EĞİTİM VE ÖĞRETİM

EĞİTİM VE ÖĞRETİM

Eğitim (terbiye), öğretim(talim) Rabbani bir faaliyettir. İlk öğretici Allah ademe varlıkların ismini öğretti. Beyanı, konuşmayı ve Kur’an-ı öğretti. O sadece öğreten değil Rab terbiye edendir. İnsanlar arasında talim, terbiye işini ilk gerçekleştiren ve bizzat bunun için görevlendiren Peygamberlerdir. Bütün Peygamberler insanlığın en üstün öğretmenleridir. İnsanlık iyilik, doğruluk ve hayır adına her ne biliyorsa bunları Peygamberlerden öğrenmiştir. Rabbini tanıyan haddini bilen nesil yetiştirmek için eğitim ve öğretimin Allah’a kulluk bilinciyle, insanın yaratılış gayesinin idrakinde olması gerekir. Ben kimim? Nereden geldim? Nereye gideceğim? Fikir ve düşüncesine Kur’an-i bakış açısıyla açıklık getirilerek nesilde şahsiyet oluşturulmalıdır. Bu toplum Müslümanım diyorsa, Müslümanlığının ispatı için eğitimi Kur’an-ı Kerimin rehberliğinde olması gerekir.

  Öğretme fiilinin kendisi değil mahiyeti ve amacı önemlidir. Bir başka değişle öğretmen bizatihi değerli olmayıp neyin öğretildiği önemlidir. Peygamberler insanlara hayrı öğretirken, şeytan ve şeytanlaşmış kimseler insanlara şerri, kötülüğü öğretmektedir. Hayrı öğretmek hayır, şerri öğretmek şerdir. Ülkemizdeki bu gün eğitim sistemi 1947 yılında ABD İle yapılan Fuulbrigh anlaşması ile oluştu. Milli eğitim ABD ye teslim edildi. ABD Ankara büyük elçiliğinin oluşturduğu heyet müfredat programını hazırlamakla görevlendirildi. Bu gün hala o müfredat programı uygulanmakta. Batı kültürü ve modernlik neslimizi inşa etmekte. Okullar hem hayatı uyuşturan , hem de insanı hayatı süresince batının emrine hizmet eden bir bilgi Endüstürüsü. Bu günkü okullar sosyal problemdir. Okul insanı daha derinden sistemik köleleştirmekte. Eğitim sistemi insanımızın düşünce sistemini hadım ediyor. İlk okulların koyun ağılı, üniversitelerin kışlaya dönüştüğü bir eğitim sistemine sahibiz. İnsanımız zorunlu eğitimden kurtulmadıkça, batının uydusu olmaktan da kurtulmayacaktır.

  Bu günkü toplum; özel bir şekli, belirleyici amacı olmayan, toplum bilincinde olmayan, fertleri ve düşünürleri ne için yaşadıklarını, hedef, gelecek ve inancının ne olduğunu anlamayan, kendine ait bir miktar malzemeye sahip, batıdan şekilsiz yüzsüz malzemeler alarak yarı modern mozaik medeniyet toplumu. İnsanımız kendi inanç ve şahsiyetinden uzaklaşarak ruhsuz, idealsiz, şuursuz batının kölesi haline gelmiştir. Mevcut dünyayı algılamaktan uzağız. Yapay zeka gündemde, insan zihni elektrotlarla okunup yönlendiriliyor. Torunları bekleyen böyle bir dünya gündemi. Nasıl alternatif oluşturabiliriz. Burada Allah’ın mesajı Kur’an-ı kerim gündeme giriyor. Ey insanlık diyen Kur’an, insanın tutan eli, konuşan dili olmalı. Gelecek Kur’an-ın inşasıyla aklını iradesini kullananların olacaktır.

