Dr. David J. Schwartz
Sevgili Gençler!
'Küçük Fare ve Kırmızı Duvar' diye bir çocuk var.
Bu kitabı hiç duydunuz mu, bilmiyorum.
Küçük Fare etrafını çevreleyen kırmızı duvarın arkasında olanları hep merak eder.
Bu büyük engeli hiç aşamayacağını düşünen fare, diğer hayvanlara tek tek gidip merak ettiklerini sorar.
Mavi bir kuşla beraber bir keşif yolculuğuna çıkar ve daha önce kendisine söyleyenlerin aksine rengârenk bir dünya ile karşılaşır.
Kırmızı duvar aslında çocukluğumuzdan beri biriktirdiğimiz korkuları, yargıları, kaygıları temsil ediyor.
Düşüncelerimizin önüne yükselttiğimiz bu duvar cesaretimizi kırıyor ve hayallerimize giden yolları engelliyor.
Bütün bu korkuları kırmak ve hedefimize ulaşmak için düşüncelerimizin önüne kırmızı tuğlalar döşeyen herkese karşı inancımızı sağlamlaştırmak zorundayız.
Eğer inanıyorsanız başarı mutlaktır.
Sacha Boey'i futbolla birazcık ilgisi olan herkes tanır.
Hani şu Galatasaray'dan Dünyanın en büyük kulüplerinden Bayern Münih'e Türkiye futbol tarihinin en büyük transfer rekoruyla yaklaşık 40 milyon Euro ile transfer olan futbolcu.
İzlediğim bir haberde Sacha Boey Galatasaray'a ilk geldiği gün onu sadece bir taraftar karşılamıştı.
Hakkında olumsuz yüzlerce yorum yapıldı, sosyal medyada çok eleştirildi.
Ama o sadece işine odaklandı.
Her gün biraz daha üstüne koyarak performansını artırdı.
Ne sahada, ne dışarıda hiç şımarmadı.
Sadece işine yoğunlaştı.
Maç içinde centilmenliğe aykırı tek bir hareket yapmadı.
Örnek bir futbolcu ahlakıyla harika bir iz bıraktı. Maç sonunda kollarını arasında seccadesini hep taşıdı ve Rabbine karşı vazifelerini de ihmal etmedi.
Şöhretin zirvesindeyken bile ibadetlerini aksatmadı, bahane üretmedi, tevazuuyla, futboluyla, yaşamıyla, oyunculuğuyla bize çok güzel dersler bırakıp gitti.
Eğer size inanmayacaklarsa, başarmayacaksınız diyorlarsa, Sacha Boey'in hayatını örnek alın. Sizi önce eleştirecekler sonra engel olacaklar sonra sizi kabullenecekler, en sonunda alkışlayacaklar.
Yeter ki siz vazgeçmeyin ve çalışmaya devam edin.