Merhaba sevgili okur…
İddiaya girerim ki, okurlarının sağlığını benim kadar düşünen bir yazar daha yoktur Batman’da.
Bundandır ki geçen hafta Dünya Hastanesi’nin Kardiyoloji Uzmanıyla yaptığım söyleşinin ardından bu defa Medical Park Hastanesinin yolunu tuttum.
Ve bendeniz çalışkan mı çalışkan yazarınız -yeni bir karar aldım- şöyle ki bundan sonra her hafta farklı bir hastanede, farklı branşta bir doktorla görüşecek, daha sağlıklı bir yaşam için yapılması gerekenleri bizzat doktorlarımızın söylemleriyle sizlere aktaracağım.Anlayacağınız her Cuma günü bu sayfada sizlere buluşmaya devam edeceğim…
***
Bu hafta Medical Park Hastanesinin başarılı Dermatoloji Uzmanı (halk arasındaki deyimiyle cildiye doktoru” Ezgi Ulu’yu ağırladık sayfamızda…
Günde 65’e yakın hastaya baktığını söyleyen Ulu, Batman’da en fazla görülen cilt rahatsızlıklarını ve bu rahatsızlıklara karşı uygulanan tedavi yöntemlerinden bahsetti bize.
Güneş lekelerinden sedef hastalığına, mantardan el çatlamalarına kadar birçok hastalığı konuştuk sayın Ulu’yla…
Ezgi Ulu’ya söyleşimize zaman ayırdığı için teşekkür ediyorum… Cuma günü başka bir konuğumla yine bu sayfada sizi bekliyor olacağım, görüşmek dileğiyle…
EZGİ ULU KİMDİR…
1983 Zonguldak doğumlu. Aslen Konyalı. Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi mezunu. Uzmanlığımı Ankara Numune Hastanesi Dermatoloji Kliniğinden aldı. Zorunlu hizmetle Şırnak Devlet Hastanesi’nde 1,5 yıl görev yaptı. Daha sonra Batman’a geldi. Ağustos ayından bu yana Dermatoloji Uzmanı olarak Batman’da çalışıyor.
TÜRKAN: NEDEN MEDİCAL PARK HASTANESİ?
ULU: İsim olarak Medical Park bünyesinde olan güvenilir bir hastane. Medical Park Hastanesi’nde çalışan ve hasta memnuniyeti üst seviyede. Hastalarına sunduğu imkânları, hekimlerine verdiği çalışma rahatlığını ve güveni de göz önünde bulundurunca Medical Park Hastanesini tercih ettim.
TÜRKAN: BATMAN’DA EN FAZLA GÖRÜLEN CİLT HASTALIĞI HANGİSİ? NASIL BİR TEDAVİ YÖNTEMİ UYGULUYORSUNUZ?
ULU: Bu bölgede güneş lekeleri çok fazla görülüyor. Güneydoğu, çok fazla güneş alan bir yer ve oldukça sıcak. Bu da güneş lekeleri problemini arttırıyor. Güneş lekeleri, tedavisi en zor olan rahatsızlıklar arasında. Krem tedavisi uyguluyoruz. Daha zor lekelerde kimyasal peleng uygulanıyor. Ama bu durumda en önemli olan şey güneşten korunmaktır. Güneşten korunulmadığı sürece en etkili tedaviler de uygulansa güneş lekeleri her zaman tekrarlar.
TÜRKAN: BATMAN’DA ÖZELLİKLE SEDEF HASTALIĞININ ORANI NEDİR. HASTALARA NASIL BİR TEDAVİ UYGULUYORSUNUZ?
ULU: Sedef hastalığı, zaten her yerde çok sık görülen cilt rahatsızlıklarından biri. Her 100 kişiden 1-2’sinde görülüyor. Ama bu aralar dikkatimi çeken şey, sedef rahatsızlığı nedeniyle çocuk hastalar çok sık geliyor. Sedef hastalığında asıl neden genetiktir ama bunu tetikleyici unsurlar var. Mesela stres gibi… Halk arasında bu rahatsızlığın tedavisi yok diye biliniyor. Ama bu doğru değil. Bu hastalığın tedavisi var. Öncelikle kremler kullanılır. Ama yaralar çok yaygınsa ve kremler tedaviye cevap vermiyorsa ağızdan hap ya da iğne şeklinde ilaç tedavisi uygulanıyor. Her zaman tedavisi mümkündür ancak ne yazık ki tekrarlama durumu çok fazla.