  Müslüman kimliğine sahip insanların oluşturduğu ülkemizin Eğitim ve öğretiminin temelini Kur’an-ı kerim oluşturmalı. Kur’an-ı Kerim gayesi insanların aydınlanması ve hidayete ulaşmasıdır. Kur’an-ı Kerimin asıl idealinin hedefinin, misyonunun gerçekleşmesi süresince hem tabii ilimlere dayanır, değinir, hem de toplum bilimi, tarih, ruh bilimi ve insan bilimine değinir. Edebi, fikri, inanç ve tek kelime ile hidayet ve ideoloji kitabıdır. Kur’an-ı kerim mucize kitaptır. İnsanların bilim ve vicdanına girmesiyle insanları hidayete ulaştırır. Kur’an-ı Kerimin misyonu insana hikmeti öğretmek, insanlara ilahi bilinç vererek, yaratılış gayesine uygun fıtrat çizgisinde mutlak sona ulaştırmaktır.

 Besmele:’’ Özünde merhametli, işinde merhametli Allah adına’’ oku. İlk ayettir. Allah’ınadıyla alıp okuyorum vurgusu taşır. Kur’an-ın özeti olan Fatiha suresi, Allah-insan ilişkilerinin kodlarını barındırır. Fatiha’da Allah’tan insana inen rahmet ve vahiy, insandan Allah’a çıkan dua ve ibadet dile gelir.  Fatiha, Allah’ın varlığına inanan herkesin üzerinde ittifak edebileceği muhteşem bir ilkeler bütünüdür. Bir bakıma tevhit kelimesi olan la ilahe illallah’ ın açılımı mahiyetindendir. Kimler gibi olmamız gereğinin yanında, kimler gibi olmamamız gereğini de söyler. Fatiha Allah-insan arasında sözleşmedir. İlk üç ayet Allah’ı tanıtan bir senadır. ‘’1- Bütün övgüler, bütün alemlerin Rabbi Allah’a mahsustur.2-O özünde rahmet sahibi, işinde rahmet sahibidir. 3-O, hesap günün hakimidir. ’’Son üç ayet insanı tanıtan duadır.’’5-Bizi yönelt dosdoğru yola. 6-Nimet verdiklerinin yoluna.7-Gazaba uğrayanların(Yahudilerin) ve sapıtanların(Hıristiyanların yoluna değil. ’’Ortadaki ayet sözleşmenin bizzat kendisidir.’’4- (Rabbimiz) Yalnız sana kulluk eder ve yalnız senden yardım isteriz! ‘’Amin; bu sözleşmenin altına atılan imzadır. İnsanı dönüştürücü gücüyle bir fatih olan Kur’an, insanın yüreğinin kapılarını Fatiha anahtarıyla açar.

 İlk inen ayet, Allah adına/adıyla okuma emridir. İnsan Kur’an-ı, kendini, hayatı ve tabiatı okusun.Alak suresinin ilk beş ayeti düşünce ve bilginin inşasıyla ilgilidir.’’ 1- OKU yaratan Rabbin adına 2-O, insanı sevgi ve alakadan yarattı.3- Oku! Zira Rabbin sonsuz kerem sahibidir.4-O, insana(bilgiyi) kalemle( kaydetmeyi) öğretti. 5-O, insana bilmediklerini öğretti.’’(Alak suresi;1-5.ayetler.) Hem fıtratına fıtri bilgiyi nakşetti, hem de Vahiy ile nakşedileni hatırlattı.Müzzemmil suresinin ilk on bir ayeti, duygunun ve ahlakın inşasıyla, Müddessir suresinin ilk yedi ayeti, misyon ve vizyon inşasıyla, Duha suresinin tamamı azim ve kararlılıkla ilgilidir.Kur’an-ı Kerim insan hayatının inşa projesidir. Eğitim ve öğretim sistemini Darvinizim den kurtaralım. Gerçek ve samimi Kur’an-a bağlı hale getirelim. Tahkiki imana sahip nesil yetiştirelim. Zararlı akımları sebep ve sonuçlarıyla anlatalım. Bu gün dünyaya hakim olan; Kapitalizm, Kominizim, Laikizim’in geçersiz ve hüsran oluşturan neticeleri nefret ve bölücülüktür. İnsanlığın hüsranıdır. Dünya ve ahiretin ideali İslam’ın gençliğe aşılanması şarttır. Bu toplum Müslümanım diyorsa, Müslümanlığını ispat için hayatını Kur’an-ı Kerimleinşa edecek. Bunun içinde eğitim ve öğretimi Kur’an-ı Kerimin rehberliğinde olmalıdır. Allah yar ve yardımcımız olsun. Selam ve dua ile.