HANGİ SUÇTAN DOLAYI?
- 03-09-2015 20:38
- 146
Son günlerde yaşananları gördükçe aklıma “hangi suçtan dolayı öldürüldüğü sorulduğu zaman” (Tekvir suresi 9. ayet) ayeti gelmektedir.
Bu ayet Peygamber Efendimizin risaletinden önce (Peygamberlik öncesi) Arapların cahiliye hareketleriyle alakalıdır.
Araplar, kız çocukları olduğu zaman kendilerine yakıştıramadıkları kız çocuklarını öldürürlerdi. Kız çocuklarını hazmedemedikleri için diri diri gömerlerdi.
Akdeniz sahiline vuran kız ve erkek çocuk cesetlerini gördüğümde bu ayeti hatırladım.
İster deniz ister toprak olsun fark etmez kim bu masum çocuğu, çocukları diri diri gömdü?
Batının sahtekâr yüzü, Yeşillerin “sözüm ona çevreci anlayışı”
Hayvan sever fakat insan sevmezlerin sahile vuran balinaları görüp sahile vuran insanları görmemesi ne kadar da sahtekâr bir dünyada yaşadığımızı bize anlatıyor.
Sahile vuran yoldaş, kandaş ve yandaş olmadığı için görülmeyen bu çocuklar ile ortak bir yanımız vardı. O ortak yanımızı kaybettik. Ortak yanımız İnsan olmamız idi. Ama biz önce yoldaşlığı, kandaşlığı ve yandaşlığı tercih ettik.
Batı modernizminin belki petrolü, madeni yok idi ama ana değer olan insanlık vardı.
Batı emperyalizmi içinde insanlık zaten bir değer bulmuyor. Bulduğu ana değer para, maden ve çıkardır.
Batının kapitalist değerleri bizleri de sarmış durumdadır. Menfaatlerimiz ve çıkarlarımız uğruna yaptıklarımızı İnsanı insan yapan değerler adına yapmıyoruz.
Oysa batıda hangi senaryonun sonucu olduğu belli olmayan iki gazetecinin öldürülmesi olayında dünyanın tüm liderleri seferber olmuştu.
Batı ve Doğu Başbakanları, Cumhurbaşkanları ve Başkanlarının Paris’te iki kişinin öldürülmesine gösterdikleri hassasiyet neden Suriyeli masum çocukların diri diri gömülmesine gösterilmiyor?
Silvan’da ekmek almaya giderken öldürülen yedi sekiz yaşlarındaki masum Fırat’ın öldürülmesine neden sessiz kalınıyor? Hangi suçtan dolayı bu masum çocuklar öldürüldü?
Kimin çıkarı için bu yavrucaklar ölüyor, öldürülüyor ve diri diri gömülüyor? Batı yani AB ve ABD kendi vatandaşı ile yeryüzündeki diğer tüm insanlığı bir tutmuyor dolayısıyla Suriye’de, Irak’ta ve Türkiye’de yaşanan ölümlere ve katliamlara sessiz kalıyor. Hatta ajanları, finansı ve silahları ile destekliyor.
Burada STK’ların kendi misyonlarını yerine getirmemesi de onları sorumlu kılıyor.
İster yoldaş, ister yandaş olsun fark etmez sorumluluklarını yerine getirip yaşanan ölümlere karşı durmaları önce insan olmalarının sonra da STK olmalarının kendilerine yüklemiş olduğu bir sorumluktur.