1- “Az yersem, kahvaltımı geç yapıp öğün atlarsam kilo verebilirim”
Ara öğün atladığınızda kan şekeri dengeniz olumsuz etkilenebilir. Bunu alışkanlık haline getirdiğinizde, hem sonraki öğünde daha fazla besin tüketirsiniz, hem de uzun süre herhangi bir besin tüketilmediği
için, vücut sinyaller yollayıp kendini korumaya alır ve bir sonraki öğünü depolama eğilimi gösterir. Ayrıca, çok akıllı bir mekanizma olan metabolizma da koruma içgüdüsüyle yavaşlar ve yemediğiniz zaman yakmamaya başlarsınız. Bu durumun devamında kan şekeri dengesizlikleri ileri boyutlara taşınabilir. Yani aç kalmak kilo vermenize engel !
2- “Bazı besinleri hayatımdan çıkarmak zorundayım”
Beslenme sosyal bir ihtiyaç olduğu için, herhangi bir sağlık sorunu olmadığı sürece besinlere yasak koymak mutsuzluk yaratır. Besinleri iyi – kötü olarak ayırmadan her besini ölçülü şekilde tüketebilirsiniz. Çok kısıtlayıcı diyet listelerinin sürdürülebilirliği olmadığından kısa süreli işe yarasa da uzun vadede işe yaramayacaktır.
3- “Bir haftada 4-5 kilo vermeliyim”
Dünya Sağlık Örgütü’ne göre haftalık ideal kabul edilen kilo kaybı yarım kilo ila bir kilo aralığındadır. Bu değerlerin üzerinde kayıp olması durumunda ilk sorgulanacak madde, kilonun hangi kütleden olduğudur. Önemli olan çok kilo vermek değil, yağ kaybını sağlamak !
4- “Tek tip beslenerek hızla kilo verebilirim”
Tek tip ve şok diyetler veya bir besinin mucizevi hale getirilmesi yanlış uygulamalardır. Günlük ihtiyacınız olan tüm makro ve mikro besin öğelerini vücudunuza aldığınızdan emin olmalısınız.
5-“Çok spor yaparsam zayıflarım”
Kilo verme sürecinde %70 diyet, %30 spor etkilidir. Yani beslenmenize dikkat etmiyorsanız yaptığınız sporun da etkisini azaltırsınız. Yapılan egzersizin türü ve şiddeti kilo vermeye ve yağ yakmaya uygun planlanmalı ama aşırı olmamalıdır. Kilo kontrolünün sağlanabilmesi için mutlaka kas kaybı yaşatmayacak bir diyet ve yeterli egzersiz planlanmalı, aşırı egzersiz yapılmamalıdır.