DEĞERLİ OKURLARIMA;

Son yazılarım toplumsal olaylarla ilgili olmuş, ben de yeni fark ettim.
Biraz farklı şeylerden bahsedip, konuşalım dedim.
İçimiz açılsın di mi?
Onun için bu haftamı beni bıkmadan, usanmadan okuyan, takip eden, siz değerli okurlarıma ayırayım dedim.
Bi nevi dertleşme!
Hayatın bazen can sıkıcı, bunaltıcı zamanlarda dertleşmek, iyi gelir insana.
Ne dersiniz? 
Ben çok memnun olurum.
Eeeeeee!
Ne var ne yok?
Hayat nasıl gidiyor?
İşleriniz  yolunda mı?
Tam gaz hayat mücadelesine devam mı?
Okul eğitim, iş, güç, ev ocak derken kendinize zaman ayırmayı, ruhunuzu dinlendirmeyi unutuyorsunuz değil mi?
Mutlu musunuz?
Ya da hayat işte yuvarlanıp gidiyor musunuz?
Mutlu olmasanız da normal canım, ne var ki mevsim değişimi hep ondan.
Yaz da bitti?
Hüzün mevsimiymiş sonbahar, gerçekten de öyle mi?
Biliyorum sorular üst üste geldi ama sohbet ediyoruz işte.
Cevaplarınızı duyamadığım için sorular çok oldu tabi.
Ay napalım işte yazılı olarak sohbet, bu kadar oluyor. 
Elden ne gelir?
Peki kaleme aldığım konuları nasıl buluyorsunuz, sizin de görüşlerinizi iyi yansıtabiliyor muyum?
Beni okumaktan zevk alıyor musunuz?
Bana gelen tepkiler çok iyi.
Siz ne diyorsunuz?
Sizi çok sevdiğimi ve görüşlerinizin benim için çok önemli olduğunu unutmayın.
Hayat size iyi kötü ne getirirse getirsin, sadece mutlu olun, kendiniz için mutlu olun.
Onun bunun için rol yapmadan mutlu olun.
Mutsuz geçirdiğiniz bir günü daha geri getiremeyeceksiniz bunu unutmayın.
Hııı!
Unutmadan bu dertleşme işi iyi oldu, arada bi yapalım dimi?
  Kendinize iyi bakın. 
Sevgilerle...