TÜRKAN: KIŞ AYLARINDA ÖZELLİKLE BELLİ BİR YAŞIN ÜSTÜNDEKİ VATANDAŞLARDA EL ÇATLAMALARI GÖRÜLÜYOR. BU NEYDEN KAYNAKLANIYOR. NASIL ÖNLEM ALINMALI?
ULU: Evet, bu durum bölgemizde yaygın olarak görülüyor. Hava çok kuru olduğu için cilt de kuruyor. El ve ayaklarda, yüzde önce kaşıntı, sonra kabuklanma, sonra yarılmalar şeklinde ortaya çıkıyor. En önemli şey, vücudu devamlı nemlendirmek. Havayı ve suyu değiştiremeyiz ama etkilerini azaltabiliriz. Bunun için de mutlaka kaliteli nemlendiriciler kullanılmalı. Nemlendiriciler, el veya yüz yıkandıktan hemen sonra kullanılmalı. Çünkü su da cildin kurumasına yol açabiliyor. Son dönemlerde sıvı sabunlar da çok yaygın. Kimyasal maddeleri çok fazla içerdiğinden, cildin kurumasına yol açabiliyor, egzamaya neden olabiliyor. Daha saf sabunlar kullanılmasını öneriyoruz.
TÜRKAN: ALERJİ TESTLERİNİN FAYDASI VAR MI, KİMLER BU TESTLERİ YAPMALI?
ULU: Alerji testleri özellikle atopik bünyeli dediğimiz alerjiye meyilli çocuklar için büyük önem arz ediyor. Çünkü çocuğun yediği bir şey, ya da temas ettiği herhangi bir nesne, o çocukta alerjiye neden olabiliyor. Bunun dışında kurdeşen hastalarında da alerjik testler yapılıyor. Astım hastalarında ve alerjik rinik dediğimiz kronik burun akıntısı yaşayan hastalarda alerji testleri yapılıyor. Yaygın olarak kullandığımız alerji testleri ikiye ayrılıyor. Birinci testte hastanın koluna alerjik maddeler damlatılır. Üzerine küçük iğnelerle delikler açılır. 15 dakika sonra oralarda şişme veya kızarma var mı buna bakıyoruz.
Diğer alerji testi de genellikle egzamalı hastalarda kullandığımız yöntemdir. Hastanın sırtına birtakım maddeler yapıştırılıyor. O maddeler 2 gün boyunca hastanın sırtında kapalı bir şekilde kalıyor. 2 veya 3. gün açılıp değerlendiriliyor. Orda bir kızarma, su toplama var mı buna bakılıyor. Bu testler, hastanın neye karşı alerjisi var, neye karşı korunması gerekiyor, ne yemeli ya da yememeli, bunları anlamamıza yardımcı oluyor.
TÜRKAN: DEODORANT VE DETERJANLARIN CİLDE OLUMSUZ ETKİSİ VAR MI? SIK KULLANANLAR NE YAPMALI?
ULU: Tabi ki olumsuz etkileri oluyor. Bilhassa deterjan, alerjik reaksiyon gösteren maddelerin başında gelir. Özellikle ev hanımlarında sık görülüyor. Deterjanları mümkünse eldivenle kullanmalarını öneriyoruz. Eldiven seçerken naylon eldivenler yerine içi pamuklu eldivenlerin kullanılmasını tavsiye ediyoruz. Deodorantların da bazıları vatandaşlarda yan etki yapabiliyor. Özellikle paraben içermeyen, kaliteli deodorantların kullanılmasını tavsiye ediyoruz.
TÜRKAN: GENÇLERİN KÂBUSU OLAN SİVİLCELERİN BAŞLICA NEDENLERİ NELERDİR. NE YAPMALARINI TAVSİYE EDERSİNİZ?
