AK PARTİ, BAŞKANINI ARIYOR!
Hani sevmeyenleri “tek adam tek adam” diyor ya!
Artık ben de tek adam diyorum Recep Tayyip Erdoğan için!
Adam gerçekten tek.
Tek başına nereye yetişsin ki!
Önceki gün, işi gücü bıraksın Milli Eğitim Bakanlığı’nın başına geçsin, faciayı düzeltsin diye ironi yapmıştım.
Gerçekten de eğitimdeki derin sıkıntıları ondan başkası zor temizler.
15 yıldır güvenip getirdiği her adam, işi biraz daha çıkmaza soktu.
Ne yapalım, klonlayalım mı?
Beraber yola çıktıklarının çoğu tükendi!
Alttan açıkları kapatacak erler yetişmedi!
Her doğan, ben generalim dedi!
Generaller otururken çay servisi yapması için dışarıdan adam ithal edildi.
İthal adamlar iş çevirdi.
Generaller uyudu.
Ya da çayın sıcaklığı onları mayıştırdı…
Yukarıdan adam istenince generaller sıraya girdi.
Ama olaya en hâkim olan çaycıydı…
Potaya girenler ya ithal edilen ve her işi çeviren çaycı ya da sadece emir vermeyi bilen, oda sıcaklığında muhafaza edilmesi önerilen beyefendilerdi!
İstisnalar yok mu?
Tabi ki var.
Ama adı üstünde istisna!
Onlarında bazısının üstü çizildi, bazılarının altı oyuldu!
İş böyle olunca da Reis yalnız kaldı!
Çünkü başarısız oldu, bunu alın, yerine yenisini atayın denince, aynı kişiler, aynı kriter ve aynı ferasetle aynı adaylar içerisinden seçiyorlar yeni kişiyi!
Öyle olunca da yeni bir şey olmuyor!
İstifası istenen AK Parti Batman İl Başkanı da aslında yalnızdı.
Parti içinde ki gruplar o kadar bağımsız çalışıyordu ki imkânları olsa belki onlar da referanduma giderdi.
Bu ortamda başkanlık yapmak ne kadar mümkün bilmiyorum!
Yaptı mı yaptırdılar mı o genel merkezin takdiri!
Yeni gelecek adam, bu çarkı kırabilecek çapta olacak mı?
Bu çarka başkaldırabilecek mi?
Bu çarka rağmen seçilebilecek mi?
Bu çarkın dışından bir isim öne çıkacak mı?
Zor, çok zor, bu kritik süreçte bu inisiyatifi alıp kendini ateşe atabilecek adam sayısı çok az.
Ben başkan olayım da ne olursa olsun diyenlerde çok!
Sizce bu çoklardan biri mi gider reisin önüne yoksa azlardan biri mi?
Reis dünya ile uğraşırken, ülkeyi teslim ettikleri adamlar küçük hesaplar yapmamalı.
O dünyayı bırakıp içe dönerse ki dünyada bunu istiyor.
Dış dünya ensemizde boza pişirir!
Ama şu da bir gerçek, içerisi kaynarken dışarıda başarılı olamazsınız.
İçerinin sağlam olması lazım...
Küçük hesap, dedikodu ve menfaat hesapları olmamalı.
Kimin gemiye niye bindiği unutulmamalı!
Gemiye her bineni aynı kefeye sokarsanız ve geminin dışındakileri göz ardı ederseniz, kendinizi yakarsınız!
Seçtiğiniz her adam Reisin koltuğunu doldurabilecek kapasitede olmalı ama gözünde koltuk olmamalı.
Maalesef 78 milyonun büyük çoğunluğu Recep Tayyip Erdoğan’ın yaklaşık ömrünü hesaplayıp sonrası için ne olabilirin hesaplarını yapıyor!
Sevenleri karamsar, sevmeyenler ise çok umutlular!
Kimse 100 yıl iktidarda kalmaz ama kurduğu sistem 1000 yıl kalabilir.
Bunun içinde sağlam adamlar gerekir.
Yapılan çalışmalar var ama yetersiz.
Yukarıya yetecek kabiliyette adam sayımız çok az ve maalesef yukarıya bu azlar arasından pek adam seçilmiyor!
Çünkü kaliteli adam, kalitesiz kavgaların içine girmiyor!
Değişim eyvallah ama iyiye doğru, güzele doğru, hakka doğru.
Şunu da eklemek gerek, gelecek adamın kaliteli olması yetmez!
Adama “il başkanlığının tüm yetkilerinin” verilmesi gerekir!
