Bir yıl önce merhaba diye başladılar. Amaçları belliydi.
Bu işi en iyi noktada yapmayı planlıyorlardı. Gazetecilikte objektifliği ve tarafsızlığı ilke edinerek bir yola çıktılar.
Aslında çıktıkları yolda ‘Sonsöz’ olarak devam etmeye karar verdiler. Çünkü zaten içindelerdi.
Ben Sonsöz ailesine bir yıl önce katılmadım. Ama katıldığım ilk günden samimi kucaklamayla karşılaştım. Ve onların sizlere güvenilirliklerinden ödün vermeden haberleri sunmanın çabasında olduklarını gördüm.
Hummalı bir çalışmayla gazetemizi hazırlayan yani mutfağında olan arkadaşlardan bahsetmek istiyorum.
Önce Ercan Atay’dan başlıyayım. Aynı zaman da gazetenin sahibidir, sakin ve emin tavrıyla hep daha ne yapabilirim düşüncesiyle hareket eder.
Herkese tarafsız yaklaşmaya çalışarak objektifliğinden ödün vermeden gazeteciliğin hakkını en iyi şekilde vererek bu işi yapar.
Ardından emektar gazetecilerden Medeni Akbaş gelir. Gerçekten gizli hazinelerden diyebiliriz. Çok konuşmaz ama anılarını ve meslek hayatında gördüklerini sorarsak susmayacak kadar biriktirmişliği vardır.
Sonra gazetemizin olmazsa olmazı Hatice Türkan’dan bahsetmek istiyorum. Gazetemizin yazarı, editörü, genel müdürü yani kısacası gazetenin eli kolu da diyebiliriz. Bu işe gönül vermiş önceden de kafasına koymuş, uzun vadede daha da başarılı olacak.
Gelelim muhabirimiz Yusuf Kavak’a namı diğer Mayami... “Kendini nasıl tanıtırsın?” deseler sanırım “haber adamı” diyecektir. Aynı zamanda güzel bir objektifi vardır. Anı yakalamayı seviyor. Ve gerçekten kadrajında yakaladığı fotoğrafların hakkını veriyor.
Gazetemizin mizanpajından sorumlu olan Mehmet Fatih Efe. Tasarımlar Efe’den sorulur. Gazeteyi hazırlarken yaratıcılığını kullanacak fırsatlar arar. Biraz isyan adamıdır. O da kendini öyle sevdirir. Efe’ye sorsanız kendini “imkânsızı isteyen biriyim” diye tanıtır.
Gazetemizin her şeyine koşturan ve olmazsa olmazlarından Osman Çapar. Haber var dediler mi Osman ordadır. Osman da çalışkanlığıyla gazetede yerini alır.
Gazetenin mutfağının dışında bir de köşeleriyle sizlerle buluşan yazarlarımız vardır.
Öncelikle Sonsöz mahlasıyla yazan Recep Kavuş’tan bahsetmek istiyorum Olayları analiz eder ve öyle kaleme alır. Yazılarında özelikle tarafsızlığı göze çarpar. Gereksiz konuşmayı sevmez, kaleminde ve yazılarında da aynı izi görürüz.
Yazı İşleri Müdürümüz Ubeydullah Baş yaptığı işin en iyisini yapmaya çalışır. İşinden taviz vermez. Düzenli tertiplidir. Hayatı sadece yazı yazarak değil hayatı fotoğraflayarak da görmeyi sever. Ve fotoğraf sanatının da hakkını fazlasıyla verir.
Gazetemizin köşesinde kalemiyle en canlı en pozitif yazarlarımızdan Şehmuz Temiz, öncelikle güçlü bir kalemi vardır. Öyle kızdırmaya da gelmez dümdüz yazar söyleyeceğini kaleminde arada sert ve ağır olsa da gönül adamıdır Şehmuz Temiz.
Yazarlarımızdan bir diğeri de Eymen Eren mahlasıyla yazan Ekrem Işık’tır. Sakindir, yeri geldikçe konuşur ama konuklara özel soru sormayı sever o zaman durdurabilene aşk olsun. Bir de Ekonomiye Yön Verenler köşesiyle sizlerle buluşan yazarımız Nihat İpekyüz gazetemizde yerini alır. Hep yoğundur ülkeler arası şehirlerarası gidiş gelişleri vardır. Ama her zaman gazetemizde sizlerle farklı iş sektörlerini buluşturur.
Gazetemizin genç yazarları da vardır. Onlar kalemlerini yazılarını ayrı bir coşkuyla ele alırlar. Atilla Atay genç kalemlerden biridir. Sizlerle Batman’a insana, hayata dair yazdığı yazılarla buluşur.
Hayatımızın her alanında teknolojinin yer aldığı bir dönemde bu konuları ele alarak köşesiyle Abdurrahman Avşar sizlerle buluşur.
Bir de bizde yeni yazmaya başlayan Fırat Baytak sizlerle buluşmanın heyecanını yaşıyor. Yazılarını severek okuduğum kalemine güvenen gençlerden Fırat Baytak, yazılarında coşkuyu hissettiren ve önünün de çok açık olacağına inandığım gençlerimizden.
Bir de ben varım, yazmaya çalışan biri olarak kendimi anlatmayacağım, onu da sizlere bırakıyorum.
İşte Sonsöz böyle büyük bir aile... Herkesi birer cümleyle anlatmak elbette yeterli olmayacaktır. Bir yıldır sizinleyiz ve de sizlerle olmaya devam edeceğiz. Hoşçakalın bizlerle kalın...