Dilencilik

Dilencilik

Dilenci; yardıma muhtaç olduğu gerekçesiyle başka insanlardan para, yiyecek vb. şeyleri isteme olarak tarif edilebilir.

Ülkemizde ise genelde dua edip dini duyguları istismar ederek para isteyenlere "Dilenci" denilmektedir.

Özel durumlar dışında dilenmeyi dinimiz hoş görmemiş dilencilik diye bir meslağı tasvip etmemiştir.

Buna mukabil "veren elin alan elden üstün", "çalışanın Allah dostu olduğunu", "Hiç kimsenin elinin emeğinden daha hayırlı bir yiyecek asla yememiştir. Allah'ın Peygamberi Davud (as) da kendi elinin emeğini yerdi." Emek harcamayı, alın terini dökmeyi teşvik etmiştir.

Yine "Sizden birinizin urganını alıp sırtında bir bağ odun getirip satması ve böylece Allah'ın onun itibarını koruması, bir şey verip vermemesi belli olmayan kimseden dilenmesinden daha hayırlıdır." 

"Kim helal lokma yer ve Sünnet çerçevesinde amel eder, insanlar da onun kötülüklerinden emin olursa o kişi cennete girer." (Tirmizi)

Dilenciliği ve dilenenleri eleştiren dinimiz, madalyonunun bir başka yönünde dikkat çekerek dileneleri azarlamayi, kalplerini kırmayı da bir o kadar yasaklamıştır.

Duha suresi 10 ayet:

"El açıp isteyenleri de sakın azarlama."

Peygamberimiz sallallahu aleyhi ve sellem:

"Kimden Allah (cc) için diye istenir de verilirse ona yetmiş hasene yazılır."

"Sizden biriniz (kendisinden) dileneni boş çevirmesin ve istediğinde vermemezlik etmesin, hatta kolunda iki altın bilezik görse dâhil" (Kurtubi, xx/101)

Zekati, anne-baba, akraba ve komşu hakkını kaldırdığımız gibi el açıp Allah için bir şeyler isteyenlere de hakaret edilmeyi kendimize bir hak olarak görmekteyiz.

Eskiden dilenciye pek dokunulmazdı. Dileyen dua için bir şeyler verir. Vermek istemeyen de dilencinin gönül kırmaz boş geçerdi.

Camı avlusunu mesken edinen, cuma çıkışı mesai saatinin telâkki eden ve dilenciliği meslek edinen bir kısım insanlar oluşmuştur.

Yaptıkları işin doğru olup olmadığını, vebal ve sevabını onlara bırakarak onları azarlamayalım, hakaret etmeyelim, bir şeyler vermiyorsak bari başkalarına engel olmayalım.

"Ve mallarında da dilenen ve yoksul bulunan için bir hak vardır." (Zariyat sur. 19 ayet. Ö. Nasuhi bilmen)

Selam ve dua ile.