Van Kahvaltı Salonu’nda gerçekleştirdiğimiz programa Batman Milletvekili 1. Sıra Adayı Ayşe Acar Başaran, 2. Sıra Adayı Mehmet Ali Aslan, 4 Sıra Adayı Kadir Tunç ile HDP Batman İl Başkanı Abdulbari Karaağaç katıldı. 3. Sıra Adayı Saadet Becerikli ise Genel Merkez tarafından il dışında görevlendirildiği için programımıza katılım sağlayamadı. Çarpıcı tespit ve değerlendirmelerin yapıldığı sohbetimize Milletvekili Adaylarından Mehmet Ali Aslan’ın “AK Parti’ye oy vermek, savaşa oy vermektir. Barış ve huzur için HDP’ye oy vermek sevap, zulme rağmen AK Parti’ye oy vermek ise günahtır” sözleri damgasını vurdu.
AYŞE ACAR BAŞARAN KİMDİR?
Sohbetimize HDP’li Adayları tanıyarak başlıyoruz. Milletvekili Adayı Ayşe Acar Başaran “Batman doğumluyum. İzmir Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi’ni bitirdim. 4 yıl boyunca Batman’da avukatlık yaptım. Barış ve Demokrasi Partisinde (BDP) İl Yöneticiliği yaptım. 7 Haziran 2015’te yapılan 25. Dönem Genel Seçimlerinde Batman’dan Meclise girdim. 26. Dönem için de partimin uygun görmesi üzerine tekrar aday gösterildim” sözleriyle tanıtıyor kendini.
MEHMET ALİ ASLAN’ KİMDİR?
Batman vekil adayı Mehmet Ali Aslan ise “Aslen Mardin’in Midyat ilçesine bağlı Hebsınes (Mercimekli) Köyü’ndenim ama Diyarbakır Silvan doğumluyum. Anadolu Üniversitesi İşletme Bölümü’nden mezun olduktan sonra Siirt Eğitim Fakültesi’nde Sınıf Öğretmenliği’ni okudum. Ardından Halkla İlişkiler Bölümü’nü bitirdim. Şu anda İstanbul Üniversitesi Sosyoloji Bölümü’nü okuyorum. Uzun yıllar öğretmenlik yaptım, Mıhallemi Derneği’ni ve Türkiye’nin ilk Arap platformu olan Anadolu Arap Birliğini kurdum. 2010’da Türkiye Arap Meclisini kurdum. DTK’nin daimi meclisine Arapların ve Mıhallemilerin ilk temsilcisi olarak girdim. Yaşayan Diller ve Lehçeler kapsamında dünyanın ilk resmi Mıhallemice derslerini Midyat’ta verdim. Bir grup Asurî, Süryani, Arami, Keldani, Arap, Mıhallemi arkadaşım ile birlikte Samimi Halkları Topluluğunu kurdum. 7 Haziran’da Mardin’den Meclise girdim, 1 Kasım seçimleri için de Batman’dan aday gösterildim” sözleriyle tanıtıyor kendini.
KADİR TUNÇ KİMDİR?
Kendini kısaca tanıtan Batman Milletvekili Adayı Av. Kadir Tunç da “Batman’da doğumluyum. İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’ni okudum. Politik faaliyetlerimden dolayı DGM’de ve Asliye Ceza Mahkemesinde yargılandım. Hukuk stajımı tamamlayarak İstanbul’da avukatlığa başladım. STK çalışmalarında, hukuk örgütlemelerinde ve politik davalarda yer aldım. Hasankeyf Derneği, Batmanlılar Derneği, Özgürlükçü Hukukçular Derneği, Tüketiciler Derneği Yönetim Kurullarında yer aldım. Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) İstanbul İl Yöneticiliği ve Hukuk Komisyonu Sözcülüğü yaptım. İstanbul KCK ana davalarında sorumluluk aldım. Bilgi Üniversitesi’nde Ekonomi Hukuku alanında yüksek lisans yaptım” diyor.
ABDULBARİ KARAAĞAÇ KİMDİR?
İl Başkanı Abdulbari Karaağaç da kısaca kendini tanıtıyor “Aslen Siirt Kurtalanlıyım. 50 yıldır Batman’da oturuyorum. Emekçi bir insanım. İnşaat ustasıyım. Uzun süredir siyasetin içinde yer alıyorum. Bundan sonra da almaya devam edeceğim”
“YÜZDE 60 OYLA GELEN BELEDİYE BAŞKANI MEŞRU DEĞİL Mİ?”
