Kulüp Başkanı Nasrettin Kaya ise Ankara’da olması nedeniyle programa katılım sağlayamadı. TP Kristal Park’ta Sonsöz Gazetesi Yöneticileri, Köşe Yazarları ve Muhabirlerinin ev sahipliğinde gerçekleşen programda, engelli vatandaşların yaşadığı sıkıntılar, kentte karşılaştıkları problemler, spor hayatındaki başarıları, kendilerine verilen ya da verilmeyen destekler, istek ve beklentileri konuşuldu.
KOLUNU KAYBETTİKTEN SONRA BATMAN’DA İLK DERNEĞİ KURDU
7 yaşındayken dinamitin patlaması sonucu kolunu kaybeden Çilek, Batman’da engelli derneklerinin olmayışını fark ederek 1997 yılında Bedensel Engelliler Derneğini kurdu. Dernek çalışmaları sürerken, Nasrettin Kaya ile birlikte derneğe ilave olarak 2006 yılında Spor Kulübünün kuruculuğunu yaptı. Batman Bedensel Engelliler Spor Kulübü’nün Yöneticiliğini yapan Çilek, amaçlarının engelli vatandaşları bir çatı altında toplayarak seslerinin daha gür çıkmasını sağlamak olduğunu söylüyor.
HEM DERNEK HEM SPOR KULÜBÜ
Amatör Lig’de oynayan bedensel engelli basketçiler, hem gittikleri yerlere Batman’ın adını taşıyor hem de engellilerin toplumdan dışlanmasına karşı mücadele gösteriyor. Ancak kulüp, sadece basketçi engellilere değil, doğuştan ya da sonradan engelli olan, her yaştan kadın ve erkeklere de kapılarını açık tutuyor. Kulüp Yöneticisi Cuma Çilek, tanıdığımız bütün engelli bireyleri derneğe yönlendirmemizi isteyerek “Engelliler, yeraltındaki işlenmemiş maden gibidir. Onları işleyip, topluma kazandırırsanız, yapamayacakları hiçbir şey yoktur. Bu basketbol takımı, bu çabanın sonucudur. Sizler de tanıdığınız engellileri bize yönlendirin, onları spora kazandıralım çünkü spor yapan engelli bireylerin yaşamı daha güzel oluyor. Kendine ve bedenine daha olumlu duygular hissetmeye başlıyor” diyor.
“BASKETBOLDAKİ MÜCADELE VE BAŞARIMIZ, ENGELLENİYOR”
Yazı İşleri Müdürümüz Ubeyd Baş’ın sorusu üzerine, Bölgesel Lig’de olduklarını söyleyen Kulüp Yöneticisi Çilek, bölge takımlarına yönelik muameleyi eleştirerek “Maalesef çarpık bir sistem var. Geçen sene Play Of’ta 2 maçı aldık, 1 maç yenildik. 2 maç yenilen takım 1. Lige çıktı. Biz ise Bölgesel Lig’de kaldık. İlk maçı yenen takımların 1. Lige gittiği söylendi. Bundan haberimiz dahi yoktu. Üstelik bu sene Lig’ler de değişti. Kayseri ve Erzurum, bizim Lig’e katıldı. Fakat bölge şartlarından dolayı Kayseri, Lig’den çekildi. Erzurum da bölgeye gelemeyeceğini belirterek, çekilebileceğini yansıtıyor. Bizim mücadelemizin neden sonuç vermediği de ortaya çıkmış oluyor. Çünkü Play Of’a gidip Çanakkale, İzmir’le oynuyoruz. Hakemler dahi, bu bölgeye gelmemek için bize maçı kaybettiriyorlar. Son final maçımızda İskenderun’la 65–65 beraberken, son 5 dakikada faul çala çala bizi yendirdiler. Maalesef Türkiye’nin gerçeği budur” diyor.
