Son zamanlarda özellikle PTT aracılığı ile vatandaşa ulaştırılması gereken tebligatların önemli kısmının muhtarlık ofislerine bırakılması, muhtarların tepkisine neden oldu. Vazifelerinin vatandaş ile devlet arasında köprü vazifesini yürütmek olduğunu söyleyen Padir “Bazı görevliler bazen bu durumu istismar ederek kendi vazifelerini üzerimize yığmaya çalışıyorlar. Tebligatlar adres değişikliği, muhatabın evde olmaması, dış kapının kapalı veya şifreli olması gibi sorunlardan kaynaklı adrese teslim edilmeyen tebligatlar muhtarların başına bela oldu. Normalde postacıların getirdiği evrakı ve tebligatı, sahibini yerinde bulamazsa jandarma ve karakol gibi kolluk birimlerine de bırakabilme hakkı varken, postacıların aklına ilk biz geliyoruz.
Bize bırakılan tebligatları, vatandaşlar gelip almıyor, biriktikçe birikiyor, olan biz muhtarlara oluyor. Tebligat için vatandaşın kapısına kadar gittiğimiz oluyor. Telefonla çoğunu armamıza rağmen gelip tebligatlarını alımlıyorlar. 90 gün geçtiği halde sahibinin gelip almadığı tebligatların yasal olarak imha edilme hakkınız olmasına rağmen yine de vatandaş mağdur olmazın diye bekletiyoruz. Tebligatların kaybolması veya zamanında muhatabına ulaşmaması durumunda sorumluluk bizim üzerimize atılıyor ve bu yüzden zaman zaman vatandaşlarla karşı karşıya geliyoruz. Tebligatların muhataplara elektronik ortamda veya e-devlet üzerinde bildirilmesi en doğru yöntem olacaktır” dedi.