Başyazarımız Recep Kavuş, yaşanan süreci değerlendirmelerini istiyor konuklarımızdan. Milletvekili Adayı Mehmet Ali Aslan “Biz HDP grup toplantılarımızda yani ilk toplantılarımızda dahi kesinlikle Cumhurbaşkanının ya erken seçim ya da onun tabiri ile seçimlerin yenilenmesini isteyeceğini biliyorduk. Formaliteden koalisyon görüşmeleri yaptı. O sürede ülkede kaos yapma planlarını devreye soktular. CHP bir şekilde hükümeti kurar diye CHP’ye görev dahi vermedi. Türkiye Cumhuriyeti tarihinde ilk defa bir Kürt siyasi partisi bu kadar öne çıktı. Aslında sistem 20–30 Kürt milletvekiline tahammül edebiliyordu ama Kürt siyaseti üzerinden farklı kesimlerin de mecliste temsil edilmesi kabul edilemedi. Biliyorlar ki artık her milletin hakları aranacak. Bu, onlara göre sistemin iflası anlamına geliyordu. Şu anda HDP’nin önünü kesmeye çalışıyorlar. Eğer bu seçim olmasaydı biz şuan bu bölgede değil, mecliste bu bölgenin sorunlarını konuşuyor olacaktık. Bu savaşla halka saygısızlık yapılıyor. Batman Belediye Başkanlarımızın görevden alınmaları, tutuklanmaları bütün halka saygısızlıktır. Erdoğan sürekli diyor ki ben yüzde 52 oyla seçilmiş bir cumhurbaşkanıyım, ben meşruuyum. Peki, yüzde 95’le gelen Cizre Belediye Başkanı, yüzde 60 oyla gelen Batman Belediye Başkanı meşru değil mi?” ifadelerini kullanıyor.
“ÖZYÖNETİM, UZAYDAN İNMİŞ BİR MEVZU GİBİ YANSITILDI”
Özyönetim ilanlarından açılıyor konu. Özyönetim ilanlarının, neden bu kadar tepki topladığı yönündeki soruyu yanıtlayan Milletvekili Adayı Ayşe Acar Başaran “Özyönetim ilanları illegalize gibi gösterildi. Sanki ilk defa konuşulmuş, uzaydan inmiş bir şey gibi yansıtıldı. Oysa BDP’nin ve HDP’nin tüzüğünde bu var. Müzakereler sürecinde de konuşulan bir konuydu. Ama saraya bir darbe olarak görüldü. Çünkü halkların, kendi öz iradeleriyle bir karar alıp tekçi zihniyete karşı devrim yapma ihtimalleri vardı. Bunun karşısında kendini korumak isteyen Erdoğan, bunu illegalize edip, kötü bir şeymiş gibi toplumlara yansıtarak bunun önünü kapatmaya çalıştı. Sadece özyönetim değil, herhangi bir muhalif ses çıktığında hemen terörize ediliyor, paralelle suçlanıyor. Algı yönetimi yapılıyor” diyor.
“BİZ BİLE İKTİDARA GELSEK, BU KADAR YETKİ VERİLMEMELİ”
Sayın Acar Başaran, öz yönetimin gerekliliğini ise “Bir İçişleri Bakanının, Belediye Başkanını görevden alma hakkı olmasın, bir Başbakanın örtülü ödenek adı altında bilinmeyen yerlere paralar aktarma yetkisi olmasın diyoruz. Bakın son aylarda katliamlarda yüzlerce insan öldü. İnsanlar infaz edildi, cenazelere işkence yapıldı. Bir kişiye bu kadar yetki verilirse bu durum ortaya çıkar. Biz diyoruz ki, kendimiz dahi olsak, kim olursa olsun, kimseye bu kadar büyük yetkiler verilmesin. Mesela Batman’da halk, Hasankeyf’e baraj yapılmasını istemiyor. Ancak merkezi yönetim buraya baraj yapıyor. Bunun kararını özyönetimle Batman halkı verebilmelidir. Bu modelde köylerde, mahallelerde, kentlerde meclisleri oluşur ve bütün Türkiye cephesinde birleşir. Medya üzerinden öz yönetim, parçalayıcı, bölücü gibi yansıtılıyor. Oysa daha güçlü bir Türkiye için öz yönetim tarzına geçilmesi lazım. Erdoğan ve AK Parti, bunun üzerine biraz düşünürlerse, bu sistemin kendileri için de faydalı olduğunu göreceklerdir. Biz Başbakan Ahmet Davutoğlu için de bu sitemi istiyoruz. Bu sistemde Davutoğlu’nun da söz hakkı olacak. Şu anda Cumhurbaşkanı Tayip Erdoğan tek adam olmuş. Kimsenin tek bir söz söyleme hakkı yok. Güçlü bir Türkiye için öz yönetim modeli şart” ifadeleriyle açıklıyor.
