Yazan ve derleyen EKREM GÜNAYDIN
İzinsiz iktibas edilemez.
Burada herhangi bir eğitim kurumu olmadığından düzenli bir eğitim yaşantısı olmadı. Askerlik çağına kadar köyde yaşamını sürdürdü. Vatani görevi sırasında okuma yazmayı öğrendi. Askerlik görevini tamamladıktan sonra 1957 yılında, yıldızı bir anda parlayan ve kasabadan ilçe merkezine dönüşen Batman’a göç etti. İlk defa Batman'da ticaret hayatına atılan Şevket Başak, 2. Cadde Ulu Camii Sokağında açtığı ve derme çatma rafların bulunduğu küçük bakkal dükkânda naylon ayakkabı, çizme ve lastik ayakkabılar satmaya başladı. İşyerine komşu esnaflarla olduğu kadar, dükkânına gelen müşterilerle de ilişkisi samimi ve candandı. Mütevazı ve güler yüzlüydü. Zamanla çevresi tarafından oldukça sevilen biri haline geldi. Kilolu yapısı ve pantolon yerine giydiği şalvarla simalara kazındı.
YERLEŞTİĞİ BATMAN’DA, MÜTEAHHİTLİĞE BAŞLADI
1970’li yıllarda Batman’da kerpiç yapılar yasaklanmış, inşaat sektöründe yeni iş olanakları doğmuştu. Şevket Başak’ın Ağabeyi Hacı Osman Başak ve arkadaşı Yusuf Yıldırım, günümüzün Diyarbakır Caddesi üzeri Batman Medikal Park Hastanesinin bulunduğu alanda ortak bir işyeri açarak, çimento ve inşaat demiri satışına başlamıştı. Bu iş ortaklığı, 1974 yılına kadar onlara iyi bir kazanç sağladı. Şevket Başak da o yıllarda Batman’ın sayılı müteahhitlerinden Hasan Çelik’in destek ve teşviki ile müteahhitliğe başladı. Köylerde okul inşaatı yaparak başladığı mesleğini zamanla geliştirdi ve ticari hayatında daha sağlam adımlar atma şansını yakaladı.
BATMAN-SİLVAN SULAMA KANALINI YAPTI
Batman’da ilk yaptığı iş, Cumhuriyet Meydanında bulunan ve yakın zamanda yıktırılan Batman Ziraat Bankası Şube Binası ve Lojmanları oldu. Bunun yanı sıra çevre il ve ilçelerde birçok kamusal işler yaptı, Batman Jandarma Alayı Yerleşkesinde bulunan bina ve lojmanların yapımını üstlenerek büyük işlere imza atmıştı. 1980’li yılların başında iş merkezini Ankara'ya taşıyarak demir ve çimento tüccarlığının yanında büyük ölçekli devlet ihalelerinin yol ve inşaat yapım işini üstlenerek kariyerini taçlandırdı. 1981 yılında yapımını üstlendiği Batman Silvan Sulama Kanalı, o dönemler yaptığı en büyük işlerden biriydi. Henüz bu iş bitmeden Hakkâri Çukurca Devlet Yolu ihalesini alıp karayollarının yapımına başladı.
İNŞAAT SEKTÖRÜ, CAZİBESİNİ YİTİRMEYE BAŞLADI
Uzun yıllar bölgede hizmet anlamında önemli çalışmalara imza atmıştı. 1980’li yılların ikinci yarısında ülkemizde döviz alış-verişi serbest hale gelmiş, bu alandaki iş yerlerinin sayısı mantar gibi çoğalmasının cazibesine Şevket Başak'ta katıldı. Şevket Başak, elindeki serveti Ankara'nın göbeğinde aştığı 5 adet döviz bürosuna yatırdı. Ancak bu, inşaat sektörüne göre çok farklı bir işti. Tek başına bu işin altından kalkamadı.
Netice itibariyle döviz işinin çevrilmesi ve bunun altından kalkması bir anda imkânsız hale geldi. 1995 yılına kadar işleri yolunda giden Şevket Başak, sağlık problemlerinden dolayı işlerinin kontrolünü kaybetti. Uzun yıllar süren masraflı tedavi sürecine rağmen bir türlü sağlığına kavuşamadı. 2014 yılında, büyük bir emekle kazandığı yılların birikimini ardında bırakarak, ekonomik olarak 1957 yılında Habezbeni mıntıkasından Batman'a geldiği günlere dönüş yaptı.
