Hasankeyf Maceramız…

Hasankeyf Maceramız…

Hasankeyf Maceramız…

Prof. Dr. Kenan Yazıcı hocamla beraber görev için geldiğimiz Batman’da ki dördüncü ve son günümüzde bu seferki  yolculuğumuz Hasankeyf’ti…

Sabah  Karayolları Misafirhanesinden Hasankeyf’e doğru yollandık…

Kahvaltımızı Batman Üniversitesi Hasankeyf Uygulama Otelinde yaptık…

Kenan Hoca Köylere doğru Liken örnekleri toplamaya giderken ben, Hasankeyf merkezini

Keşif etmeye çıktım…

Fakat 50 Dereceyi geçen sıcaklık altında 1 saat kadar dolaştıktan sonra, kendimi bir kahveye zor attım…

İnanın Sıcaklıktan kafamdan duman çıkıyordu…

% 70’i Trabzonspor taraftarı olan Hasankeyf’te, Şampiyon olan Trabzonspor’un Şampiyonluk kutlaması yapılması Coşkuyla istenmişti…

Bu isteğe kayıtsız kalamayan aynı zamanda hemşerimiz olan Hasankeyf Kaymakamı Şenol Öztürk, Devletten Beş kuruş harcamayarak, Trabzonspor yönetimine isteği bildirmiş ve Hasankeyf’te Coşkulu bir şampiyonluk kutlaması gerçekleştirmeyi başarmıştı…

Ancak Sosyal medyada  Sayın Kaymakam linç girişimine maruz kalmış, Yerel ve Ulusal medyada adeta gömülmüştü…

İşte Hemşerimiz  Sayın Kaymakamım Şenol Öztürk’ü ziyaret ederek, Kitaplarımdan hediye ettim…

Sayın Kaymakamım 2 yıllık hizmeti boyunca, Çok önemli projelere imza attı…

Sayın Kaymakam da Hasankeyf hatıralarından bize hediye edince, oradan ayrıldım…

Madem buraya kadar geldim bir de Hasankeyf belediyesini  ziyaret edip, Belediye başkanı ile görüşmek istedim…

Orada İktidar partisinden  olduğunu öğrendiğim başkanla görüşmek için, Yazı İşleri Müdürünün yanına gittim…

Yazı İşleri Müdürü Yusuf Türk’e ne amaçla geldiğimi çalışmaları hakkında bilgi almak için başkanla  görüşmek istediğimi, söyledim…

Fakat O esnada bürosundan dışarıya çıkan Sayın başkan, Bir misafiri ile birlikte çıkıyorlardı…

Yusuf Bey, Benim ne amaçla geldiğimi Sayın başkana iletti…

Beni gören başkan Ne “hoş geldin” dedi, ne de ilgilendi, çekip gitti…

Bu durumdan mahcup olan Yazı işleri Müdürü beni hoş karşılayıp, ev sahipliğini yaptı…

Ancak Bir anda aklıma gelen İktidar partisinin Birçok belediyeyi bu ego, Kibir ve Vurdumduymazlıkla kaybettiğiydi…

Peki Doğu ve Güneydoğu insanından  Övgüyle bahsettiğim burada

Nahoş ve Hoşuma gitmeyen bir şey olmadı mı?

Evet oldu…

Yaklaşık 20 yıl kullandığım Bir saatim vardı… 4 yıl önce Artık miadı dolan ve Bozulan bu saati çöpe atmıştım… Gittiğim yerlerde Beğeneceğim bir saat arıyordum…

“ Batman Şehit Şenay Aybüke Yalçın İl Halk Kütüphanesini” ziyarete giderken

“Diyar Saatçilik” adlı Bir tamircinin vitrininde saat gördüm… İçeriye girerek Sahibiyle tanıştım…

Ucuz Çin malı  Saatlerden istemediğimi Ve Beğendiğim o saati ona gösterdim… Bana

Orijinal olduğunu söyleyip, Allayıp pulladı… Fiyatta da anlaşıp 4 yıl sonra bir saat sahibi olmuştum… Fakat Koluma taktığım saate Bir gün sonra baktığımda Çerçevesi ve  Camının düşüp kaybolduğunu fark ettim… Hemen  Satıcıya giderek, saati gösterdim… Hemen savunmaya geçip,

“Ne yapayım,  Allah (cc) yapısı değil, kul yapısı olduğu

Ve Kesinlikle Geri alamayacağını” söyledi…

Sesli bağrışmalar ile Oraya gelen esnafında ısrarıyla Parayı geri vermeyip Hiç kullanamayacağım Koluma Bir defa bile takamayacağım  Başka bir saatle,  Onu değiştirmeye razı oldu… Bu kandırılmam, Doğu ve Güneydoğu insanı hakkındaki fikrimi Kesinlikle değiştirmedi…

Cuma sabahı Trabzon’a yollanmak üzere Kenan Hocamla birlikte yola çıkacağız… Yolumuz üzerinde olan Siirt Üniversitesine Ve Siirt’e uğrayıp Nasip olursa Trabzon’a geleceğiz…

Başka bir yolculukta Başka bir Seyahat anımda buluşmak üzere Hoşça kalın…

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
Üzgünüz ilginizi çekebilecek içerik bulunamadı...