğru.
Akan bu yılda da bazıları çok verimli geçirirken bazıları daha az verimli geçirdi.
Hayatımız seçimlerimizden oluşur.
Seçimlerimiz bizleri gerektiren sonuca ulaştır.
Biz o sonuçta mutlu da olabilir, o sonuçta üzülebilir fazlaca yıpranabiliriz.
Hayatın epey hızlı geçtiğini biliyoruz.
Peki, neden hala bu kısa zamanda kendimize yazık ediyoruz?
Hep somurtup günü hayatı kendimize zehir etmek yerine, daha da tutkuyla bağlanıp hayata gülümsesek.
Hem bu az vakitte pek çok şeyi başarmak için belki de ilk adım bu.
31 Aralık her gün gibi bir gündür.
Bu günün gecesi her gece gibi iki günü birbirine bağlar.
Bağlanan gün olan 1 Ocak da bir gündür ama sıradan değil
Yeni yılın ilk günü, başlangıcı.
Yılın yeni günü başlangıçlar için belki de en iyi tarih olabilir.
Yeni yılınızda yeni başlangıçlara, yeni durumlara, yeni insanlara hep açık olun.
Yeni yıl bize en güzel özelliklerini getirsin.