Batman’daki çocuk dilenciliği sorunu

Batman’daki çocuk dilenciliği sorunu

Sokakta çalıştırılan ya da dilendirilen çocuk sayısı günden güne artıyor.

Muhattap kurumlar, belediye zabıtası, emniyet çocuk şube ya da sosyal hizmetler kurumlarının ise bu konudaki çalışma ve denetimleri yetersiz.

Aileleri tarafından sömürü aracı olarak kullanılan çocuklar, korumasız bir şekilde sokağa bırakılıyor.

Sokaklar, çocuklar için istismar ve suistimale açık.

Evlerinden zorla dilencilik yaptırmak için dışarı çıkarılan yüzlerce çocuk var Batman sokaklarında.

Batman’da her trafik ışığında ya da her cami önünde aileleri tarafından zorla dillendiren ve çalıştırılan çocuklara rastlıyoruz her gün.

Utanan ve soğuktan  titreyen cılız ellerini dilenmek için her açtıklarında yüreğim yanıyor.

Uzanan o çaresiz, yoksul ve muhtaç elleri boş göndersen olmaz, para verip göndersen dilenciliği teşvik etmiş olursun.

Sokaktaki çaresiz çocuklar çoğu zaman dilenmek için canlarını tehlikeye atıyor.

Araçların arasında yolunu bulmaya çalışan yavru ceylanlar gibi şaşkın bir halleri var.

İşlek caddelerin kavşaklarında kırmızı Işıkların yanması ile birlikte araçlar arasına dalıyorlar.

Gece gündüz demeden, kimisi kâğıt topluyor, kimisi mendil satıyor, kimisi su ya da gül satıyor.

Ama hepsinin yaptığı gerçek iş, dillendirilmek.

Bu işi sektör haline getiren aileler var.

Büyükler uzaktan çocukları gözleyerek adeta kadrolu işçi gibi çalıştırıyor.

Okulda, parkta, evde olması gereken çocuklar, kötülüğün ve tehlikelerin kol gezdiği sokaklarda  dilencilik yapıyor.

Daha doğrusu dilenciliğe zorlanıyor.

Çoğu Suriye’deki savaş nedeni ile mülteci durumuna düşen ailelerin çocukları…

Meslek haline gelmiş kimisi için dilencilik.

Toplumdan topluma dilenciliğe bakış da değişiyor.

Bizim toplumda dilenciye daha çok muhtaç ve yoksul olarak  bakılır, uzanan yardım eli boş çevrilmez.

Bu da dilenciliği geçim yolu ve meslek haline getirmektedir.

Dilenciye merhametle yaklaşılması, bir alt kültürünün oluşması gibi sonuçlara da yol açmaktadır.
Dilencilikle ilgili olarak vicdanı en çok yaralayan ise  çocukların zorla dilendirilmesidir.

Kanuna göre suç olan dilencilikte işin en acı yanı, çocukların bu işte gelir sağlamak maksadı ile istismar edilmesidir.

Dilenen ve daha doğrusu dilendirilen çocukların sorunu çok boyutlu ve yürekleri kanatan bir sorundur.

Bu sorunun çözümü için radikal kararlar alınmalıdır.

Çocukları suça zorlayan ailelerin sosyal ekonomik durumu incelenmelidir.

Gerçekten aileler yokluk, çaresizlik ve zorunluluktan dolayı mı yoksa alışkanlık ve benzer nedenlerden dolayı mı çocuklarını dilendirmektedir?

Tek tek araştırılmalıdır.

Bu işi meslek haline getirmiş ailelerin sokakta çalıştırdığı ve dilendirdiği çocuklar, devlet korumasına alınmalıdır.

Bu iş geniş çerçevede ele alınıp soruna köklü çözüm bulunması gerekir.