MUSA EKMEN, BABASI ADNAN EKMEN’İ ANLATTI

MUSA EKMEN, BABASI ADNAN EKMEN’İ ANLATTI

MUSA EKMEN, BABASI ADNAN EKMEN’İ ANLATTI

Adnan Ekmen,

1970’lerin Gercüş Belediye Başkanı.

Halk tarafından sevilen, sayılan,

Her halk buluşmasında omuzlarda taşınan bir siyasetçi.

İnsan odaklı bakışı ve halkseverliği ile

TBMM Bayındırlık, İskân, Ulaştırma ve Turizm Komisyon Başkanlığı

Ve İnsan Haklarından Sorumlu Devlet Bakanlığına kadar uzanmış hayat serüveni.

5 Ağustos 2021’de Ankara’da vefat etti

Ve cenazesi çok sevdiği memleketi Gercüş’e getirildi.

73 yaşında vefat ettiğinde,

Gercüş’ün patikalı köy yolunda

Bu kez cenazesi yine omuzlarda taşındı.

Adnan Ekmen’i röportaj sayfama konuk almak kısmet olmadı ama

Musa Ekmen’den, Babası Adnan Ekmen’i dinledik uzun uzun.

Musa Ekmen,

Ankara Ağır Ceza Mahkemesinde

Cumhuriyet Savcısı olarak çalışıyor şimdi.

O da en az babası kadar mütevazı,

Onun da en az babası kadar ‘insan’ odaklı hayat felsefesi.

Merhum siyasetçi Adnan Ekmen,

Halkınızdan kopmayın” diye sık sık nasihatte bulunurmuş ailesine.

Bence çok kıymetli.

Musa Ekmen’in ifadeleriyle Adnan Ekmen’i dinleyelim, buyurun.

-Musa Kazım Ekmen kimdir, sizi kısaca tanıyabilir miyiz?

1979 yılında ailenin beşinci çocuğu olarak memleketim Gercüş’te doğdum. Onur duyduğum,  değerli iki dedem olan,  annemin babası olan Musa Kurşun (Başöğretmen) ve babamın babası olan Musa Kazım Ekmen’in (Gercüş Belediye Başkanı)  isimlerini bana vermişler. 

İlk, orta, lise, lisans (Hukuk Fakültesi) ve yüksek lisans (Kamu Hukuku) öğrenimi Ankara ilinde tamamladım. 2002 yılında Ankara Barosunda Avukatlık stajımı yaparken, baroda kurulan Kadın Hakları Kurulunda üye olarak çalıştım. 2003 yılında Avukatlık stajımı tamamladım. 2003 yılından sonra CMK, adli yardım, alternatif uyuşmazlık çözüm, kamu ihale hukuku, bilişim teknolojileri donanım, ifade özgürlüğü, arabuluculuk, uzlaştırma, çalışanların iş sağlığı ve güvenliği gibi birçok eğitim programına katılıp, başarı belgeleri ile katılım sertifikaları aldım.  2006 – 2012 yılları arası fiili olarak Ankara’da serbest Avukat olarak çalıştım. 2012 yılında ilk kez girdiğim, Hakimlik ve Savcılık sınavını kazanıp, aynı yıl stajımı tamamlayıp, Safranbolu (Karabük)  ilçesine Hakim olarak atandım. 2013 yılında Akyurt (Ankara) ilçesinde bir süre Hakim olarak çalıştıktan sonra, Temmuz 2013 Yargıtay’da Hakim olarak çalışmaya başladım. 2021 yılında ise 8 yıl çalıştığım Yargıtay’dan, Ankara Adliyesine Cumhuriyet Savcısı olarak atandım.  Halen Ankara Ağır Ceza Mahkemesinde Cumhuriyet Savcısı olarak çalışmaktayım. Evli ve bir çocuk babasıyım”

“NEZAKETLİ BİR İNSANDI”

 

- Babanız Mehmet Adnan Ekmen, 5 Ağustos 2021 tarihinde hakkın rahmetine kavuştu. Son günlerini memleketinden uzakta geçirdi. Babanızı biraz anlatır mısınız, nasıl bir insandı?

“Babam kimseye kaba davranmaz, nezaketli bir insandı. Kimsenin kalbini kırmazdı. İnsanlara ekonomik, sosyal makamlarına, cinsiyetin, ırk ve din makamlarına göre farklı davranmazdı. Yanına gelen herkesi el üstünde tutmaya çalışırdı. Kimsenin yanından üzülüp, kırılıp gittiğine şahit olmadım.  Babam toprağa verilirken de imam tarafından kendisi için söylenen ,    ‘Herkes onun kalbini kırdı; ancak o kimsenin kalbini kırmadı  sözü, çok anlamlı idi. Babam kimseyi incitmemeye çalışırdı, kimsenin de başkasını incitmesine veya haksızlık yapmasına izin vermezdi. TBMM’de dostu olan değerli İçişleri Eski Bakanı Sayın Mehmet Gazioğlu, bana babam için geçen yıl şöyle demişti  ‘babana TBMM’de Doğu’nun Prensi denirdi, baban zerafeti, bilgisi, tecrübesi ve giyim tarzı sebebi ile çok farklı idi, herkes babanı çok sever ve sayardı’ demişti. Bu hitabı ben de duymuştum aslında.  Ancak asıl önemli olan birikimi, tecrübesi ve zerafeti ile kendisi dikkat çeken ve herkes tarafından sevilen, Sayın Bakan Mehmet Gazioğlu’ndan bu sözleri duymak beni çok mutlu etmişti. Bu sözler babamı anlatmaya yeterlidir sanırım”

“OKUMAMIZ İÇİN HER ŞEYİ YAPTI”

-Babanızın aile ilişkileri nasıldı?