“TÜPRAŞ, SPORDA ENGELLERİ KALDIRDI”
Yazarımız Şehmus Temiz’in sorusu üzerine, engelli takımlarına verilen desteği yetersiz bulduklarını dile getiren Çilek, TÜPRAŞ’ın desteklerini ise inkâr edemeyeceklerini belirterek “Batman’da bize destek veren kurum-kuruluşlar çok az. Ancak TÜPRAŞ’ın desteklerini asla inkâr edemeyiz. Sezon masraflarını karşılayacak derecede destek veriyor. Yaklaşık 22 sporcumuz var. TÜPRAŞ’ın sponsorluğu ile her oyuncumuza 350–400 TL para veriyoruz. Eşofman, ayakkabı, yeme-içme ve deplasman masraflarını karşılıyoruz. Bu yönden TÜPRAŞ, spordaki engelimizi kaldırdı. Bir defa Özel İdare destek oldu. Müfettişler, İl Özel İdare’lerin STK’lara destek veremeyeceğini belirttikten sonra o desteğimiz de kesildi” diyor.
“ENGELLİ VÜCUDUNDAN UTANAN ÇOCUKLARI, SPORA KAZANDIRDIK”
Bedensel engelli basketbolcuları tek tek tanıtan Sayın Çilek “Her sporcumuzun mutlaka ilginç bir hikayesi vardır. Mesela 16 yaşındaki İkram arkadaşımız, sonradan engelli olan bir arkadaşımız. İlk zamanlar çok utanıyordu. Gülümsemezdi, hep ağlardı, kendini toplumdan dışlanmış hissedip tekerlekli sandalyeye binmezdi, kıyafetlerini değiştirirken engelli vücudundan utanırdı. Şimdi en gözde sporcumuz oldu, Milli Takıma gidecek” diyor.
“ENGELLİ TUVALETLERİNE TEMİZLİK MALZEMELERİ BIRAKILIYOR”
Yazarımız Ekrem Işık’ın sorusu üzerine, engelli vatandaşların sorunları konuşuluyor. Kozluk İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’nde şef olarak görev yapan bedensel engelli basketbolcu Cumali Kılıç “Tarih Bölümünü okuyorum. Sınava girdiğim okullarda ve bazı kurumlarda engelli lavabolarında temizlik malzemeleri ve çöp dolu poşetlerle karşılaşıyorum. Bu bile bize bakışlarını yansıtıyor. Diğer bir konu da asansörler… Anadolu Üniversitesi, sınav dönemlerinde, okullara bir form gönderiyor. Okullarda asansör olup olmadığını sorup, sınava girecek engelli öğrencileri bu şekilde okullara dağıtıyor. Bazı okullarda asansör olmamasına rağmen “var” seçeneği işaretleniyor, sınav günü ise engelliler mağdur oluyor. Üstelik Batman’daki bankalarda asansör olmayışı, kaldırımların yüksekliği, rampaların olmayışı ve bankamatiklerin yüksekte kalışı da önemli sorunlar” diyor.
“RAKİBİN TRİBÜNLERİ DOLU, BİZİM TRİBÜNLERİMİZ İSE HEP BOŞ”
Sayın Kılıç, engellilerin ilgisiz bırakıldığından yakınarak “2006’da kurulan spor kulübümüz, TÜPRAŞ’tan başka kimseden destek almıyor. TÜPRAŞ’tan cüzi bir destek alıyoruz ama o destek de olmasa maçlara gidemeyeceğiz. Buna rağmen biz para istemiyoruz. Manevi destek istiyoruz. Biz engelliler, her hafta kendi sahamızda maç yapmıyoruz ki. Peki, kendi sahamızda maç yaptığımıza kaç kişi geliyor izlemeye? Gelin ve yanımızda topu topu kaç kişinin yer aldığını görün. Petrolspor’un desteklenmesi elbette hoşumuza gidiyor. Kentin tek profesyonel takımını bizler de destekliyoruz ama bedensel engelli basketçilerin de desteği ihtiyacı olduğunu kimse görmüyor. Deplasman maçlarında taraftarlar, tribünleri dolduruyor. Mesela Muş’ta tribünler doluyor, Valileri, Milletvekilleri, taraftarları, maçı izlemeye geliyor. Batman’da ise bizim tribünlerimiz hep boş kalıyor” diyor.