ULU: Çok sık karşılaştığımız rahatsızlıklardan biri. Özellikle ergenlik döneminde başlar, bazen sadece ileri yaşlarda da görülebilir. Sivilcelerin birçok nedeni vardır ama asıl etken genetik yatkınlıktır. Sivilce problemi yaşıyorum, karaciğerimde rahatsızlık mı var? diyerek bize gelen hastalar oluyor. Bu, yanlış biliniyor. Öyle bir şey asla yoktur. Sivilce, genetik zeminde cilt yağlanması, gözeneklerin tıkanması, stres, su veya hava değişikliği gibi nedenlerle oluşur. Sivilce, tedavisi olan bir hastalıktır. Öncelikle krem tedavisi uyguluyoruz. Hasta bundan olumlu cevap alamazsa hap tedavileri devam ediyoruz. En önemli şey, sivilcelerle asla oynanmamasıdır, oynanırsa iz kalır. Sivilcenin izini tedavi etmek, sivilcenin kendisini tedavi etmekten daha zordur.
TÜRKAN: ŞEKER HASTALARINDA SIK SIK RASTLANAN YARALAR İÇİN NELER YAPILMALI?
ULU: Şeker hastalarında aslında yara oluşmaz. Şeker hastalarında his kaybı oluşur. Hasta, ayağını sobaya, kalorifere dayar, ayağı yanar ama hissetmez. Ayağını sıkan bir ayakkabı giyer ama o ayakkabının dar veya küçük olduğunu hissetmez. Buna bağlı olarak hastanın vücudunda su toplar, yara oluşabilir ama yaranın iyileşme süresi şeker hastalarında daha uzundur. Bu yüzden şeker hastalarına diyoruz ki daha dikkatli olun. Ortopedik ayakkabı giy, ayaklarını sobaya dayama deriz. Şeker hastalarında önemli olan şey, şekeri düzenli takip edilecek, hasta kendini travmadan koruyacak.
TÜRKAN: MANTAR HASTALIĞI BÖLGEDE YAYGIN MI, NEDEN KAYNAKLANIYOR, TEDAVİSİ NEDİR?
ULU: Mantar çok sık rastlanıyor. Özellikle de ayak mantarı, tırnak mantarı çok sık görülüyor. Mantar, suyu, ıslaklığı seven bir hastalık. Müslüman bir ülkede yaşıyoruz. Günde 5 sefer abdest alan kişide ayaklar ıslak bırakılınca mantar oluşma ihtimali artıyor. Bu yüzden abdest aldıktan sonra ayakların mutlaka kurulanması lazım. Pamuklu çoraplar tercih edilmeli, mantarı olan kişi kendi terliğini, çorabını başkasıyla asla paylaşmamalı.
TÜRKAN: LAZER EPİLASYON KONUSUNDA OKURLARIMIZA TAVSİYELERİNİZ VAR MI?
ULU: Tüy sorunundan kurtulmak isteyip de dışarıda lazer epilasyon yaptıranlar oluyor. Bitme garantilidir ama tüylerim bitmedi diyorlar. Bu şekilde memnun kalmayan ya da türlü sorunlarla karşılaşıp bize gelen hastalar oluyor. Hiçbir zaman hiçbir hastaya lazerde bitme garantisi verilmez. Herkesin cilt ve tüy yapısı farklıdır. Lazer epilasyon işlemlerinin mutlaka dermatolog veya ortopedi uzmanı gözetiminde yapılması gerekir.
TÜRKAN: BEBEKLERDE GÖRÜLEN CİLT KURULUĞU PROBLEMİ İÇİN ANNELERE NE ÖNERİYORSUNUZ?
ULU: Bu şikâyetlerle bize gelen anneler oluyor. Çocukluk çağı egzaması, bebeklikte başlar. Bazen 2–3–4 yaşlara kadar devam eder. Cilt kuruluğundan oluşan bir hastalıktır. Burada hava kuru olduğu için çok sık rastlanıyor. Bebeğin vücudunu düzenli olarak nemlendirmek çok önemli. Bu konuda anneler kaliteli bir nemlendirici ile bebeklerinin vücudunu düzenli bir şekilde nemlendirmeleri tavsiyesinde bulunuyoruz.
TÜRKAN: SÖYLEŞİMİZE ZAMAN AYIRDIĞINIZ İÇİN TEŞEKKÜR EDİYORUZ. SON OLARAK NE SÖYLEMEK İSTERSİNİZ?
ULU: Cildiniz önemlidir, cildinizi dermatologlara emanet edin…
Editor : YUSUF KAVAK