HÜSAMETTİN TURAN’IN DİLİNDEN ŞEVKET BAŞAK:
Batman’ın tanınan simalarından İşadamı Hüsamettin Turan, Şevket Başak ile yaşadığı bir anısını şu şekilde anlatıyor “Şevket Başak ile en son 1993 yılında İzmir Menemen yolu üzerindeki benzin istasyonuma geldiğinde görüşmüştüm. Ziyareti büyük sürpriz olmuştu. İstasyona, Bakanların kullandığı 06 plakalı siyah ve oldukça oturaklı bir otomobil ile girdiğinde pompacılardan biri yanıma koşarak bana geldi ve ‘ağabey, Bakanın biri geldi herhalde’ dedi. Odamdan çıkıp kapının önüne geldim. Araç, tam önümde durmuştu. Merakla araçtakilerin inmesini beklerken şoförün yanındaki koltuktan inenin, Rahmetli Ziyattin Aksoy Hoca olduğunu gördüm. Hoş geldin hocam demeye varmadan ‘Bak sana kimleri getirdim’ dedi. Otomobilin özel şoförü arka kapıyı açtığında Rahmetli Rıfat Demir Ağa ve Rahmetli Şevket Başak araçtan indi. Yanlarında getirdikleri resmi üniformalı İzmir Polis Okulu Müdürü arkadaşlarını benimle tanıştırdıktan sonra bir arada oturup hoş muhabbet etmiştik. Bu, bende unutulmayacak bir anı olarak kaldı”
KENDİ ADINI TAŞIYAN CAMİYİ YAPTIRDI
Batman'a geçmişte önemli hizmetlerde bulunan İşadamı Şevket Başak, sağlık durumu ve ekonomisinin kötü gitmesi sonucu maddi servetini yitirmiş, içine düştüğü durumu Allah'ın takdiri olarak değerlendirmişti. Eşiyle yalnız başına yaşayan Şevket Başak, geçimini Bağ-Kur'dan aldığı düşük maaşla sağlamaya çalışmıştı. Bazı yardım dernekleri, kendisine her ne kadar gıda ve erzak vermek istemişse de kendisi tevazu içinde “emekli maaşımla geçiniyorum” demiş, yardımları kabul etmemişti. Memleketi olan Batman’a ahde vefa göstermiş, 1996 yılında Belde Mahallesi’nde kendi adını taşıyan ve Batman’ın en büyük camisi olan 1500 kişilik cemaat ve 150 kişilik Kur’an Kursu kapasiteli Şevket Başak Camisini yaptırmıştır. Ayrıca Batman’da bulunan Şeyh Kemal Başak Camisini yaptırdığı da bilinmektedir. Şevket Başak, eşine, dostuna yardımı dokunan, cami ve Kur’an kurslarının yapımına büyük önem veren ve kurduğu işyerlerinde yüzlerce insanı çalıştırarak ekmek kapısı açan biri olarak insanların hayır dualarını aldı.
SON İSTEĞİ, ORTAĞI TARAFINDAN YERİNE GETİRİLDİ
Şevket Başak, vefatına yakın “Allah bana Şevket Başak Camisine cephe bir daire nasip etse” dileğinde bulunmuş, bu isteği vefatına 1 ay kala gerçekleşmişti. İstemiş olduğu daireyi can dostu eski ortağı Hacı Yusuf Yıldırım satın alarak kendisine hediye etmişti.
KENDİ ADINI TAŞIYAN CAMİDE, CENAZE NAMAZI KILINDI
Şevket Başak, 3 yıl önce bugün yani 27 Ocak 2015’te 79 yaşındayken şeker hastalığının yanı sıra kalp ve böbrek yetmezliği sonucu vefat etti. Cenaze namazı, kendi adına yaptırmış olduğu Şevket Başak Camisinde kılınmış, yine aynı caminin bahçesinde yer alan aile mezarlığında toprağa verildi.