“KİMSE GERÇEK MANADA ENGELLİLERİN SORUNLARINI SORMADI”
Kent idarecilerine de seslenen Sayın Kılıç “Gönül ister ki Batman’da Valiler, Milletvekilleri, Belediye Başkanları, Kurum Müdürleri ve vatandaşlar, tekerlekli sandalyeye oturup kaldırımlara çıkmayı, bankalara gitmeyi, bankamatikleri kullanmayı, toplu ulaşım araçlarına binmeyi denesinler, kulaklarını tıkayıp trafiğe çıksınlar, gözlerini kapatıp yolda yürüsünler. Bizi ancak o zaman anlayabilirler. Sizin bizi dinlediğiniz gibi, bütün insanlar ve idareciler dinlesin isterdik. Oysa kimse engellilerin sorunlarını gerçek manada sormadı” diyor.
“ERİŞİLEBİLİR OLMAYAN YERLERİ, ASP’YE BİLDİRİN”
Spor Yazarımız Hakan Tufan’ın sorusu üzerine Takım Antrenörü Abdullah Bayram, engelli vatandaşlar için yürütülen çalışmalardan bahsederek “Ben aynı zamanda Batman Aile ve Sosyal Politikalar (ASP) Müdürlüğü’nde çalışıyorum. ASP, kurumlara engellilerin giriş-çıkışlarını rahatlatmak için hizmet binalarını gezerek erişilebilirlik denetimleri yapıyor. Tabi her tarafı görmek mümkün değil. Bu yüzden engelli bireyler, girip-çıkmakta zorlandıkları kurum ve hizmet binalarını ASP’ye bildirirlerse sorunlar daha hızlı çözülebilir” diyor.
“ERİŞİLEBİLİRLİK ÇALIŞMASI, DAHA KAPSAMLI YÜRÜTÜLMELİ”
Kulüp Yöneticisi Cuma Çilek, erişilebilirlik programı için “ASP uzmanları, kurumlardaki lavaboları, merdivenleri, cam ve kapıları inceliyor. Eksiklikler için uyarılar yapılıyor. Tanınan sürede eksikler giderilmezse, her kriter için 5 bin TL’ye kadar ceza veriliyor. Bu çalışmalar önemli ancak daha hızlı ve kapsamlı yürütülmeli. Bütün binalar incelenmeli. Şehir içi minibüsler dahi buna uyarlanmalı. Bize sadece Turgut Özal Bulvarı ve birkaç kurum binasının erişilebilir olması yetmiyor. Biz bütün Batman’ı kullanmak, gezmek istiyoruz” diyor.
“EN BÜYÜK HAYALİMİZ ENGELSİZ CAFEYDİ AMA OLMADI”
Yazarımız Gül Mirkan’ın sorusu üzerine Antrenör Abdullah Bayram “Batman’da sporcularla antrenmana dahi çıkamıyoruz. Tek salon olduğu için antrenmanlarımızı iptal ediyorlar. Maçlara hazırlanamıyoruz. Sporcularımızın bir kısmı iş güç sahibi. Haftada sadece 2 gün toplanabiliyoruz. Toplandığımız günlerde de saha sorunu yüzünden çoğu zaman antrenman yapamıyoruz. Bunun için, engelli bireylerin spor yapabileceği, zaman geçirebilecekleri, 4 katlı bir binadan oluşan, 1 Milyon TL’lik Engelsiz Kapalı Spor Salonu ve Engelsiz Cafe Projesi hazırladık. Batman’da hem bütün engelliler hem de diğer vatandaşlar buradan faydalanabilecekti. STK’lar yer müracaatında bulunamadığı için Gençlik Spor Müdürlüğü ile Aile ve Sosyal Politikalar üzerinden başvuru yaptık. Proje kabul edildi. Ancak gittiğimiz her kapıdan geri çevrildik. Yer bulamadık. En büyük hayalimizdi ama olmadı. Yeni stada engelliler nasıl gidecek? Ailelerine yük olmak istemiyorlar” diyor.
