Modern Aromaterapi; bütünsel olarak sağlıklı ve huzurlu yaşama giden yolda fiziksel, ruhsal ve zihinsel bedenin şifası için önemli bir tamamlayıcı yöntem olarak görülmektedir.
Yani aromaterapi bir denge terapisidir.
Aromaterapi uçucu yağlarının zihin ve vücut üzerinde dinamik bir etkisi vardır.
Bu etki, temel içgüdüleriniz, düşünceleriniz ve duygularınız tarafından yönetilen beynin en derin kısımlarına bağlı koku alma hissi ile yaşanır.
Bitki özleri, mükemmel aromaları ve doğal iyileştirme güçleri için binlerce yıldır kullanılmaktadır.
Aromaterapi, klasik tıp biliminin yerine geçen bir uygulama değildir, tedaviye destek amaçlı ve koruyucu olarak kullanılmaktadır.
Aromaterapinin bileşenleri; uçucu (esansiyel) yağlar, sabit yağlar ve hidrolatlardır.
1-) Uçucu ( esansiyel) yağlar; Aromaterapinin başrol oyuncularıdır.
Bitkilerden distilasyon veya soğuk sıkımla elde edilir. Geniş bir etki profiline sahipler.
Oda sıcaklığında sıvı olan bu yağlar, hava ile temasında tamamen uçtukları için bu isimle anılırlar. Uçucu yağlar, bitkilerin kendilerini savunma mekanizmalarıdır. Aynı anda, hem bakteri hem virüs hem de mantara karşı öldürücü olabildikleri için, çok yönlü etki mekanizmaları sayesinde hızlı iyileşme sağlarlar. Tahriş edici etkileri yüksek olabildiği için, dikkatli kullanım gerektirirler. Uçucu yağlar, difüzer (halk arasında buhar veren cihaz olarak bilinir) ile de buhar halinde ortam havasını değiştirerek kullanılabilir. Nane, nioli, bergamot gibi yağlar uçucu yağlara örnek verilebilir.
2-) Sabit yağlar; deri yolu ile yapılan uygulamalarda, uçucu yağları vücuda sürüp etki süresini uzatmak ve seyreltmek için kullanılan taşıyıcı veya baz yağlardır. Sabit yağlar aynı zamanda, hızlı etki, bariyer etki ve tedavi edici etkilerinden dolayı kullanılırlar.
Örneğin; tamanu, jojoba, hindistan cevizi yağları sabit yağlardır.
3-) Hidrolatlar; uçucu yağların elde edilme işlemi sırasında, altta biriken sulardır. İyonize ve çok az miktarda uçucu yağ içerirler. Seyreltmeden doğrudan cilt üzerinde ve dahilen uygulanabilirler. Örneğin; neroli, melisa, nane, kekik hidrolatları bulunmaktadır.
Günümüzde aromaterapinin en sık tedaviye yardımcı olarak veya direkt kullanıldığı alanlar;
-Çeşitli cilt sorunları( akne, akne izi, egzama, roza, pişik, alerji, kızarıklık, nemlendirme, cilt bariyerini güçlendirme, saç dökülmesi, çatlak tedavisi, uyuz, zona, yatak yarası, yara bakımı, mantar, siğil, nasır, yanık, güneşten koruma, ağız içi yaralar, uçuk, kırışıklık giderme vs.)
Örneğin; palmarosa, nioli, limon gibi antienflamatuar uçucu yağlarla akne giderici serum hazırlanabilir. Zona rahatsızlığında, tamanu, nioli ve frankincense yağlarıyla çok iyi geri dönüşler alınabilmektedir. Çok etkili olan bir diğer formülasyon ise saç dökülmesinde kullanılan; hindistan cevizi , jojoba, selvi, tarçın, nane uçucu yağlarını da içeren karışımdır.
-Bazı enfeksiyonlar ( idrar yolu enfeksiyonu, mantar enfeksiyonu, solunum yolu enfeksiyonu, mide-bağırsak enfeksiyonları)
İdrar yolu enfeksiyonu için etkili olan nioli yağı, doğanın bize verdiği mucizelerden biridir. Mantar enfeksiyonlarında Hindistan cevizi yağı çok memnun kalınan bir sabit yağdır. Mide ve bağırsaklarla ilgili birçok sorunda, nane, limon, paçuli yağlarının eşit oranda suyla karıştırılması çok tercih ettiğimiz bir yöntemdir. Sinüzit, alerjik rinit gibi rahatsızlıklarda da hem koruyucu hem de tedaviye yardımcı karışımlar elde etmekteyiz.
-Yara bakımı
Tamanu yağı, birçok yara bakımında tercih edilen bir sabit yağdır.
-Önleyici, koruyucu, bulaşmaya karşı bağışıklık güçlendirici (her türlü haşereye ve akara karşı koruyucu spreyler)
Karanfil ve palmarosa yağlarının suyla karışımıyla elde edilen sprey, akarların etkili olduğu birçok rahatsızlıkta koruyucu etki gösterir.
-Çeşitli eklem ve kas hastalıklarında
-Strese bağlı hastalıklarda ( anksiyete, panik atak, depresyon, korkulu rüya görme, diş sıkma, uyku sorunları vs)
Frankincense, bergamot, ylang ylang, sedir, vetiver, lavanta uçucu yağlarını strese bağlı durumlarda kullanırız.
-Ağrı, bulantı gibi spesifik semptomlarda,
Frankincense, nane, selvi, ökaliptüs ağrı formülasyonlarında en sık kullandığımız bir uçucu yağlardır.
-Bazı bilişsel rahatsızlıklarda ( dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu, konsantrasyon, alzheimer, multiple skleroz, otizm vs)
Neroli, hindistan cevizi, avokado, frankincense, vetiver gibi yağlardan yardım alabilmekteyiz.
…
Aromaterapi; eczacılar ve bu konuda eğitim almış doktorlar tarafından uygulanabilmektedir. Eczacı ve/veya hekim; kişinin rahatsızlığına, yaşına, cinsiyetine, stres durumuna, mevcut olan diğer hastalıklarına, gebelik ve emzirme gibi bir durum olup olmadığına göre uygun formülasyon ve uygun uygulama yolu belirler.
Aromaterapi karışımları eczanelerde, eczacı tarafından hazırlanmalıdır. Ancak evde hazırlanabilen bazı minör karışımlar da bulunmaktadır.
Hastanın durumuna göre hekim ve eczacı işbirliği yaparak tedaviye katkı sağlayabilmektedir.
Aromaterapide yağlar, belirli oranlarda etki gösterir.
Bir uzmana danışmadan uçucu yağları kullanmaktan kaçınmalıyız.
Çünkü uçucu yağların tahriş edici özellikleri bulunmaktadır.
Örneğin; bergamot uçucu yağı veya sarı kantaron yağı sürülen cilt, güneşli ortamda leke yapabilir.
Kullanılan yağların kalitesi, etki ve yan etki açısından çok önemlidir.
Piyasada tağşiş edilmiş, (başka yağlarla karıştırılmış) orijinal olmayan yağlar da bulunmaktadır.
Bu yüzden, aromaterapi bir uzman görüşüyle kullanılmalı ve güvenli olması için eczanelerde bulunan ürünler tercih edilmelidir.
Aromaterapi hakkında daha detaylı bilgi almak için eczacınıza danışabilirsiniz. Aromaterapinin size şifa verdiği, güzel ve sağlıklı günler dilerim.