Aşiretler neden dernekleşiyor?

Batman’da dernekleşen aşiret sayısı günden güne artıyor.

Aşiretler kentin merkezi yerlerde kurdukları dernek binalarına kocaman tabela asıyor.

E koca aşiretin görkemli tabelası da olmalı tabi.

Bekiran, Ramanlılar, Alikanlılar, Recebanlılar Derneklerinin tabelaları teker teker asıldı.

Diğer derneklerde de bu yönlü bir kıpırdama var.

Batman ve civarında aşiret üyeleri bulunan başta Sinikanlar Melefan, Musi, Xiyan, Reşkotan, Duderan, Musi,Çiyayi, Maciri, Hemzuvat, Çello, Şerro, Kendo, Şigo, Hebizbini, Duderan, Xerzan, Timoki, Badiki, Bekiri, Mala Aliye Unis gibi bir çok aşiret var.

Bunlar da yakın zamanda dernek kurarlarsa sürpriz olmaz elbette.

Kürt ve Arap topluluklarda aşiret geleneği bin yıllara dayanıyor.

Geçmişte dernekleşme olmadan da aşiretler gelişerek büyümüştür.

Dernek dışı toplulukların oluşması ile aslında 1990’lı yıllardan sonra örgütlenme noktasında aşiretlerin etkisi kırılmıştı.

Yani kişiler, aşiretten daha çok siyasi ve dini oluşum ve cemaatler etrafında toplanmaya başlanmıştı.

Toplumda etkili olan bazı örgütleme ve cemaatlerin faaliyet ve fikirleri ile devletin kara listesine giren bireyler, sakıncalı duruma düşünce yüzler yine aşiretlere çevrildi.

Özellikle 1990’lı yıllardan önce bireyler sorunlarını ve sıkıntılarını aşiretlerin gücüne dayanarak çözüyorlardı.

Özellikle 1990’lı yıllardan sonra aşiretlerden daha etkili, iş bitirici ve koruyucu yapılar oluşunca aşiretlere ilgi azaldı.

Ancak şimdi tersi bir durum yaşanıyor.

1990’lı yıllardan önceki gibi bireyler tekrar yönlenmeye başladı.

Aşiret dernekleri sayılarındaki artış da biraz bundan kaynaklıdır.

Dernekleşme ile aşiretler hem güçlerini korumayı, bu güçle siyasi hedeflere ulaşmayı, milletvekilliği ve belediye başkanlığı gibi koltuklara sahip olmayı, örf, adet, gelenek, görenek, tarih, kültür ve özlerini yaşatmayı hedefliyorlar.

Onlar güçlendikçe ve birlik oldukça elbette siyasiler onlara daha çok değer veriyor.

Değer bulma sadece siyasetle sınırlı kalmıyor.

Aşiret lideri ne kadar çok güçlüyse kanaat önderi olma şansı da daha çok oluyor.

Bu durum bazı aşiretler arasında iç çekişme ve ayrışmaya yol açıyor.

Bazen bir aşirette birkaç lider olabiliyor veya dernek olabiliyor.

Birbirini kabul etmeyen dernekler de olabiliyor.

Ayrışma sonucu naylon aşiret dernekleri de ortaya çıkabiliyor.

Ne kadar modern toplum ve özgür birey desek bile elbette toplumumuzda bir aşiret gerçeği var.

Günümüzde aşiretlerin güçlenmesi durumu ise daha çok koruyuculuk ve ekonomik ihtiyaçlardan kaynaklıdır.

Bireyler aşiret çatısı altında kendilerini güvende hissedebiliyor.

Günümüz dünyasında bu tür yapılar etkisini yitirmesine rağmen özellikle Kürt toplumunda aşiretçilik yeniden filizlenip yeniden vücut bulma arayışındadır.

Kabile geleneğinden gelen, aşiret, sülale ve geniş aile olarak toplumsal örgütlenmeler halen yaygındır.

Bu katmanlar toplumsal yapıya da şekil vermekte, daha çok kendi kurallarını işletmektedirler.

Bu durum aşiret mensubu olan olmayan herkesi elbette olumlu olumsuz etkilemektedir.

Dolayısı ile aşiretlerin etkisi sadece kendi üyeleri ile sınırlı kalmıyor.

Toplumsal bir rol ve etkilerini de kabul etmek gerekir.

Bu gerçeği gören aşiretler de haliyle hızla dernekleşme yoluna gitmektedir.