 

 

“Siyasette aktif olarak görev yaptığı zaman önce vatandaşların sorunları ile ilgilenirdi, zaman kalırsa bizimle ilgilenirdi.  Babam siyasette aktif olarak görev yaptığı dönemde bazen haftada bir kez görüyordum. Aktif siyaseti bıraktığı zaman daha çok zaman geçirme imkânımız oldu. Aslında birçok siyasetçi aile hayatını mecburen ikinci plana bırakıyor. Babam aslında ailesi ile vakit geçirmeyi seven biri idi. Mutluluğu dışarıda değil, evde ailesi ile bulmuştu. Bizim mutlu olmamız için elinden geleni yapardı. Babam bize bir şey söylemese de tüm kardeşlerimin geleceğini düşünüyordu. Bizim okumamız için elinden geleni yaptı. Altı kardeşimin hepsi Üniversite sınavını kazandı.”

-Siyasete atılma süreci nasıl gelişti?

“Rahmetli dedem Musa Kazım Ekmen arka arkaya ikinci kez Gercüş Belediye Başkanlığı seçimini kazanmış; ancak 1971 yılında vefat etmiştir. Bu sırada babam İstanbul’da üniversite eğitimine devam ediyormuş. Dedemin vefatı sebebi ile 1974 yılına kadar Gercüş Belediye Başkanı halam Ayhan Güven (Ekmen) olmuştur. Daha sonra babam İstanbul’dan, memleketi olan Gercüş’e dönmüş ve 1974 yılında bağımsız aday olarak katıldığı Gercüş Belediyesi Başkanlığı seçimini kazanarak siyasete girmiştir”

“ADİL OLMAMIZI NASİHAT EDERDİ”

-Babanız bugüne kadar önemli görevler yaptı.  İnsan Haklarından Sorumlu Devlet Bakanlığı görevinde bulundu. Size ne tür nasihatlerde bulunurdu?

“Babam iki kez Gercüş Belediye Başkanlığı, Mardin ve Batman Milletvekilliği, T.B.M.M. Bayındırlık, İskan, Ulaştırma ve Turizm Komisyon Başkanlığı ve de İnsan Haklarından Sorumlu Devlet Bakanlığı görevinde bulundu. Babamın bakanlık görevinin bitmesi ile bu bakanlık kapatıldı. İnsan haklarının gelişmesi için çok çaba harcadı. Daha demokratik bir ülkenin, herkese huzur ve refahı da getireceğini birçok televizyon programında ve ortamlarda dile getirirdi. Babam bana da etrafında bulunan dostlarına da yol gösterirdi, aslında bazı insanlar önemli bir karar vermeden önce babama danışırlardı. Babama danışmalarının nedeni uzun süre yaşadığı birçok alandaki tecrübesinden, dürüstlüğünden ve kendisine güvenerek söylenen sözleri asla başkasına söylememesinden kaynaklanıyordu.  Ben bazı kişilerin babama danıştıklarını bizzat gördüm, babamın gösterdiği yolda yürüyüp çok üst mevkilere gediklerini de gördüm. Babam bana her konuda nasihatte bulunurdu. Tecrübeli ve bilgili birinin bana söylediği nasihatler kadar değerli bir şey olamaz. Ancak bulunduğum görev sebebi ile şahsıma adaletten uzaklaşmamı, kimseye haksızlık etmemi ve dürüst olmamı söylerdi. Ayrıca gerek aileme ve akrabalarıma, kimseye tepeden bakmamızı, adil olmamızı, insanlara saygılı olmamızı ve kimsenin arkasından konuşmamızı söylerdi. Ben babamın kimsenin arkasından konuştuğunu görmedim. Kimsenin arkasından konuşulmasından hoşnut olmazdı. Hele de bir bayanın arkasından konuşulmasına tahammül bile edemezdi, en sert tepkiyi gösterirdi. Kendisini bu mevkilere getiren hemşerilerimizi değerlerini bilmemizi ve yanımıza gelen herhangi bir insanı incitmemizi isterdi, onlara yapılan en ufak incitici bir söz veya hareketi kabul edemezdi”

“ÇOK KİTAP OKURDU, İNSANLARDAN ASLA KOPMADI”

-Babanızın siyasette bu kadar sevilmesini neye bağlıyorsunuz?

