BATTI BATI, YAN GİDER...
Yıllarca hatta yüzyıllarca Batı, Doğu üzerinde oyunlar oynadı. Doğu’nun bölünmesi, siyasi ve ekonomik olarak sömürülmesi Batı eliyle gerçekleştirildi.
Doğu sömürüldükçe Batı rahat edecekti. Bu yüzdendir ki, Batı Doğu’nun altın madenlerini gasp etti. Sonraları petrol yatakları sömürüldü. Batı, işbirlikçi kukla rejimlerini kullanarak Petrolü elde etmesini başardı.
Zaman zaman kültürel emperyalizme uğratarak insanları kendi kültürlerinden ve benliklerinden ettiler. Böylelikle ekonomik sömürü daha kolay olacaktı.
Bazı ülkelerin altınlarını kolay elde etmek için kardeş kardeşe kırdırıldı. Bir grup veya aşirete silah verilerek diğerlerini öldürmesi sağlandı.
Bazı ülkelerde siyasi kargaşa çıkarıldı. İşlerine gelince krallık rejimleri desteklendi, gelmeyince krallık ile yönetilmeyen rejimler otokritik ve baskıcı ilan edildi.
Taşeron örgütler planlandı ve programlandı. Taşeron örgütler siyasi ve ekonomik olarak kullanıldı. İslamofobi oluşturularak gelişen İslami bilinç ve sempatinin önüne geçilmek istendi.
Diğer taraftan Petrol, kullanılan örgütler vasıtası ile bedavaya yakın fiyatla temin edildi. Taşeron örgütleri planlayan Batı, çıkarlarını elde etmede örgütleri bir araç olarak kullandı.
İlerlemesini istemediklerine veya çıkarlarına uygun davranmayan ülkelere sopa niyetiyle gösterilen örgütler dönüp dolaşıp Batı’nın başına bela olacak gibi görünüyor.
Yıllarca Irak’ta, Suriye’de, Afganistan’da, Pakistan’da bomba patlatıp masum insanlar öldürülünce ses çıkarmayan Batı sadece bir gün aynı şey kendinde olunca kıyameti kopardı.
Katliamları en iyi planlayan, programlayan ve örgütleyen Batı, Bumerang gibi işin kendine döneceğini tahmin etmiyordu.
Ey Batı, elinize bulaşan çocuk, kadın ve yaşlı insanların kanı size de sıçrayacak ve siz akıttığınız kanda boğulacaksınız.
Irak’ta, Suriye’de, Türkiye’de, Afganistan’da hasılı hemen hemen tüm İslam coğrafyasında yaşanan acılar, zulümler bir gün sizi de bulacak.
Zulmü yaşatanların zulmünün devam etmeyeceğini iyi biliyoruz. Onun içindir ki “Battı Batı, yan gider” diyoruz.
Batı’da yaşanan bir olayda Batı’nın ne kadar paniklediğini, ne kadar hukuksuz davrandığını dolayısıyla yalpaladığını gördük.