“TAVANDAN TABANA YÖNETİMİ REDDEDİYORUZ”
İl Başkanı Abdulbari Karaağaç da öz yönetimin neden gerekli olduğunu açıklarken “Ulus devlet anlayışı artık çökmüştür. Çünkü tekçilik, kaosu ve kargaşayı getirir. Toplumlar kendileri için yeni bir sistem yaratmak zorundadır. Ortaya koyduğumuz sistem sadece Türkiye halkları değil, Ortadoğu için de gereklidir. Batman’da Ezidiler, Araplar, Kürtler, Türkler var. Neden bu yapı tek olsun? Neden hepsi tek Kürt, tek Arap, tek Sünni olsun? Neden herkes kendi özüne, gerçekliğine uyun bir yaşam ortaya koymasın? Bütün halklar kendine özgü bir şekilde kendini yönetiyor bu sistemde. Batman’da bunun çalışmasını yürütmeye devam edeceğiz. Tavandan tabana yönetimi reddedip, tabancan tavana doğru yönetimi kabul ediyoruz. Bunu anlatmamıza izin vermediler. Kargaşa yarattılar” diyor.
“VALİYİ DE EMNİYET MÜDÜRÜNÜ DE HALK SEÇSİN”
Yazarımız Şehmus Temiz, okurlarımızdan gelen bir soruyu yöneltiyor konuklarımıza. “Olayların, Kürtlerin yoğun olduğu yerlerde yoğunlaşmasının nedeni nedir?” sorusuna Adaylardan Kadir Tunç “Erdoğan, bir savaş başlatmak istiyor. HDP’ye oyun yoğun çıktığı yerlerde saldırılar yapıyor. Halka şu mesajı veriyor, sen bana oy vermezsen ben seni gözden çıkarırım, 90’ları aşan boyutlarda katliamları yaparım, mesajını vermeye çalışıyor. Bu, kirli bir savaş politikasıdır. Sen kim oluyorsun ki atanmış biri olarak seçilmiş bir belediye başkanını görevden alıyorsun. Bizim talebimiz şudur, valiyi de, emniyet müdürünü de özyönetimle halk seçsin. Biz seçtiğimiz zaman bunlar bize ve halka zulmetme gücünü kendinde bulamayacaklar. Özyönetimde bu var. Dünyada bunun örnekleri vardır. Özerk bölgelerde eğitim, sağlık, ekonomi, spor, kültürel çalışmalarda meclisler karar veriyor, anadilde eğitim gerçekleştirebiliyorlar. Özyönetim modelinde tüm kimlikler özgürdür, kendilerini geliştirme hakkına sahiptir” yanıtını veriyor.
“CİZRE’YE TOP ATIŞI YAPILIYOR, MİDYAT’TA BOMBA İHBARI”
Okurlarımızdan gelen soruyu Mehmet Ali Aslan ise “HDP’nin yüksek oy aldığı yerlere devlet sert müdahalede bulunuyor. Bu da oradaki halkı cezalandırmaya yöneliktir. Mesela Midyat ve Mardin şehir merkezinde biz birinci parti geldik. Biz günlerde Cizre’de kaldık. İnsanlara tanklarla saldırdılar. Mahallelere top atışı yaptılar. Ama Midyat’ta bunu yapmıyor çünkü onun orada seçmeni var. Oraları da farklı şekilde provoke ediyorlar. Şüpheli paket ve bomba ihbarı yapılıyor. Polis resmen gösteriş için oralara akın ediyor. Sizi koruyoruz mesajı olarak veriliyor” şeklinde yanıtlıyor.
“BİZ ONLAR GİBİ MASA BAŞI AÇIKLAMALAR YAPMIYORUZ
AK Parti’nin tutumuna ilişkin konuşan Sayın Aslan “Biz bütün halklara hitap ediyoruz. Mesela Mardin Belediyesi 13 yıl AK Parti’de kaldı, Türkçe dışında herhangi bir dil kullanılmadı. Ama HDP geldi hem Arap hem Süryani hem de Kürtçe tabelalar oldu. Bu birleştirici bir yaklaşımdır. AK Parti sözde özgürlükleri savunuyor ama ırkçı ve tekçi bir yaklaşımı var. Mesela ben TC tarihinde ilk defa Arapça soru önergesi verdim. Ders kitaplarında Arapların aşağılandığını dile getirdim. Ancak soru önergem hemen reddedildi. AK Parti’nin başka dillere, başka renklere karşı tutumu budur” sitemlerini dile getiriyor.
