BATMAN’IN KADINLARINDAN BATMAN’IN ERKEKLERİNE


Ben
Batman’ın köstebek yuvası yollarından,
Yamalı sokaklarından,
Eziyete dönüşen parke taşlarından ötürü,
Topuklu ayakkabı sevdasından
Çoktaaaan vazgeçmiş kadınlardan
Yalnızca biriyim.
Spor ayakkabılarla
Parke taşlarına meydan okumak,
Kaldırımlara atlamak,
Yol-kaldırım arasında uzun atlayışlar yapmak
Bir nebze daha mümkün.
Gel gör ki,
Batman’ın yollarında,
Spor ayakkabı ve babetlerin
Yenemediği bir şey daha var.
Kaldırımlardaki iskemleler, tezgâhlar.
Ah ah,
Ne çok kadından mesaj alıyorum bir bilseniz.
Çocuk arabasıyla kaldırımlardan geçemeyenleri mi sayayım,
Yürürken kaldırım ve yol arasında bat-çık yapanları mı?
Bu kentin kadınları için
Ne büyük dert o iskemle ve tezgâhlar, bir bilseniz.
İşgal edilmiş kaldırımlar,
Bu kentin kadınları için,
Adeta birer survivor parkuru.
Düşünün,
Elinizde çocuk arabası da olabilir,
Elinizi tutan çocuğunuz da,
Yalnız da olabilirsiniz elbette,
Kaldırımlarda iskemleler,
İskemlelerde kahve muhabbetleri,
Ya da satış tezgâhları,
Kaldırımlar kapsama alanı dışı.
Kaldırımdan aşağısı ise
Park edilmiş araçlar,
Sıra sıra,
Boylu boyunca uzanmış.
Siz iki adım kaldırımda,
Bir adım yolun ortasında,
Bir ileri,
İki geri,
Adeta savaşıyorsunuz.
İskemlelerde etrafı izleyen gözler,
Tüm bakışlar üzerinizdeymiş gibi
Rahatsızlık veren bir his.
İste tam da bu sebeplerden,
Batman’ın Kadınları,
Siz erkeklerden, 
Sağduyu bekliyor.
Evet, park sorununu çözmek, 
Uzunca bir zaman daha çözebilmek 
Mümkün görünmüyor ama
En azından kaldırımları daha ulaşılabilir kılmanız,
Sizin elinizde.
İskemlelerinizi birkaç adım içeri çekmeniz,
Empati yapmanız yeterli.