“Babam çok kitap okurdu. Bu kitaplar arasında tarihi kitaplar,  romanlar ve şiir kitapları da vardı. Ayrıca dedem Musa Kazım Ekmen’i, diğer atalarımı ve de yaşça ilçedeki diğer büyüklerimizi dinleme ve tecrübelerinden faydalanma imkanı olmuş biriydi. Çok kitap okuması, hem büyüklerimizden faydalanma imkanı olması ve de insanlardan kopuk olmayışı onların içinden biri gibi yaşaması ve onlara atacağı her adımda danışması siyasette daha başarılı olmasını sağlamıştı. Sadece bunlar siyasette başarılı olmasına sebep olmadı, babam kimseye kin beslemezdi, kendine düşmanlık besleyen kişiye bile iyilik ile cevap veren biri idi. Bunun defalarca gördüm.  Bu sebeple çok kişiyi kazanmıştır. Kimsenin ırk,  din, mezhep, cinsiyet veya siyasi düşüncesine bakmaksızın kişilere eşit, adil ve saygılı bir şekilde yaklaşırdı. Kimseye yalan söylemez, tutamayacağı sözü de söylemezdi. Bu tecrübeler, kişisel özellikleri ve de çalışkanlığı sebebi ile 25 yaşında Gercüşlü hemşerilerimin teveccühü ile iki kez Gercüş Belediye Başkanlığı seçimini kazanmıştır. Daha sonra da Mardin ve Batman Milletvekili olarak meclise girmiş ancak TBMM’de kısa sürede yükselmiştir. Söylediği ve savunduğu düşüncelerden ödün vermeden hem doğuda, hem batıda, hem de tüm partilerde aynı sevgi ve saygıyı gören birini görmek çok zordur. Babam Milletvekili olduktan sonra Güneydoğu ve Doğu Anadolu başta olmak üzere birçok ilde çok sevilmiştir. Farklı partilerdeki insanların babama gösterdiği sevgi ve saygı bence çok değerlidir. Bize bıraktığı en güzel ve değerli miras,  insanların babama olan bu sevgisi ve saygısıdır. İnşallah bizde bu sevgi ve saygıya layık oluruz”

“DOĞDUĞU YERE DEFNEDİLMEK İSTEDİ”

-Rahmetli babanız memlekette defnedilmeyi kendisi mi vasiyet etti?

“Nerede olursan ol, istersen dünyanın en güzel yerinde ol, sonuçta memleket özlemi her zaman insanın içinde oluyor. Bu özlem ve sevgi sebebi ile vefat durumunda da insan doğduğu yere defnedilmek istiyor. Babam son aylarda kendini biraz iyi hissettiği anda, memleketi olan Gercüş ve Batman’a gelmek istediğini söylüyordu. Ancak hayati riski olduğu için bu isteğini ne yazık ki yerine getiremedim. Babam çocukluğunun geçtiği Gercüş’te tela mevkiinin tepesine defnedilmek istemişti. Bu tepede küçükken arkadaşları ile oturup sohbet edermiş. Bu tepeden Gercüş’ün tamamını görünüyor. Defnedildiği yerin hemen üst kısmında Süryani Mezarlığı var,  ilçeye bakan aşağı kısmında ise 1938 yılında Gercüş Eski Kaymakamı Fahrettin Ölmez’in vefat eden 3 yaşındaki kızı yatıyor. Çok yüksek bir yer olan bu yere araba ile çıkmak mümkün değildi. Yürüyerek bir insanın çıkması ise çok zordu. Ancak yukarıdan araba ile iniş yolu olmasına rağmen, çok değerli hemşerilerimiz babama olan sevgilerinden dolayı rahmetli babamın araçla götürülmesini kabul etmeyip, sırtlarına alarak aşağıya tepeye kadar taşımaları, bana çok şey hissettirdi. Bu olay, Batman’da, Mardin’de ve Doğu’nun birçok il ve ilçesinde babamın halkla buluşmalarında omuzlarda taşınmasını anımsattı bana. İnsanlar sevgilerinden dolayı babamın içinde bulunduğu aracı dahi havaya kaldırıp, olduğu yerde döndürürmüş, bu tür olayları hem babamdan hem babamın çevresindeki insanlardan çok dinlerdik. Babam tüm hemşerilerimizi çok sevdi, onların da babamı çok sevdiğini hep gördüm”

-Söyleşimize zaman ayırıp, sorularımıza içtenlikle yanıt verdiğiniz için teşekkür ederim. Son olarak ne söylemek istersiniz?

“Hemşerilerimizin babamın hep yanında durup, babama gösterdikleri sevgi ve desteklerinden dolayı, ben ve ailem bir ömür boyu hemşerilerimize hizmet etsek borcumuzu ödeyemeyiz. Tüm hemşerimize, babamın vefatına kadar yanında olan tüm insanlara, taziyemizde bulunan veya bizi arayan tüm akraba ve dostlarımıza bu vesile ile tekrardan çok teşekkür ediyorum”

 

 

 

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