İlk Söz’üm Halkın mağduriyetine karşı ses çıkarmayanlaradır. Halkın oyları ile seçilip de halkın hakkını vermeyenlere söyleyecek sözüm var. Halk niye oy veriyor? Halk niye sizi seçiyor? Halkın verdiği oyların birer emanet olduğu unutuluyor mu?
Öncellikle Belediyeye söyleyecek sözüm var. Belediyenin eski yönetimi maalesef iyi bir izlenim bırakmadı. İsteyenin istediğini yaptığı bir şehirde yaşıyoruz. Belediye kuralsızlıklara ve başıbozukluklara maalesef karşı çıkmadı. Karşı çıkmayınca da Belediye ile ilgili bir algı oluştu. Halkta Belediye; caddeleri, sokakları, kaldırımları satıyormuş ya da peş keş çekiyormuş algısı oluştu. Belediye ise bu algının yıkılması için çaba sarf etmedi.
Kimler, nereleri işgal etti? Saymakla bitmeyecek kadar işgaller gerçekleşti. Oteller caddelere kadar sınırını genişletti. Akaryakıt istasyonları İmarda yol gözüken yerleri kendi alanına kattı. Binalar çift şeritli yolların ortasına dikilerek yolun tek şeritli hale dönüşmesine sebep oldu. Siteler güya ağaç sevgisi ile ağaç dikerek kamu alanını bahçesine kattı. Seyyar satıcılar istedikleri yerlere birer kulübe dikerek kaldırımları, caddeleri, kamu alanlarını işgal ettiler.
Kaldırımlar işgal edildiği için halk kaldırımlardan geçemez oldu. Çift şeritli yollar işgal edildiği için trafik tıkandı. Yollar daraltıldığı için sık sık kazalar yaşandı. Akaryakıt istasyonlarının yol işgalleri yüzünden halk imarda gözüktüğü halde yapılmayan yolları kullanamadı. Sitelerin işgal ettiği alanlar aslında birer park veya yol idi ama Site sakinlerinin özel mülkü haline dönüştürülmüş oldu.
İşgal edenler kendini güçlü, zengin dolayısıyla istediğimi alırım şeklinde görebilir. İşgal ettiği yolu “Ben Belediyeden koparttım ve benden kimse alamaz!” şeklinde konuşarak Belediyeyi de töhmet altında bırakan bir Akaryakıt istasyonuna Belediye tarafından da ses çıkartılmayınca ister istemez halkta bir algı oluşmaktadır.
İlk sözüm Belediyeyedir dedim. Nitekim yeni bir Belediye yönetimi oluştu veya oluşmaktadır. Gerçekten yeni yönetim yeni bir bakış açısıyla mı bakacak yoksa “Eski tas eski hamam” zihniyetini mi yaşatacak onu hep beraber göreceğiz. Yeni yönetim güçlü bir yönetim mi olacak ki O zaman bu işgallere dur demesi lazım. Aynı zamanda; Halkın hakkını savunan, halkın malını; barondan, kompradordan, işgalciden alıp halka teslim etmesi lazım.
Nasılsa her halükarda seçiliyoruz mantığı ile devam edilirse yine değişen bir şey olmayacak. Bu anlayış bugün için geçerli olabilir ama yarın için aynı şeyi diyemeyiz. Çünkü bugünden yarına nelerin değişeceğini kimse bilemez. Bugün garanti gözükenlerin yarına kadar esamesi gözükmeyebilir.
Olması gereken ise yeni bir vizyon oluşturarak yola devam etmektir. Yani Belediyenin sadece zenginlere ve güçlülere çalışması değil; halk için, halk adına çalışmasıdır. Dolayısıyla yanlış veya doğru halkta Belediyeye karşı oluşan olumsuz algıları yıkmak Belediye için ilk hedef olmalıdır.