Marmara Üniversitesinde okuyan 3 arkadaş, burslarından biriktirdikleri bin liralık bütçeyle Doğu ve Güneydoğu Anadolu'yu gezdi.
Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü son sınıf öğrencisi Enes Talha Elbüz (22), önce gidecekleri yerlerdeki tarihi ve turistik mekanları daha sonra yerel lezzetleri belirlediklerini söyledi.
Güney-Kurtalan Ekspresi ile Ankara'dan yola çıktıklarını önce Diyarbakır'ın Sur bölgesine gittiklerini anlatan Elbüz, "Burada bulunan Hz. Süleyman'ın ve 27 şehit sahabenin türbesini ziyaret ettik. Buradan Eğil ilçesindeki Hz. Zülküf ve Hz. Elyasa Peygamberlerin kabirlerine geçtik. Dicle Nehri ile vedalaşarak, Adıyaman'da güneşin batışını izlemek için Kahta İlçesindeki Nemrut Dağı'na çıktık." dedi.
Bir sonraki duraklarının "slow city" unvanına sahip Şanlıurfa'nın Halfeti ilçesi olduğunu, batık kent ziyaretinin ardından "peygamberler şehri" Şanlıurfa'ya geçtiklerini söyledi. Şanlıurfa'nın tarihi yapısıyla kendilerini adeta büyülediğini dile getiren Elbüz, şunları anlattı:
"İlk olarak Hz. İbrahim'in doğduğu mağarayı ve dünyanın en büyük doğal akvaryumu olan Balıklıgöl'ü gezdik. Tarihi Gümrük Hanı'nda mırra içtik ve tarihi çarşıda hediyelik eşyalar aldık. Akşam olunca bir Urfalının evine misafir olduk. Sabah kahvaltımızı ciğerle yaptıktan sonra İslam dünyasının ilk üniversitesi olan Harran'ı ve kalıntılarını ziyaret ederek, Mardin'e doğru yola çıktık.
Şanlıurfa Mardin yol güzergahındaki İmam Bakır ve Hayati Harrani türbelerini, Soğmatar ve tarihi taş ocağı olma özelliği taşıyan bazda mağaralarını ve Şuayip Şehri'ni gezdik. Viranşehir ilçesindeki Eyyüpnebi beldesinde bulunan sabır taşına, Hz. Eyyüp Peygamber'in kabirlerine ziyaretlerde bulunduk."
Mardin'in masalsı sokakları
Mardin'in dar ve masalsı sokaklarından geçerek, Zinciriye Medresesi, Ulu Cami ve tarihi Kayseriyye Bedesteni'ni gördüklerini, farklı dinden insanların kardeşçe yaşadığı Midyat'ta ardından Hasankeyf'e gittiklerini anlatan Elbüz, bu eşsiz yerleri fotoğrafladıklarını söyledi.
Kedi evini ziyaret edip, Van Gölü sahilinde çadır kurdular
Batman ve Van'ın da gezi programlarında bulunduğunu belirten Elbüz, "Meşhur Van kahvaltısının ardından cuma namazımızı tarihi Hz. Ömer Cami'sinde kıldık. Van Kalesi, kedi evi ziyaretleri sonrasında Van Gölü sahilinde 2 gece çadır kurduk. Ankara'ya geçmek için Tatvan'dan hareket eden Van Gölü Ekspresi'ne bindik." dedi.
Gezi Taceddin Dergahı'nda tamamlandı
Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu bölgesinde farklı dil, din, ırk grubundaki insanların mozaik gibi birbirini tamamlayarak kardeşçe yaşadıklarını vurgulayan Elbüz, şunları kaydetti:
"12 günlük güzel bir rüya gördük ve ne yazık ki uyandık. Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgesinin her ne kadar tarihinden ve kültüründen etkilendiysek, bir o kadar da insanlarının hoşgörülü, sıcakkanlı, misafirperver olması bizi etkiledi. Gezi kapsamında kişi başı bin liraya 6 il ve 14 ilçe gezdik. Eğer araç kiralamasaydık bu tutar daha da aşağı düşerdi ama bu süre içerisinde az yer gezerdik. Anılarımızı sosyal medya hesaplarımızda anlık olarak paylaşınca çok güzel tepkiler aldık. Geziye Ankara'dan trene binerek başlamıştık, Taceddin Dergahı'nda sonlandırdık."