Öyle her gün değil. Arada özlüyorum eski güzellikleri.
Mutlu edebilme adına verdiğim bütün mücadeleyi.
Kimse bilmez.
Kimse duymaz beni.
Anlatamıyorum da zaten.
Hem insana dert anlatılır mı?
Masmavi denize, uçsuz bucaksız gökyüzüne, ışıltılı yıldızlara, kırmızı şaraba
En çok da yalnızlığa.
Sadece biraz zaman.
Tüm duygular geçici kılınır o zaman.
Yorgun geceye de anlatamıyorsun sıradan olan alışkanlıklarını.
Geride korkular bıraktım hep.
Geceye yılgın anılar, koskoca bir şehre aşkımı bıraktım.
Bütün iki yakamı sıkan her şeyi olması gerektiği yere bıraktım.
Yüreğimde kalanlar sahip olduğum tek şey.
Onları bırakmak aklımın zerresinden geçmedi.
Yüreğimle yaşarım ben.
Şimdi ellerin kime dokunur bilmiyorum.
Ama ben seni uyumsuzluklara bırakıyorum.
Her yerini ben bilirim.
Gittin sanma.
Yüreğime zincirledim ayaklarını.
Çığlıklarım, zarından intikam alıyor gibi.
Kulaklarımı sağır etmiştin,
Beni yokluğumun çığırtkanıyla bırakırken.
Bu nasıl veda?
Yazıktır tüm soylu asaletine.
Söylesene sevdam…
Bu nasıl bir yalancı?
Sevdamı bütün ömrümden çalan.
Bu nasıl bir eşkıya?
Bütün yolumu haydutlarla kuşatan.