Hamza’yı kim ödüllendirecek?
Yaşamın her alanında adaletsizliğin, yolsuzluğun ve haksız kazancın neredeyse meşrulaştığı bir dönemde yaşıyoruz.
Dürüst ve ilkeli davranmak neredeyse enayilik olarak görülüyor.
Liyakat, başarı hepsi boş…
Görevde yükselmen ve işe girebilmen için mutlaka torpilin olacak.
Torpil ve adam kayırma sıradanlaşmış.
Hak ve hukuk dinleyen yok.
Herkes çıkar ve menfaat peşinde.
İnsanlar hakikate değil, kazancına bakıyor sadece.
Bu düzen içerisinde dürüstlük para etmiyor.
Bu durum karşısından etik ve dürüst davran insanların sayısı gittikçe azalıyor.
Çıkar ve torpil üzerine gelişen koltuk mücadelesinden bir örnek vereyim;
Malumunuz önümüzdeki ay Batman Üniversitesine 4 yıllığına rektör atanacak.
Duyduğuma göre 40’a yakın kişi bu göreve talip olmuş.
YÖK, başvurular arasında uygun adayları Cumhurbaşkanı makamına bildirecek.
Bu adaylardan birinin ataması yapılacak.
Bunlar, akademik kariyeri olan ve profesörlük ünvanı almış kişiler.
Taliplilerin içerisinde bir çoğu rektörlük için torpil her yolu deniyor.
Üstelik adayların içerisinde hacı olanlar da var.
Hem hacı hem profesör olanlardan biri, rektörlük için herkesten daha çok çabalıyormuş.
Cumhur İttifakı olan MHP’nin genel merkezi nezdinde görüşmeler yapıp, araya adam koymak için her yolu deniyormuş.
O ve onun gibiler etik olmayan hareketler yapıyorken, gencecik engelli bir sporcunun hepimize, en çok da rektörlük için her yola başvuran hocalara örnek olacak bir hareketinden söz etmek istiyorum.
Sporcunun tutumu ‘her şeye rağmen halen dürüstlüğü elden bırakmayanlar varmış’ dedirtecek bir etik davranış.
Bu örnek kişi Hamza.
Henüz 13 yaşında.
Küçük yaşında bir trafik kazası geçirmiş, bir ayağını kaybetmiş. Batman Bedensel Engeliler Kulübü sporcu olarak yaşamını sürdürüyor.
Takım başkanı, yöneticileri, hocası ve sporcu arkadaşları, Hamza’nın ikinci ailesi olmuş.
Takımın en genç sporcusu olan Hamza, takım arkadaşları, hocası ve yöneticilerini kendine örnek alıyor.
Hamza zaman zaman maçlarda kadroda şans buluyor.
En son Gaziantep Engelsiz Spor Kulübüne karşı oynadıkları Tekerlekli Sandalye Basketbol 1. Lig maçının dördüncü periyodunda oyuna giren Hamza, rakip takım oyuncusunun potaya yakın hücumunu engellemeye çalışırken top pota altında çizgi dışına çıkar.
Hakem topun Hamza’dan değil rakipten çıktığına karar verir.
Hamza buna elini kaldırarak pozisyona itiraz eder ve topun kendisinden çıktığını söyler.
Hakem hatasını düzeltir ve topun Hamza’dan çıktığı şeklinde kararını değiştirir.
Hocası, yöneticileri ve sporcu arkadaşları, genç Hamza’nın bu örnek davranışı ile gurur duyup maç sonunda kendisini tebrik eder.
Hamza’nın bu örnek ve etik hareketi yüzünden belki takımı bir basket sayısından olup maç da kaydedebilirdi.
Ama o yine de tekerlikli sandalyede zor şartlarda sürdürdüğü mesleğinde dürüst davranır ve hakkı olmayan bir karara itiraz eder.
Bu örnek davranış, centilmenlik ödülünü hak ediyor.
Hiç bir kurum ve kuruluş bu genç oyuncuya fair play ödülü vermiyorsa da takım yöneticileri kendisini ödüllendirmelidir.
En önemlisi, engelli ve genç bir birey olan Hamza’nın bu davranışı herkese örnek olmalıdır.
Dünya halen dünüyorsa belki de bu temiz yürekli insanlar hatırına dönüyordur.
