“Esnaf kahvaltısına davet etsek gelir misiniz?” dendi.
Muhabirimiz Seyithan Çetin’le,
Çamlıtepe Mahallesi
Big Mama’s karşısı
Migros üstünde bulunan
Batman Jimnastik Kulübü’ne gittim.
Fadıl Künkül karşıladı bizi.
Beden Eğitimi Öğretmeni ve Jimnastik Antrenörü.
Yanında Evin ve Tuba Hocamız var, gencecik, pırıl pırıl.
Sofrada, Fadıl Beyin kendi eliyle ürettiği bal,
Çay, kahve derken,
Koyu bir sohbet.
Spor hayatındaki serüvenini anlatıyor Fadıl Bey.
Kulübün velilerinden Hasan Kara da burada.
Tanıştık.
Kendisi de tenisle alakalıymış.
Tam 2 yıldır,
4 ve 6 yaşında 2 çocuğunu jimnastiğe getiriyormuş buraya.
Epey de memnunmuş.
Jimnastik sayesinde çocuklarının sosyalleştiğini,
Algılama seviyelerinin yükseldiğini,
Okul daha başarılı olduklarını
Tenise iyi uyum sağladıklarını söylüyor.
Kulüpte bulunan bütün spor aletlerini dikkatlice inceledim,
İncelerken, spor yapmayı da ihmal etmedim
Keyifli ve verimli bir ziyaret oldu.
Ailelere, çocukları için tavsiye edebileceğim bir yer.
…
DAĞLARDA KOYUN OTLATIRKEN SPORCU BİR YAPIYA SAHİP OLUR
-Kendinizi biraz anlatır mısınız? Nasıl merak saldınız spora?
“Gercüş’te doğdum. Coğrafyamızın kaderidir. 14 çocuklu, kalabalık ailede doğdum. Okul dışındaki zamanımı hayvan güderek geçirdim. Dağ bayır gezip durdum. Sporcu bir fiziğe kavuştum zamanla. Gercüş Yatılı Bölge Okulunda okudum. Samsunlu öğretmenim Şerafettin Şaşmaz, iyi futbol oynadığımı fark edince ‘seni iyi bir sporcu yapacağım’ demişti. Sonra tayini çıktı ama. İlkokul 5’te öğretmenlerim Levent Yağmur ve Cevat Altınkardeşler ile tanıştım. Masa tenisine merak saldım. 1995 yılında Vali Zeki Şanal Okulunda düzenlenen okullar arası masa tenisi yarışmalarında Batman İl Birincisi olarak şampiyon olduğumda henüz 11 yaşımdaydım. Okuldan mezun olduğumda artık spor aşığı bir gençtim. Babam kızardı ‘seni okuman için gönderiyoruz, sen topun-şeytanın peşinden koşuyorsun’ derdi. Ben ise gizliden futbol müsabakalarına gider gelirdim. Batman Gençler Birliği altyapısına girdim. Çim falan yok tabi. Korike’nin çamurlu sahasında oynuyorum. Babam bunu da duyunca bırakmak zorunda kaldım”
BESYO SINAVLARINA KATILIR VE KAZANIR
-Sonra ne oldu peki? Beden Eğitimi Öğretmenliğini okumuşsunuz?
“Batman Lisesini bitirdim. Ailem izin vermediğinden, profesyonel olarak spora devam edemedim. Kitap aşkına kapıldım. Kitap aşkı, beni batıya yöneltti. Liseyi bitirdim. Ziya Hoca ile tanıştım. Beden eğitimine hazırlanıyordu. Yanına gidip gelince, üçüncü gün BESYO parkurlarında beni keşfetti. Beden eğitim öğretmeni olmayı kafaya koydum. O sırada sırf batıya gitmek için üniversite terciyi yaptım. Köyün, çağdaş bir imamı vardı. Hep ‘burası tam bir arıcı yeri, endemik türler açısından zengin, çok iyi bal alınır’ diyordu. Onun etkisinde kalıp Arıcılık Bölümünü okudum Manisa’da. 2007’de mezun olunca açıktan İşletme Bölümüne geçiş yaptım. 2008’de kendi köyümde arıcılığa başladım. İlk yıl öyle büyük bir verim aldım ki, 1 ton baldan müthiş bir para kazandım. Sonra bir daha öyle verim alamadım. Mevsimler değişince bal da değişiyor çünkü. Halen o dönem elde ettiğim parayı harcıyorum. Ankara Üniversitesi, beden eğitimi öğretmenlik bölümüne 20 kişi alıyordu. Parkura girdim. 1250 kişi arasından 16. oldum. Hayatım değişti. Türkiye’nin en iyi plates hocası Sedat Gündüz’le tanıştım, bal götürürdüm kendisine. Jimnastikte beni geliştirdi. Tuvalet temizledim ama o eğitimi aldım. Batman’da bu alanda bir eksiklik vardı. Bunu kapatabilirdim”
VE BATMAN’A JİMNASTİK KULÜBÜ KURAR
-Jimnastik nedir, biraz anlatır mısınız?
