Petrolspor, ligin bitimine dört hafta kala prestij maçlarına çıkmaya devam ediyor.
Hafta sonu play-of şansı bulunan Çatalcaspor karşısında golsüz beraberlikle bunu iyice pekiştirdi.
“Prestij” lafını sevmem ama son yıllarda Petrolspor ile özdeşleşen bir kelime oldu.
Sezonun bitimine doğru orta sıralarda kendine yer bulunca, başka da tabir gelmiyor insanın aklına.
En son yazdığım yazıda “umutlarımız devam ediyor, Petrolspor durdurulamıyor” demiştim ama nazara gelir gibi hevesimiz kursağımızda kaldı.
Geçen hafta içi oynanan Yeşil Bursaspor karşılaşmasında alınan kötü yenilgi sonrasında her şeyin bittiğini anladık.
O maç öyle ya da böyle kazanılmalıydı ve tüm heyecan kendi sahamızda oynadığımız Çatalcaspor maçına taşınmalıydı.
Olmayınca olmuyor derim ya hep olmadı işte.
Ona rağmen takım sahaya çıktı ve elinden geleni yaptı.
Sanırsınız prestij maçı değil de umutların devam ettiği karşılaşma.
Son dört haftadır göze hoş gelen futbolunu tabi ki Bursa deplasmanı hariç yine sahaya yansıtıyorlardı.
Koşan, mücadele eden ve rakip alanda baskılı futbol oynayan bir Petrolspor vardı.
Tek sorun, Batman deplasmanına 1 puan için gelen Çatalcaspor’du.
Play-Of şansı bulunan ve mutlak puan kaybı yaşamak istemeyen rakibimiz karşılaşma boyunca kapalı futbolu tercih etti.
Hal böyleyken kalabalık savunmayı geçmekte zor oldu temsilcimiz için.
Kanatlardan Ramazan Özkabak ve Mustafa Aydoğdu’nun etkili olduğu anlarda meşin yuvarlak ve pozisyonlar bu savunma hengamesinin içinde kaybolup gidiyordu.
Uzun toplarla hücum hattında Serhan’ı beslemek istedik ama o da olmadı.
Kah Serhan ağır kaldı, kah topların çoğu kalecide kaldı.
Orta alan da Halil Aşut rakibi çıkartmamak adına elinden gelenin fazlasını yapması gözümden kaçmadı.
Savunmaya pek iş düşmese de hatasız oynadılar diyebilirim.
Sistem ve mücadelede sıkıntı yok doğru ama ileri de hücum hattında diğer haftalara göre üretken değildik.
Teknik heyetin işine karışılmaz ama mesela son haftalardaki 11’de Serhat Özyılmaz hep varken, ne oldu da onu yedek gördük merak ediyorum.
Yeşil Bursa maçı baz alınıyorsa o maçta takım olarak kötüydük.
Yok taktiksel bir düşünce var ise onu bilemem ama hızı ve etkili oyunu takıma yarar sağladığı apaçık ortada. Nitekim basın mensubu arkadaşlarla bunu konuşurken ve tribünlerden “Serhat niye oynamıyor” uğultusu yükselirken 70.dakikada oyuna dahil edildi.
Maçın kalan bölümlerinde o da kalabalık Çatalcaspor hattında etkili olamadı ama hücuma en azından hareketlilik kazandırdı.
İsteyen,arzulayan ve mücadele eden Petrolspor, direnen ve savunma yapan Çatalcaspor olunca, sonuç normal olarak golsüz beraberlik oldu.
Olaysız, fair play çerçevesinde sonlanan karşılaşma sonrasında takımımız için artık sezonun bitimini beklemekten başka bir yol görünmüyor.
Kalan son 4 maçın 3’nü deplasmanda geçirecek
Petrolspor’umuzun çok az ihtimal de olsa düşme potasına yaklaşmamasını ve kalan maçlarını kazanarak iyi bir yerde bitirmesini umut ediyorum.
Bu düşünce içindeyken de gelecek sezonun da hazırlıklarına bir an önce başlanılması gerektiğini düşünüyorum.
Takımda kaliteli isimler tutulmalı ve ihtiyacı bulunan bölgelere faydalı transferler yapılması için gerekli planlanmanın hemen başlanılması gerekir.
Ayrıca, “takım başarısız bu yüzden maçlara gitmiyoruz” algısı şehrin üzerinden atılmalı ve gelecek sezon yeni stadı dolduracak bir kitlenin oluşturulması için de çalışmalar yapılmalı. Boşa giden yılları telafi edecek kaliteli bir takım ve sonucunda hasretini duyduğumuz üst ligler için kolları yeniden daha fazla sıvamanın zamanıdır.