Koçal, e-ticaret platformlarının yaygınlaşması ve kullanıcı sayısının artmasıyla dolandırıcılık yöntemlerinin de değiştiğini ifade ederek, "Son yıllarda en çok gördüğümüz ve bir türlü engel olunamayan yöntem de e-ticaret platformlarından düşük fiyatlı ve sahte ilan vererek tüketiciyi dolandırmaya çalışmak." dedi.
Bazı emlak ofislerinin e-ticaret platformlarında, sosyal medyada veya kendi isimlerine kurdukları internet sitelerinde gerçeği yansıtmayan, düşük fiyatlı ev ilanı vererek müşterileri aldattığını dile getiren Koçal, bu ilanları gören tüketicinin ev alma hayaliyle söz konusu ofise gittiğini, ancak farklı durumlarla karşılaştığını bildirdi.
Koçal, "Burada zaman zaman gelen müşterilerden kapora isteniyor. Hatta bir daire için çok farklı kimselerden kapora alınabiliyor. Sonra emlakçı ortadan kayboluyor. Diğer yöntemde ise düşük fiyatlı ilanla müşteri çekiliyor. Sonra o tüketiciye evin satıldığı veya kiralandığı söyleniyor. Düşük fiyatlı ilanla ofise gelmesi sağlanılan tüketiciler, türlü bahanelerle başka konutları almaya ikna ediliyor." diye konuştu.
Bunu yapan emlak komisyoncularının tüketicileri aldattığını vurgulayan Koçal, "Ucuz ve cazip bir ürün ilanıyla tüketiciyi ofislerine çekerek portföylerinde bulunan daha yüksek tutarlı başka ürünleri pazarlamak 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun hükümlerine göre cezai işlem gerektirmektedir." ifadelerini kullandı.
Koçal, tüketicilerin bu tür ilanlarda, komisyoncuyu arayarak gayrimenkul ile ilgili detaylı bilgi alması gerektiğini belirterek, bu tür uygulamalarla karşılaşan tüketicinin emlakçıyı esnaf odasına şikayet etmesi gerektiğinin altını çizdi.
"İnternet sitesini bakanlığa şikayet edin"
Koçal, tüketicinin yanıltıldığı ilanın yayınlandığı internet sitesinin de Ticaret Bakanlığı'na veya Alo 175'e şikayet edilebileceğini belirterek, şu uyarılarda bulundu:
"Ucuz ve cazip ilan vererek, tüketiciyi yanıltan emlak komisyoncularının bazen yer gösterme parası dahi aldığı yönünde şikayetler mevcut. Tüketicilere uyarımız, hiçbir şekilde bu tür bir ödeme yapmamalarıdır. Cazip ve ucuz ilanlı yerle ilgili mazeretler üretilip, tüketici başka gayrimenkullere yönlendirilmeye çalışılıyorsa tüketici tüketimden gelen gücünü kullanarak, o emlakçıyı terk etmelidir.
Bu tür tüketiciyi istismar eden emlakçıların önüne geçmenin yolu etkin ve etkili denetimlerin yapılmasıdır. Meslek odası yetkili kurum ve kuruluşların yapacakları denetimler artırılmalı, bu konudaki şikayetler mutlaka değerlendirilmeye alınmalı ve sonuçlandırılmalıdır."
"Bu durumdan en çok kayıtlı emlakçılar rahatsız"
İstanbul Emlakçılar Odası Başkanı Nizameddin Aşa, bu asılsız ilanlarla yıllardır mücadele ettiklerini belirterek, şu anda önüne gelen herkesin, ülke çapında bilinen büyük ilan sitelerinde istediği emlak ilanını verebildiğini söyledi.
Aşa, "İlan vermek için bu sitelerde online mağaza açan kimselerden hiçbir belge, kayıt istenmiyor. Herhangi bir değerlendirmeden geçmeden yayınlanan ilanlar tüketiciye de sektöre de bu işi doğru yapan emlakçıya da büyük zarar veriyor." dedi.
Kendilerine bu konuda gelen şikayetleri incelediklerinde odaya kayıtlı olmayan isimlerle karşılaştıklarını dile getiren Aşa, "Bir bakıyoruz böyle bir emlakçı kayıtlarımızda yok. Zaten kayıtlı lsa adresi, kimliği her şeyi mevcut olacak. Bu yüzden ev alacak tüketiciden isteğimiz emlakçıdan İstanbul emlakçılar Odası'na veya İTO'ya kaydının olup olmadığını sorması." diye konuştu.
Aşa, Türkiye'de neredeyse tekel olmuş bazı ilan portalları ile defalarca görüştüklerini ancak bir sonuç alamadıklarını belirterek, bu konuda ciddi mağduriyetler yaşandığını söyledi.
"Tapuyu görün, kapora vermeyin, senet imzalamayın"
Aşa, tüketicinin hayatında bir defa konut aldığını, bu yüzden ince eleyip sık dokuması gerektiğini ifade ederek, şu uyarılarda bulundu:
"Konut alacak kişi tapuyu mutlaka görmeli. O tapu söz konusu daireye mi ait araştırmalı. Çok ciddi suistimaller var bu konuda. Kesinlikle kimseye kapora vermemeli. Boş senede imza attırıyorlar. Uç noktalarda mafyavari çalışan bazı şebekeler var. 'Daireyi gösterme sözleşmesi' diye senet imzalatıyorlar. Kimseyle senet veya iyice okumadan sözleşme imzalanmamalı. İyice okunduktan sonra imzalanan sözleşmenin mutlaka bir nüshası alınmalı. Mal sahibiyle muhatap olmadan ve onun hesabı dışında kimseye kapora gönderilmemeli."
Aşa, bitmemiş binalardan daire alanların, yapının müteahhidini iyi araştırması gerektiğini kaydederek, gerekirse inşaatın biteceğine dair taahhüt ve teminat istenebileceğini vurguladı.
Bu tarz ilanların Esenyurt bölgesinde çok fazla olduğuna dikkati çeken Aşa, "Öyle ilanlar görüyoruz ki daire maliyetini karşılayamayacak fiyatlarla satış yapıldığı iddiası var. Bunlar kesinlikle doğru değil." dedi.
Editor : YUSUF KAVAK