Yeni anayasa tartışmaları uzun süreden beri devam etmektedir. AK Parti iktidarı 13 yıldır devam ediyor. Nerede ise AK Parti iktidarının başlangıcından beri “Askeri Vesayet” anayasasını değiştirme ile alakalı konuşmalar yapıldı.
Peki, bu defa Anayasa değişiklikleri ya da Yeni Anayasa yapılacak mı? Partiler arası görüşmeler eskisine oranla daha umut verici. Muhalefet partileri daha toleranslı görünmektedir.
MHP seçim öncesi uzlaşmaz tavrına son vermiş gibi gözüküyor. MHP, her şeye “Hayır” demek ve uzlaşmamakla kaybettiğini fark etti. Bu yüzden MHP, Anayasa değişikliği ile görüşmelerde daha olumlu davranmıştır.
Er geç değişecek “Askeri Vesayet Anayasası” üzerinde ısrar etmenin anlamı olmadığını ve ısrar etmenin kaybetmek olduğunu anlamak lazım. O halde Ülkenin ve Milletin daha fazla kaybetmemesi için bir an önce Sivil bir Anayasa yapılmalıdır.
Sivil Anayasa için de “Etnisite” barındıran kelimeler bulundurulmamalıdır. Tek bir etnik unsuru ifade eden kelimeler yerine “Eşit vatandaşlık” ve “Türkiye vatandaşlığı” cümleleri kullanılmalıdır.
Farklı etnik unsurlara (Kürt, Arap, Zaza v.s.) ait haklar (Dil, Kültür v.s.) Yeni Anayasada ifadesini bulmalıdır.
Kürtçenin ikinci resmi dil olması yönünde altyapı hazırlığı ile beraber Yeni Anayasada Kürtçenin ikinci resmi dil olması ibareleri yer bulmalıdır.
Yeni Anayasada Başkanlık sistemi ile ilgili düzenlemeler yapılabilir mi?
Her şey den önce sistemin nasıl olacağı konusunda Partiler arası görüşmelerden sonra üzerinde hem fikir olunan Sistem halka açıklanmalıdır.
Televizyonlarda ve Gazetelerde; Başkanlık sistemi üzerinde yeterli açıklamalar yapılmadığı ve açık oturumlar yapılmadığı takdirde halkın kafasında Başkanlık sistemi ile ilgili kuşkular olabilir.
Dolayısıyla aslında İstikrarı ifade eden “Başkanlık Sistemi” halkın gözünde İstikrarsızlığı çağrıştırabilir. O halde yapılması gereken Başkanlık Sistemini medyada yeterli ölçüde tartışmaya ve tanıtmaya açmaktır.
Halk tarafından yeterli ölçüde anlaşıldıktan sonra Referandum sonrası Başkanlık Sistemine geçilmelidir.
Er geç Askeri Vesayet Anayasası yerine Sivil Anayasa yapılacak ve Parlamenter Sistemden Başkanlık Sistemine geçilecektir. O halde Ülkenin önünü bir an önce açmak, ülkeye ve ülke insanına yapılabilecek en büyük iyilik olacaktır.