“OY İSTEMEYE UTANIYORUZ”
Sayın Aslan “Biz AK Parti vekilleri gibi masa başında oturup, gelişmeleri televizyonlarda izleyip açıklamalar yapmadık. Biz vekiller olarak birçok yere giderek canlı kalkan olduk. Askerin de gerillanın da ölmemesi için canlı kalkan olduk. Peki, onlar neden askerler için canlı kalkan olmadılar? Biz halkımızın önünde olduk. Onlar gibi halkın arkasına gizlenmedik. O kadar sivil vatandaşımız öldürüldü. Bir tek kınama mesajı görmedik. Geçen bir Arap televizyonunda AKP’li adayla tartıştık. Yaşananlar gerçek değil diyor. Dedim ki sen orda mıydın, hayır diyor. Peki, nasıl terörist diyorsunuz dedim. İşte medyanın yazdıkları ve partililerin açıklamaları diyor. Halkımız lütfen şunun farkına varsın şeyh geleneği değil tamamıyla şeyhin mirasını çar çur ediyorlar. Gazetelere mesajlar verip barış, kardeşlik istiyoruz demekle olmaz. Her gün cenazeler geliyor, biz artık oy istemekten utanıyoruz” diyerek AK Parti’ye göndermede bulunuyor.
“AK PARTİ’Yİ KENDİMİZE RAKİP GÖRMÜYORUZ”
Başyazarımız Recep Kavuş’un “Milletvekili Adaylarında neden değişiklik yapıldı?” sorusuna İl Başkanı Abdulbari Karaağaç “Genel Merkez tarafından alınmış bir karardır. Zaman kısıtlılığından dolayı tartışma zemini oluşmadı. Son 3–4 gün içinde adaylar netleşmeye başladı. Batman’ın sosyolojik özellikleri göz önüne alınarak Genel Merkez tarafından değişiklikler yapıldı. 7 Haziran seçimlerinin koşulları çok farklıydı. Şimdiki koşullar çok farklı. Bu açıdan yaklaşılmış. Adaylarımızı, AK Parti’nin adaylarına göre belirlemedik. Biz onların adaylarının kim olduğunu, neler yaptıklarını çok iyi biliyoruz. AK Parti’yi kendimize rakip görmüyoruz Batman’da. Halkın ne istediği gözetilerek belirlendi adaylar” cevabını veriyor.
“ADAY BELİRLEME SÜRECİ HIZLI GELİŞTİ”
Yazarlarımızdan Eymen Eren, “Halkın düşünceleri aday belirleme sürecine yansıyor mu?” sorusunu yöneltiyor. Sayın Karaağaç “Batman’da delege sistemimiz yok. Ancak halka gitme, halkın kabulünü almak kullandığımız temel ilkedir. Bütün seçimlerde bunu yapıyoruz. Ancak bu iki seçim biraz farklıydı. Karar, Genel Merkez’e bırakıldı. Koşullar bazen öyle hızlı gelişir ki, halktan görüş alıncaya kadar gelişmelerin arkasında kalırsın. Bu yüzden Genel Merkez’in kararının kullanılması gerekiyordu”
HDP SEÇİME GİRECEK Mİ?
Gazetemiz Sahibi Ercan Atay, HDP’nin seçimlere girmeyeceği yönündeki söylentileri soruyor konuklarımıza. Milletvekili Adayı Ayşe Acar Başaran “Bu seçim, bizim için çok önemli. Katliamlara ve zulme cevap verilecek bir seçimdir. 7 Haziran sonrasında yoğun bir saldırıya maruz kaldık. Parti çalışanlarımız tutuklandı, Belediye Başkanları görevden alındı. Seçim çalışması yürüteceğiz diye uyanıyoruz. Ama bakıyoruz ki cenaze geliyor ya da Ankara’da bomba patlıyor, Belediyeye darbe yapılıyor, seçilmişlerimiz tutuklanıyor. Gündemi seçimden saptırıyorlar. Şu anda gündemimiz savaş. AK Parti’liler ise seçim çalışmalarını yürütüyor. Aslında onların yaptıkları garipsenmelidir. Ankara katliamının yaşandığı gün, lokal açılışları vardı. Yas var, lokal açmayacağız dediler. Ancak patlamadan sadece 2 saat sonra bayramlık kıyafetlerini giyip lokal açmaya gelmişler, ziyaretlerini sürdürdüler. Onlar kendilerine fazla güvenmesinler çünkü oy alamazlar, ancak ve ancak belediyeyi yaptıkları gibi sadece gasp ederler” açıklamasını yapıyor.
