Her Siyonist bir Yahudi iken her Yahudi bir Siyonist değildi. Siyonistlere göre insanlar üç kısma ayrılır. Seçilmişler yani Yahudiler, seçilmişlere hizmet edenler ve diğerleri. Çok haris ve bencildirler. Fitne çıkarma, insanlar arasında husumet sokma ve faiz ile onları sömürme konusunda çok iyiler. Kendilerine yapılan iyilikleri unutur ve nankördürler. Firavun onları esir almış zanaattan anlayanları, çocukları ve kadınların yaşamasına izin verirdi. Geri kalanları ağır işte çalıştırır işkence eder ve öldürürdü. Hz. Musa (as) Allah'ın izniyle bir kaç mucizeler neticesinde Firavunla anlaşarak onları alıp özgürlüğe götürüyordu. Firavun verdiği sözden vaz geçip onları tekrar yakalamaya çalıştığı zaman mücadele etme yerine Hz Musa(as)'ya; "Sen ve Allah'ın gidin savasın..." diyebilmişlerdir. Kızıl denizin yarılması, Firavunun boğulması, özgürlüklerine kavuşmuş olmaları ve kendilerine Helva, bıldırcın eti... Verildiği halde "her gün ayni şey..." diye itiraz etmişlerdir. Bunca nimet ve imkânlara rağmen Siyonistler; Hz Musa(as)nin tura sınaya gitmesini fırsat bilerek kendilerine put yaparak dinlerini terk etmişlerdir. Yine Yahudi birisinin yaptığı iftira, çıkarmak istediği fitne ve o iftiranın tespiti için bir ineğin kesilmesi olayı Kur'an da anlatılmakta ve bu sureye Bakara suresi denilmektedir. Siyonistler; geçmişte böyle idiler, günümüzde böyleler ve gelecekte de böyle olacaklar. Sadece İslami değil diğer dinlere de iyi gözle bakmazlar. Hıristiyanlara her türlü işkence ve kötülükleri yapmış ibaretlerini yerine getirmelerine izin vermemişlerdir. Hz. İsa (as) yi peygamber kabul etmedikleri gibi "gayri meşru" diyerek çarmıha çakmışlardır. (öyle inanırlar) Son peygamberin kendilerinden geleceğine inandıklarından Araplara "Peygamberimiz geldiğinde sizleri bu topraklardan süreriz" diye hep tehditlerden bulunurlardı. Peygamberimiz sallallahu aleyhi ve sellemın dünyaya geldiği geçe Yahudi bilginler "Ahmedin yıldızı doğdu" diyerek bu gece doğan "erkek çocuk kimindir?" diye araştırma yapmışlar ve Abdullah’ın yetimi olduğunu öğrenince de "Eyvah gitti" diyerek feryadu figan etmişlerdir. Siyonist rahiplere "Abdullah oğlu Muhammed hakkında ne düşünürsünüz?" sorusuna onlar "Biz babamızdan şüpheye düşebiliriz çünkü annemiz onu aldatmış olabilir ancak Muhameddin peygamber olduğumdan şüphe etmeyiz" demişlerdir. Tevratta var olan belirtiler ve rahiplerin bildiği gerçeklere rağmen Siyonistler Peygambere iman etmemişlerdir. Bunun yerine; düşmanlığı ve O'nu nasıl ortadan kaldırırız çabası içerisine girmişlerdir. Çünkü onlara göre doğrular değil kendilerinin doğru dedikleri doğru kabul ederler. Siyonist olmayan diğer Yahudilerin bir kısmi ise Hz.Osman (ra) gibiler İslam dinini kabul ederek Müslüman olmuşlardır. Yahudileri dost edinmek, onlara güvenmek kara günün dostu gibi düşünmek yanlıştır. Devam edecek. Selam ve dua ile.