BAY COVİD 19

Çin’de görülmeye başlayan bu bencil virüs ciddi ciddi tüm dünyayı etkisi haline almaya başlamıştı. Çok sinsi bir yabancıydı sessizce ilerliyor önce samimiyet kuruyor ardından nerede zayıf ve güçsüz var hemen yakalıyordu. 
Ve insanlık kendi kaderini seçtiği yön ile belirliyordu. 
Ölüm ve yaşam arasında sıkışıp kalmıştı.
Dünyayı ele geçiren Bay Covid 19’un efeliği de kimsede yoktu. 
Tüm sokaklara caddelerde deli gibi esip duruyordu. 
Yakaladığı ve hoşuna giden herkesi rüzgârına sarıp sarmalayıp götürüyordu. 
Ne yazık ki tercihler yüzünden çok kayıplar oldu çok. 
Siz bay dediğime bakmayın asla kibar biri olduğunu düşünmüyorum. 
Lakin çok akıllı ve bilgili olduğuna dair şüphelerim var. 
Kibar olsa binlerce insanı katletmezdi sanırım. 
Bay Covid 19 insanların kaybetmeye yüz tutmuş samimiyeti de ellerinden aldı. 
Günlerdir nerdeyse aylar olacak kimse birbirine sarılamıyor ve dokunamıyordu. 
Herkesi evine kapatan bu virüsün bildiği bir şey vardı. 
Doğaya ses veriyordu, bence sinsiydi ama çok da zekiydi. 
Son yıllarda neredeyse tüm insanlık çok kötü şeyler yapmaya başlamıştı. 
İnsanlığa birinin çıkıp dur demesi gerekiyordu. Buna kimse cesaret edemezdi ondan başka. 
Bazı ülkelerin açlık sınırına gelmesi çok hoşuna gidiyordu, evet istediği buydu istediği yönde sinsice ilerliyordu. Hain ve de çok kıskançtı. Samimiyeti hiç sevmiyordu bu da onun iyice kötü olduğunu gösteriyordu. 
Ve bildiğimiz bir şey vardı Bay Covid 19 insan ırkından nefret edercesine dünyaya saldırdı. Kimsenin kendine dur diyemeyeceğini bilerek kendini tanıyor ve bilinçli bir şekilde ilerliyordu.
Yalnız sevdikleri ve sevmediklerini ayrıştırmayı çok güzel başardı.
Hayvanları sevdi onlara acı çektirmedi, doğayı sevdi, baharı sevdi, her bir çiçeğe incitmeden önem verdi. 
Baharı kucaklarcasına sokaklarda tek başına özgürce doğaya zarar vermeden gezdi. 
Doğayı kucakladı, denizde yüzdü, gökyüzünde uçtu, nefesi içine dolarcasına baharı derin derin kokladı. 
Bizden nefret ederek nefessiz bıraktığı ciğerlerimize inat kendi ciğerlerine baharı tertemiz doldurdu.
Tek düşmanı olarak insanları belirledi. 
Dedim ya Bay Covid 19 çok zekiydi.
Bunların yanında farklı bir düşünceyle beraber getirdiklerini de göz ardı etmek haksızlık olurdu. Bir de iyimser yönden bakmaya çalışalım:
Değer yargılarımızı değiştirdi. 
İnsani hırsların yerle bir olmasını sağladı. 
Önceliklerin masaya yatırılmasını hatırlattı.
Vicdanımızı sorgulattı.
Sevmeyi, değer vermeyi, özlemi ve de en çokta sarılmanın nasıl güzel bir duygu olduğunu anımsattı.
Yeniden insan olmayı öğretti. 
Ve:
Toprak Ana ile birlikte olup doğayı temizlemeye çalıştıkları aleni bir şekilde belliydi. 
Dünyanın insanlara ihtiyacı olmadığını ama insanların dünyaya ihtiyacı olduğunu kibirli bir şekilde gösterdi. 
Deniz masmavi, gökyüzü uçsuz bucaksız, doğa yemyeşil kaldı. 
Ve insan soluksuz, nefessiz!
Bunca nefretin ardından insanları sevmediğinin farkına varmıştık ama bu bazı sonların bir başlangıcı olmalıydı değil mi?
Şimdilerde yine o ukala tavırlarıyla konuşuyordu:
‘’Sesimi duyuyor musun, ben değişime hazırım ya sen?’