Uzun süredir seçimlerle yatıp seçimlerle kalkıyorduk. Öyle sakin bir süreçte geçmedi. Ülkemizde seçim dönemleri en kaoslu geçen dönemlerdir. Bu genel seçimler de öyle geçti. Kazasız belasız 7 Haziran genel seçimlerini atlattık demeyi isterdim.
Ne yazık ki öyle huzur ortamında barış sürecinde geçiremedik.
Yine de sonuçta sandıklar açıldı barajlar yıkıldı. İnsanlar bir umutla yeniden demokrasi çığlıkları atmaya başladı.
Bu seçim neden önemliydi dersek tek adama karşı bir duruştu.
Bir iktidar partisinden ziyade tarafsızlığından emin olunmayan bir cumhurbaşkanına karşı sergilenen bir duruştu.
Bu yüzden de barajı geçen HDP’nin yanı sıra diğer muhalefet partileri çıkıp kazananın demokrasi olduğunu dile getirerek memnuniyetlerini belirttiler.
Bu seçimde HDP Türkiye’de olmayan bir muhalefetin yerine aday olarak çıkmaya karar verdi.
Türkiye’de yeni bir muhalefet olabilmek için elinde kullanabileceği iki şansı vardı.
Birincisi partinin Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’tı. Liderliğe çok yakışacak bir aday, konuşmasıyla karşısındakini rahat ikna edebilecek, esprili, yumuşak bir genel başkan.
Diğeri de tarafsızlığında şüphe edilen tek karar merkezi olmak isteyen cumhurbaşkanıydı. Cumhurbaşkanın izlediği yol HDP’nin barajı aşmasında çok büyük bir etkendi.
% 50 yi aşan oyla cumhurbaşkanı olan Erdoğan’ın bu seçimlerde bir partinin genel başkanı gibi her tarafta görünmesi insanları rahatsız etmişti.
Yani bu seçimlerde farkında olmasa da Cumhurbaşkanın izlediği yol HDP’nin barajı aşmasında ana etkenlerden biri oldu.
Şimdi Türkiye yeni bir süreçten geçecek. 12 yıllık AK Parti’nin tek başına iktidarı sona eriyor. Ya koalisyon hükümeti kurulacak ya da AKP dışarıdan destek ile azınlık hükümeti kuracak. Nasıl bir yol izleyeceğini önümüzdeki günlerde göreceğiz.
Tayip Erdoğan sayesinde yükselen AKP, Tayip Erdoğan sayesinde düşüşü yaşadı.
HDP nin de izlediği politikayla demokrasi adına darbe anayasanın getirdiği anti demokratik bir baraj aşıldı.
Bu barajın aşılması insanlara haklı bir sevinç yaşatıyor ama 3 gün önce Diyarbakır’da yaşanan olaydan dolayı öfkemizde ve hüznümüzde boğuluyorduk, ölen yine Kürtlerdi.
Bugün kazanmanın çığlığını atıyoruz. Burada kazanan Türkiye oldu. Türkiye’nin ihtiyacı olan yeni bir muhalefet oluştu. Kürtler adına kazanımı HDP’nin izleyeceği politika belirleyecek.