“AK PARTİ, HAMİDİ’LERE NE VAAT ETTİ?”
“HDP, seçime girmeyecek” söylentilerine İl Başkanı Karaağaç ise “Ne pahasına olursa olsun biz seçime gireceğiz. Ne Ziver Özdemir, ne Hamidiler, ne de başkaları bizi bu seçimden alıkoyamaz. Biz bu halkın iradesiysek, bu irade sandığa yansıyacak. Mesaj yayınlıyorlar, kardeşiz diyorlar. Madem kardeşiz, bizim vekillerimize biber gazı sıkılırken nerdesin? Kardeşlik buysa biz bunu istemiyoruz. Ayrıca, 7 Haziran seçimlerinde Ataullah Hamidi’yi ziyaret ettiğimizde, AK Parti’nin insanları kandırdığını söylemişti. Şimdi ne oldu da Hamidiler, AK Parti’den aday oldu. AK Parti onlara ne vaat etti? Hamidi, Belediye Başkanı Sabri Özdemir görevden uzaklaştırıldığında Başkanımızı aradı. Bu haksızlığı kabul etmiyoruz dedi. Peki, haksızlığı kabul etmiyorsan nerdesin? Neden haksızlığın karşısında değilsin? Bu karar, sadece İçişleri Bakanlığının kararı değildir. Bu kararda AK Parti’nin de sorumluluğu var. Halkın önünde meydana kürsü kuralım. 4 vekil adayımız ve onların 4 vekil adayı gelsin, istedikleri tartışmayı yürütelim” açıklamasını yapıyor.
“AFİŞLE İLGİLİ SORUŞTURMA YÜRÜTÜLÜYOR”
Diyarbakır’da çocuk gelinler konusunda hazırlanan karikatür, kamuoyunda tepkilere neden oldu. Afiş konusundaki fikirleri soruluyor konuklarımıza. Milletvekili Adaylarından Ayşe Acar Başaran “Evet, yapılan karikatürü google’den indirdiğini söyledi bazı arkadaşlar. Bununla ilgili bir soruşturma yürütülüyor. İşin içinde provokasyon var mı yok mu araştırılıyor. Diyarbakır’da Belediyelerimiz özür diledi. Bu durum, kırılmaya yol açacak bir mevzu gibi gösterilmemelidir. Bütün dinler kutsaldır. Biz de Müslüman’ız. Buna aykırı davranmamız beklenmemelidir, bu duruma üzülüyoruz” diyor.
“ÖZ YÖNETİMDE SPORA DA YER VAR”
Spor Yazarımız Hakan Tufan’ın “Batman sporuna nasıl katkı sunacaksınız?” sorusuna Abdulbari Karaağaç “Öz yönetimde bu da üzerinde duracağımız konulardan biridir. Kulüplerin, buradaki futbolcularımızı götürmesinin önüne geçeceğiz. Yerel yönetim, bu konuyu da kapsıyor. Ekonomiden sağlığa, spordan eğitime, eğitimden sosyal hayata kadar yaşamın bütün alanlarını kapsar” yanıtını alıyoruz.
“MECLİSTE FUTBOL TAKIMI KURMAYI DÜŞÜNÜYORDUM”
Adaylardan Mehmet Ali Aslan ise “Petrolspor’u takip ediyoruz. Ancak sadece futbol değil, bu topraklardan çıkacak bütün başarılı sporcular, bizim gurur kaynağımız olacaktır. Bizi sporda en üst seviyelere taşıyacak insanlara ihtiyacımız var. Spor konusunda kafamda planlarım var. Mecliste partiler arası futbol takımı bile kurmayı düşünüyordum. Spor alanında Batman’da başarılı boksörlerimiz var. Diğer alanlardan da başarılı gençler çıkıyor. Bunları zaman zaman duyuyoruz, takip ediyoruz. Başarılı sporcularımız Batman’ı ve bölgemizi temsil ediyor. Bu konuda gereken ne varsa yapacağız” yanıtını veriyor sorumuza.
