İpekyüz “Hasta hakları, sağlık hakkı ve sağlığa erişim hakkı arasında doğrudan bir ilişki söz konusudur. Sağlık hakkı, vatandaşlara, devletten doğrudan veya dolaylı olarak özel ya da kamuda hizmet veren kurumlar aracılığıyla sağlık hizmetlerine erişim hakkı sağlarken, hasta hakları sunulan sağlık hizmetinin insan onuruna, kişilik haklarına ve insan hakkına uygun biçimde sunulmasını talep etme hakkı verir. Dil, sağlık hizmetlerinin erişilebilirliğini ve kalitesini etkileyen unsurların başında gelir. Hasta ve sağlıkçı ilişkisinin her iki taraf açısından da anlaşılabilir kılınması sağlık hizmetinin niteliğini ve sonuçlarını ciddi oranda etkilemektedir. Anadilinde sağlık hizmeti talebi; sağlık hakkı, tedavi hakkı, hasta hakkı ve yaşam hakkının ayrılmaz bir parçasıdır. Başta acil servisler olmak üzere sağlık hizmetlerinin sunulduğu her yerde ve hijyen, aşı, aile planlaması, ana-çocuk sağlığı konularında, özellikle olağanüstü durumlarda koruyucu sağlık açısından önem taşıyan başlıklarda, anadilinde eğitim verilmesi hem önlemede hem de koruyucu sağlık açısından ciddi yararlar sağlayacaktır” dedi.