“Jimnastik eğitimi alan her çocuğun, ileride çok iyi bir sporcu olacağını, tüm dünya kabul ediyor. Jimnastik, sağlık, çeviklik, kuvvetlik, kas dayanaklığı ve kas koordinasyon uyumunu veren bilişsel ve psikomotor özelliğini en üst düzeye çıkaran spor branşı. Ne kadar küçük yaşta başlarsan, o kadar kaliteli bir yaşamın olur. 60 yaşında çok rahat hareket edebilirsi, 80’inde takla atabilirsin. 102 yaşında ayağını sıfır açabilirsin. Bizim 60 yaş grubumuza bakın, yürümekte zorlanıyorlar, bel fıtığı var çoğunda. Jimnastik yapan bireyde bu asla oluşmaz”
“10 ÖĞRENCİYLE BAŞLADIM, 100’Ü AŞKIN ÖĞRENCİM VAR ŞİMDİ”
-Sonra Batman Jimnastik Kulübünü kurdunuz sanırım.
“Evet, yıl 2018. 10 öğrenci ile başladım. Çok büyük rakamlarla yola çıkmamıştım zaten. 130 metrekarelik alanda eğitim veriyordum. Baktım çok fazla talep geliyor. Alan dar geldi. Apar topar taşındım. 350 metrekare alana taşındım. 100 öğrenci aldım. Orası da yetmeyince buraya geldim. Türkiye’nin en iyi 10 spor salonu arasına giren bir spor salonunu Batman’a kazandırdım. Batman’da profesyonel anlamda eğitim veren tek kulübüz. Şeffafa bir salonumuz var. Salonumuz kapalı kapılar arkasında değil. Açık bir alan. Bütün velilerim bizi izleyebiliyor. Büyük bir masraf yaptım ama iyiye gidiyoruz. 28 Şubat’ta Türkiye şampiyonasına gittik. 2 öğrencimizi jimnastik yarışmasının mersin ayağına kattık. 17 Nisan’da da 15 öğrencimizle bu kez 9–11 yaş grubu kulüpler arası yarışmaya katılacakken, pandemi nedeniyle ertelendi”
SPORCU FABRİKASI GİBİ…
“Kimler gelebiliyor buraya?
“2–12 yaş grubu çocuklarımızı alıyoruz. Batman Jimnastik Kulübü olarak Batman’da beden eğitimi bölümünden mezun olmuş ya da olacak insanlara jimnastik eğitimi veriyoruz. Batmanlı olup bu eğitimi alan kişileri yanımızda çalıştırarak kendilerini geliştirmelerini de sağlıyoruz. Batman’da iyi antrenör yetiştirdik. Bu antrenörleri Batman’ın geleceği açan hazırlıyoruz. Valilik ve Gençlik Spor Müdürlüğünün de bu konuda bizi desteklemesini çok isteriz. Öte yandan, altı yüzme, üstü jimnastik, bahçesi futbol kulübü olan bir yer açmayı hayal ediyorum. Destek bulabilirsem bunu da hayata geçirmek isterim”
DÜNYAYA SPORCU SATMADIĞIMIZA HAYRET EDİYORUM
-Batman’ın spor alanındaki başarısını nasıl buluyorsunuz bir spor insanı olarak?
“Batman’da müthiş sporcular var. Dünyaya halen sporcu satmadığımıza, sporcu transfer etmediğimize şaşırıyorum. Aynı enlemlere sahip İspanya, dünyanın her yerine sporcu satıyor ve tüm kazancını spordan kazanıyor. Biz ise daha çevik, daha dinamik, daha dağlık bölgede yaşıyor olmamıza rağmen, hayvan güdüp çiftçilik yapabilmemize rağmen bir tane sporcumuz yok. Bu içler acısı. Biz burada jimnastik eğitimi vererek hem sporcu çıkarmaya çalışıyoruz hem sağlıklı bireyler yetiştirmek istiyoruz”
-Ailelere jimnastiğin öneminden biraz bahsetmek ister misiniz?
“Ailelere şunu söylemek isterim, sizin yapamadığımızı çocuklarınız yapabilir. Sizin çektiğiniz kas eklem ağrılarını çocuklarınız da yaşamasın. Jimnastik, çocuğun bilişsel ve psikomotor gelişimine katkı sunar. 3 ay bile olsa çocuklarınızı mutlaka jimnastiğe gönderin. İlla bize göndermenize gerek yok. Türkiye’nin neresinde olursanız olun ama çocuğunuzu mutlaka jimnastik eğiti verdirin. Çocuk jimnastik eğitimi alınca zekâsı da gelişir. Sağ ve sol lob gelişir. Bilişsel bir gelişim kazanır. Beyin jimnastiği işin içine girer. Sosyalleşmeyi beraberinde getirir. Özgüven kazandırır. Buraya gelen çocuklardaki müthiş değişimi izleyince yaptığımız işle gurur duyuyoruz. Uyarlama çok önemlidir. Jimnastik, bütün sporların altyapısıdır. Mesela jimnastiğe gelen çocuk, 1 haftada yüzmeyi öğrenir, futbolu öğreniyor. Çok iyi bir teakwandocu olabilir. Bütün spor dalları, jimnastikten bir parça alır. Bale, jimnastiğin esneme yanını alıyor. Tekvando, büyük ayak hareketlerini alır. Futbol, çeviklik ve hızı alır. Bizden yetişen çocuklar futbol, tekvando, voleybol, kor tenisi, bale gibi bütün spor branşlarına rahatlıkla gidebilir. Biz en az 300 hareketi aynı anda veriyoruz”