“İNADINA ADALET İÇİN HDP”
Gazetemiz sahibi Ercan Atay, “Seçmen neden HDP’ye oy vermeli?” sorusunu yöneltti. Milletvekili Adayı Kadir Tunç’tan “İnadına adalet diyoruz, inadına kardeşlik diyoruz. Toplumun her kesiminin sorunlarına cevap verebilecek çözüm önerilerimiz var. Biz hep muhalefette kalacak bir parti olarak değil, bu ülkeyi iyi yönetecek potansiyele sahip bir parti olduğumuzu düşünüyoruz. Bugüne kadar ki bütün partilerden daha adil şekilde yöneteceğiz. Diktatör hevesli bir sistem var. Yargıyı, meclisi, yürütmeyi, medyayı kendine bağlamış. Buna dur demek için insanlar ısrarla HDP’ye oy vermelidir. 7 Haziran’da bu diktatörlüğe biz karşı durduk. Şimdi yine karşı çıkacağız. Onları durduracak tek hareket biziz. Sadece Kürt değil, Arap, Süryani, Ezidi, herkes bu hareketin içindedir. Bu ülkeyi halkla birlikte yönetmeye adayız. AK Parti’ye bakın, yıllardır bu halkın kaynaklarını tüketen kesimleri aday göstermişler. İnsanların ölmemesi için ne yaptılar? Biz demiyoruz illa bize oy versinler ama kendilerini de kullandırtmasınlar” yanıtını alıyoruz.”
“AK PARTİ’Lİ VEKİL, BATMAN İÇİN NE YAPTI?
1 Kasım seçimleri için kararsız seçmene seslenen Milletvekili Adayı Ayşe Acar Başaran ise “7 Haziran’dan sonra topyekûn bir savaş başlatıldı. Halk, bunu görmelidir. Sen oradan niye inmek istemiyorsun, bu koltuk niye bu kadar değerli senin, niye tek başına iktidarlığı zorluyorsun, diye sormalıdır. Seçmenimiz büyük hakarete maruz kaldı. Valiler, Kaymakamlar tarafından bize cevap verilmedi. Halka şu mesaj verildi, biz sizi tanımıyoruz. Bu yüzden, geçen seçimde sandık başına gitmeyenlere sesleniyorum. Bakın biz Batman’dan 3 Vekil Meclise girdik. 3 ay çalıştık. Peki, AK Parti Milletvekili, bu süreçte Batman’ın sorunları için ne yaptı? Her gün evlatlarımız ölüyor. Bunun karşısında durabildi mi? Suruç katliamının araştırılmaması için ret kararı oyu verdi? Biz meclis açık kalsın gelin dedik, onlar ise meclisin kapanması için oy kullandı. Yıkıcı bir savaş varken meclisi kapatmak aslında vatana ihanettir, aslında ülkeyi bölmek odur. Ne halk içerisinde ne de mecliste herhangi bir faaliyeti olmayan insanın tekrar oraya gönderilmesini bence halk kabul etmemelidir” diyor.
“HÜDA PAR, HDP’NİN YANINDA YER ALMALI”
Seçime girmeme kararı alan Hüda Par’a ve kararsızlara seslenen Milletvekili Adayı Mehmet Ali Aslan ise “Biz buradan Hüda Par’a sesleniyoruz. AK Parti şu anda kan döküyor. AKP’ye oy vermek, kana oy vermek kana oy vermektir. Ona oy verenler dünyevi açıdan belki yargıdan kurtulur ama uhrevi açıdan bu kana ortak olur. Bu yüzden Hüda Par’ın HDP’nin yanında yer alması gerekiyor” diyor.
“HDP’YE OY VERMEK SEVAPTIR”
Sayın Aslan, açıklamasının devamında “Kim barış için, huzur için mücadele ediyorsa ona destek verelim. Ankara’da katliam oldu. İçişleri Bakanı diyor ki ben sadece kortej alanından sorumluyum. Türkiye siyaseti hiç bu kadar kötü olmamıştı. Bunların tarihi zulümlerle geçti. Allah bunun hesabını soracak. Ne saray, ne trilyonlar ne de havuz medya, onların hesabını temize çıkarmayacak. Barış için, huzur için HDP’ye oy vermek sevaptır. Buna karşın zulmün yanında yer almak, AK Parti’ye oy vermek ise günahtır” ifadelerini kullanarak sohbetimizi sonlandırıyor.