Kadın annedir eli öpülüp başa tac edilir. Kadın sevgilidir, eştir, candır canandır.
Uğruna şiir, roman yazılır. Namustur, alın yazısıdır uğruna ölümlere gidilir.
İnanıyorum ki kadını anlatmaya, yazmaya kelimeler güçsüz kalır.
Yüce Allah bile Cennetini ayaklarının altına sermiştir. Bu ne? İlahi bir armağan ve onur ki böyle emir buyurmuş Yaradan “Cennet Annelerin Ayağı Altındadır” Diyen o Yüce Nebi aslında bize kutsal ve mübarek olan Kadınlarla ilgili yeterince bilgi vermiş olmuyor mu? Türkiye’de kadın nedir? Ne değildir? Kimliği yok, kişiliği yok. Bir eşya misali değerlendiriliyor. Doğum makinesidir. İşçidir, mevsimlik işçi amele misali. Hakları yok hukukları yok. Şiddete, tacize, mermilere maruz kalırlar aldıran yok kale alan yok. Aile ve kadınlardan sorumlu Devlet Bakanı var kendinden haberi yok. Oy avcısı, partisinin misyoneri, egemenlik kayıtsız şartsız milletindir denilen Parlamentoda bir vekil “Sus Be Kadın!!” diyebiliyor Arınç efendiyi kast ediyorum. Üstelik bu zat-ı muhterem kaderin cilvesine bakın ki adam bir de hukukçu. Heyhat! “Ne yer kaldı ne de yar gönlüm dolu ahu zar. Şimdi buradaydı gitti kaldı Beyrutta bir mezar” diyesim geliyor bu olaylar karşısında.
Rahmetli Abdülhak Hamit Tarhan Beyrut’ta konsolos iken ölen eşi Fatıma işin yazmış olduğu Makber Şiir’i şarkı oldu, türkü oldu. Edebiyatta ölümsüz bir eser oldu. İşte Bülent Arınç’ın tam tersi kadına değer veren kadınına eser veren adam gibi adam. Mekânı Cennet olsun.
Kadına değer vermeyen birey ve milletler ne haldeler? Analiz edelim, araştıralım ne tür? Trajedi komik haller ve durumlar, asosyal algı ve olgularla karşılaşacağımızı görürüz, görüyoruz da.
Onun içindir ki başa tac edilmesi gereken kadın her statüde ve platformda cinsiyet ayrımına gidilmeksizin onuruyla kendisine yer vermek gerekir.
Kadına sadece fiziksel açıdan asla bakmayıp aynı zamanda ruhsal ve beyinsel, sınırsız yetenekleriyle de değerlendirmek saygı duymak erdemli bir davranış ve yaklaşım olur kanısındayım.
İrlanda Dublin’de Irısh (İrlandalı) bir bayana yazmış olduğum ve beğeneceğinizi umduğum bir Şiirimle bitiriyorum. Bu konu aslında bitmez, bitmemeli de…
Kadına Özlem
-Helen Eveleyn Conroy’a-
(Kendisine Arapça orijinli, İngilizce açıklamalı Kuran-ı Kerim hediye etmiş, okuduktan sonra İslam dinini seçip Hatice ismini almıştı.)
Benim bahtım kara,
Seninse giysilerin.
Benim ümitlerim yeşil,
Seninse gözlerin.
Benim şiirlerim var,
Seninse Şairlerin.
Benim hiç sevenim yok,
Seninse Sevmeyenin.
29/12/1980 İrlanda
Kadına hak ettiği değer verildiği kadri kıymeti bilindiği oranda ileri demokrasiye geçilmiş demektir. Tersi cehalet ve vahşettir diyorum ve demeye devam edeceğim.
Kalın aşk ve sevgiyle siz saygın Batman Sonsöz okurlarımız.