“ENGELLİLERİ, SPORA KAZANDIRMAK ZOR”
Kulübün içinde bulunduğu koşulları anlatan Antrenör Abdullah Bayram “Engelli kulüplerinde kadınlar da oynayabiliyor. Kulübümüz de bedensel engelli kadın basketçileri takıma almanın uğraşı içinde. Ancak engelli bireyleri spora kazandırmak çok zor. Türkiye’de 68 engelli basketbol takımı var. Batman’da biz de sıkıntılara rağmen basketbolda faaliyetlerimizi sürdürüyoruz. Oysa yüzme, atıcılık, okçuluk gibi branşlara da yönelmek istiyoruz ama imkânlarımız el vermiyor. Tekerlekli dans, masa tenisi, yüzme gibi, engellilerin yapabileceği branş sayısı 17 iken biz sadece basketbolda varız çünkü imkanlar kısıtlı” diyor.
“BATMAN’DA 200 BİN ENGELLİ VAR”
Kulüp Yöneticisi Cuma Çilek ve Antrenör Abdullah Bayram, engelli raporlarında yaşanan sıkıntılara dikkat çekerek “Batman’da inanıyorum ki engelli olmamasına rağmen, engelli raporu alanlar da vardır. Toplumda, umutsuzluğa sürüklenen bazı kişiler, iş alımları, bakıcı maaşlarına bakıp engellilerin hayatlarına özenerek rapor alma yoluna gidebiliyor. Yani engelsiz engelliler var. Bununla ilgili kaygılarımızı zamanında dile getirmiştik. Yüzde 48’lik engelli raporu alan insanın, 2 ay sonra sağlam raporu aldığını ve iki raporu birden taşıdığını dahi görebilirsiniz. Kolum olmamasına rağmen 2010 yılında girdiğim heyette bana yüzde 34 engelli raporu verirken, sağlam adama yüzde 56 rapor verdiler. Şikâyet ettim ama bunlar her gün yaşanıyor” ortak açıklamasını yapıyor.
BEDENSEL ENGELLİ ABİ-KARDEŞ, AYNI POTADA
Doğuştan engelli abi-kardeşi tanıyoruz sohbetimizin devamında. Mazlum Çiftçi 16, Abisi Mesut Çiftçi ise 24 yaşında. İkisi de aynı kulüpte basketbol maçlarına çıkıyor. Mazlum, okullara engelli asansörü isterken, abisi Mesut Çiftçi ise “Bir okulda hizmetli olarak çalışıyorum. Çalıştığım okul dahi engelli erişimine uygun değil. Bedensel engellilerin hiçbir işi yapamayacağını düşünüyorlar. Mesela bana, okulun bahçesinde günde 5–10 dakika nöbet tutturuyorlar. Bu, vücudu sağlam insanlar için belki avantajdır ama benim hoşuma gitmiyor. Sanırım başka bir işi yapamayacağımı sanıyorlar. Oysa ben daha fazlasını yapabilirim. Açıktan üniversiteyi okuyorum, mezun olduktan sonra bir üst kadroya geçip daha fazla iş yapmak istiyorum” diyor.
“DERNEKLE TANIŞMADAN ÖNCE EVDEN ÇIKMAZDIM”
Tekerlekli sandalye kullanan Dernek Üyesi Mekiye Ay, dernekle tanışmadan önce kendini hayattan soyutladığını ama dernekle tanıştıktan sonra arkadaşlıklar kurduğunu açıklıyor.
“ENGELLİ VÜCUDUNDAN UTANIRDI AMA ŞİMDİ BAŞARILI BİR BASKETÇİ”
16 yaşındaki İkram Öztekin, geçirdiği kaza sonucu sakat kaldığını ve ilk zamanlar utanıp sıkılmasına rağmen dernekle tanıştıktan sonra basketbola merak saldığını ve başarılı bir basketçi olduğunu belirtiyor. Antrenör Bayram da İkram’ın başarısından bahsederek, küçük futbolcuyu Milli Takıma göndereceklerini belirtiyor.
TREN KAZASI, MELEK’İ ENGELLİ YAPTI
25 yaşındaki Melek Biçen, 2011 yılında Batman’ın Sere Tabla olarak bilinen semtinde tren çarpması sonucu ayağından sakatlandığını ve protez taktıktan sonra dernekle tanışarak hayatına devam ettiğini anlatıyor.
Sohbetimiz, 13 yaşındaki Enes Tiryaki ve diğer konukların öykülerinden sonra sona eriyor.