Yaşlanmayı durdurmak mümkün mü?

Yaş almayı durduramıyoruz ama yaş almanın sadece rakamlarda kalmasını çok istiyoruz. Yaşımız ilerlese ve yaşlılığın belirtilerinden tamamen kurtulmak mümkün olmasa da bunu minimuma indirebiliriz. Bu uğurda botokslara, cerrahi girişimlere ve benzeri alternatif girişimlere koşuyoruz.

Yaşlanmayı durdurmak mümkün mü?

Sarkan cildimize, kırışan yüzümüze bazı çözümler olsa da vücudumuzu içeriden yenilemedikçe dışarıdan yapacağımız etkiler çok yetersiz ve geçici kalacaktır.

Yaş almayı durduramıyoruz belki ama vücudumuzun yaşlanmasını durdurabiliriz. Yaşlanma, ilerleyen yaş ile birlikte hücre, doku, organ ve sistemlerde meydana gelen ve geriye dönüşümü olmayan değişikliklerin bütünüdür. En önemli belirtisi tüm vücut fonksiyonlarında belirgin yavaşlamadır. Yaşlanma genetik olarak programlanmış bir süreç olmasına rağmen çevresel faktörlerden, beslenme alışkanlıklarından, geçirilen ve hâlâ var olan hastalıklardan etkilenir. Bu yüzden aynı yaşta olanlar aynı hızda yaşlanmamaktadır. Yaşamımızda yapacağımız bazı değişiklikler ile hücre yaşlanmasını durdurup yavaşlatmamız mümkün.

 1. SİGARA TÜKETİMİ

Sigara, akciğerden kana geçen oksijeni azaltır ve bunun sonucu olarak dokulara yeteri oksijen gitmedikçe hücre yaşlanması hızlanır. Sigara ve tütün tüketimi özellikle ciltte hızlı yaşlanmaya sebep olur, doku ve organ yaşlanmasını hızlandırır.

 2. FAZLA KİLO VE FAZLA YAĞLANMA

Obezite zaten hücre yaşlanmasını ve dokuların zarar görmesini en hızlı etkileyen faktörlerden biri. Fakat kilonuz normal olsa bile özellikle karın çevresinde fazla yağınız varsa bu da aynı etkiyi gösterecektir. Bu yüzden sağlıklı beslenme alışkanlıkları edinmelisiniz. Fazla yağ kütleniz var ise doğru bir beslenme programı ile zayıflamalısınız.

 3. YANLIŞ BESLENME

Beslenme alışkanlıklarımız hücrelerimizin ömrünü belirleyen en önemli faktördür. Kötü beslenme, genç yaşta birçok hastalığa davetiye çıkarıp hızlı çökmenize sebebiyet verecektir. Bu nedenle

- Fast-food,

- Kızartılmış yiyecekler,

- Şeker ve şekerli yiyecekler,

- İşlenmiş, paketli gıdalar ve

- Beyaz undan yapılmış yiyeceklerden uzak durmak gerekir.

Mitokondrilerimiz hücrelerimizin enerji santralleridir ve hücre ömrünü belirler. Mitonkdriyel bir beslenme planı ile yaşlanmayı geciktirmek mümkündür.

Antioksidan ağırlıklı beslenme, hücre ömrümüzü uzatacaktır.

Antioksidan ağırlıklı beslenmede;

- Meyveler (elma, yaban mersini, böğürtlen, ahududu, vişne, üzüm, nar, mango)

- Sebzeler (avakado, brokoli, turpgiller, ıspanak, deniz yosunu)

- Etler (somon, uskumru, moringa balıkları, gezen kuzu)

- Badem, yeşil çay, sarımsak, fesleğen, zencefil, zerdeçal tüketimine ağırlık vermelisiniz.

 4. ŞEKER TÜKETİMİ

İşlenmiş beyaz şeker, işlenmiş un, hazır tatlılar ve hazır içeceklerdeki şeker, en büyük düşmanımız. Bunları ne kadar yersek o kadar hızlı yaşlanırız. Neden, derseniz; bu gıdaların vücudumuzun proteinlerini bozma kapasitesi çok yüksektir. Cildimizde, eklemlerimizde, beynimizde kısacası tüm vücudumuzdaki bazı proteinlerle bu gıdalardan gelen şeker arasında sağlıksız bir etkileşim olur. Özellikle cilt kırışıklıklarına direkt sebebiyet verir.

 5. FİZİKSEL AKTİVİTE

Hayatımızda düzenli yapacağımız bir egzersizimiz hep olmalı. Düzenli egzersiz yapmak, yaşlanmayla birlikte kas kütlesini korumayı sağlar. Kaslarımızı ve vücudumuzu ayakta tutar, vücudumuza dinçlik ve dirilik sağlar. Bu yüzden kas kütlemizi korumaya önem vermeliyiz. Açık havada yapacağınız egzersizler, vücudunuzun en çok verim alacağı egzersizlerdir.

 6. STRES YÖNETİMİ

Stresli halde ürettiğimiz stres hormonları hücrelerin iyileşme, yenilenme ve gençleşme sürecini bozar. Bu durumda stresle başa çıkma yöntemlerini öğrenmeliyiz. Herkes kendine uygun bir yol seçebilir: Yoga, meditasyon, ibadet, nefes egzersizleri gibi.

 7. DOĞRU UYKU

Vücudumuz saat 21.00’de melatonin hormonu üretmeye başlar. Melatonin genç kalmak için ve sağlığımız için çok kıymetli bir hormondur. Saat 23.00’te artık uykuya geçmeliyiz. Uyuduğumuz yer tam karanlık olmalıdır. Melatonin sentezi için bu önemlidir.

 8. DOĞRU TAKVİYE KULLANIMI

Gün içerisinde yediğimiz yiyeceklerden yeteri kadar vitamin ve mineral alamıyoruz. Ya da bazen vücut, bunları çevresel faktörlerden kaynaklı yeteri kadar üretemiyor.

 YAŞLANMA KARŞITI TAKVİYELER:

- D vitamini

- Omega-3

- Magnezyum

- NADH

- Fisetin takviyelerini eczacınız, doktorunuz veya diyetisyeninize danışarak alabilirsiniz.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