HESAP GÜNÜNE HAZIR MIYIZ?
- 26-02-2022 09:41
- 26-02-2022 09:42
- 118
Dünya hayatı ne kadar gerçekse ölüm ve ahirette o kadar gerçektir. Dünya geçici, yaratılış gayesi insanın sınavıdır. İnsan ya Allah’a şükreden kul, ya da Allah’ın emirlerine yüz çevirendir. Bu gün insanlık Allah’ın emirlerine yüz çevirmiş, dünyanın çekiciliğine kapılmış, her şeyi alt üst etmiştir. Ölüm, mahşer, hesap gününden habersiz bir nesil oluşmuştur. Bu günün halini şu ayeti kerime bildirmektedir.’’ İnsanlar için yaptıklarının hesabını verme vakti oldukça yaklaştı: fakat onlar hala gaflet içerisinde (bu gerçeğe) sırt çeviriyorlar.’’(Enbiya suresi;1.ayet) İnsan kendisine Allah tarafından verilen nimetlerden dolayı hesaba çekilecektir. Gaflet insanı ahiret ve hesap gününü hatırlayarak yaşamasını engellemektedir. Allah’ın mesajı Kur’an-ı Kerimi hayat tarzı edinen gaflet uykusundan uyanır. Hesap gününe hazırlanır.
Dünya meşguliyeti: Asıl var oluş nedeni olan kulluk görevimizi unutturuyor. Hiç ölüm/hesap günü gelmeyecekmiş tavrıyla, büyük bir hırsla dünyaya bağlanıyoruz. Allah Teala Kur’an-ı Kerimin bir çok ayetinde bizlere ölümü, kıyameti, ahireti, hesap gününü, mizanı, cennet ve cehennemi hatırlatarak dikkatlerimizi çekmekte ve bizi gafletten kurtulmaya çağırmakta. Yeter ki biz Kur’an-ı Kerim bilinciyle yaşayalım. Her anımızın Allah’ın gözetimi ve denetiminde olduğunu idrak edelim. O zaman hesap gününe hazır hayat yaşama gayreti içinde oluruz. Hem kendi nefsimize, hem de diğer varlıklara kötülük yapmaktan uzak dururuz. İbadetlerimizi yerine getirerek, görev ve sorumluluğumuzun bilinciyle hesap gününe hazırlanırız.
Hesap günü: kimsenin kimseye faydası olmayacağı gündür. ‘’ Hiç kimsenin hiç kimse adına hiçbir şey ödemeyeceği, kimseden şefaatin kabul edilmeyeceği, kurtuluş akçesi alınmayacağı ve hiç kimsenin yardım görmeyeceği günün( dehşetinden) korunun! ‘’(Bakara suresi;48.ayet) Bu ayeti kerime ile Yüce Rabbimiz bizi gelmesinde şüphe olmayan hesap gününe karşı uyarmaktadır. Bu ayeti kerime hesap gününün dehşet verici özelliğine vurgu yaparak o gün yaptıklarımızla baş başa kalacağız. Bundan dolayı Rabbimiz hesap gününe tedarikli olmamız için çağrı yapıyor. Ve bize: ‘’Ey kullarım! Gelmesinde hiç şüphe olmayan hesap gününe hazırlıklı olun! ‘’ diye buyuruyor. Hesap günü kimse adına bir şey yapmaya gücümüz yetmeyecek. Bu dünyada nice fedakarlıklarla yetiştirdiğimiz ve kılına dahi zarar gelmesine razı gelmediğimiz yavrularımıza hesap günü için ne verebiliyoruz? Bunun bilincinde olalım. Rabbimizin uyarısına dikkat edelim ve dünyanın bizi aldatmasına izin vermeyelim.
Hesap günü geldiğinde kişi öğle bir duruma düşecek ki, bu dünyada yaptıklarımızdan dolayı hak ettiğimiz azaptan kurtulmak için her şeyimizi feda edeceğiz. Ama hiçbir yakınımız, dostumuz bizim için aracılık yapmayacak. Rabbimiz açık şekilde bize bu durumu bildiriyor. ’’Ve nihayet kulakları sağır eden o (mahşer) çığlığı koptuğunda:’’ ‘’O gün kişi kardeşinden kaçacak’’ ‘’Annesinden ve babasından’’ ‘’Hanımından ve çocuklarından…’’ ‘’ Ogün herkesin birbirinden kaçmak için meşguliyeti olacak.’’ ‘’Bazı yüzler vardır: o gün ışıl ışıl, ağardıkça ağaracak; ‘’ ‘’Şen şakrak..’’ ‘’Bazı yüzlerde vardır: bütünüyle toz toprak; ‘’ ‘’Karardıkça kararacak…’’ ‘’İşte bunlar, inkarın dibini boylayan ve yoldan sapan sorumsuz kimseler olacak.’’ (Abese suresi; 33-42.ayetler.) Bu dünyada dertlerimizi arz ettiğimiz, yeri geldiğinde sırdaşımız, yoldaşımız ve hayat arkadaşımız olan en yakınlarımız o gün bizden kaçacak ve bizi yalnız bırakacak olması acı gerçek. O gün öğle bir duruma düşeceğiz ki, bu dünyada yaptıklarımızdan dolayı hak ettiğimiz azaptan kurtulmak için her şeyimizi feda etmek isteyeceğiz. Durumu tahmin etmek hiç de zor değil.
Hesap günü yaptıklarımızla karşılaşacağız. O zaman bizi huzura kavuşturacak güzel amelleri yapmalıyız. Hesap günü bize fayda sağlayacak, hesabımızı kolaylaştıracak güzel ahlak ile donanmış kalbe sahip olmalıyız. İnsanlarla ilişkilerimizde adil, dürüst, yumuşak huyla, her türlü kötülüklerden uzak, nefsimizi günahlardan arındırarak, Allah’a kulluk bilinciyle ibadetlerimizi zamanında yapmalıyız. Çevremizde örnek mümin olmalıyız. Rabbimizin çağrısına önem vererek hayatımızı inşa etmeliyiz! O halde, sonsuz ilim ve hikmet sahibinin en önemli tavsiyesini insanlığa iletmek üzere ‘’De ki: (ey insanlar) Ben de ancak sizin gibi (ölümlü) bir insanım: bana ilahınızın ancak ( eşi ve ortağı olmayan) bir tek ilah olduğu bildirilmiştir. O halde, her kim Rabbine kavuşmayı ümit ediyorsa, dürüst ve erdemlice davranış ortaya koysun ve Rabbine kulluk ve ibadetlerinde hiç kimseyi ve hiçbir şeyi O’na ortak koşmasın! ‘’(Kehf suresi;110.ayet) Peygamberin beşeri varlığının ölümlü, misyonunun ölümsüz olduğu gerçeği ile karşı karşıyayız. Ölümsüz misyonu taşıma emaneti İslam ümmetinin omuzlarındadır
Her şeyi bu dünyadan ibaret anlayışı bize, Allah’ı, ölümü, hesabı kısaca sorumluluğumuzu unutturacak ve gerçek görevimizi yapmaktan alıkoyacaktır. Allah’ı unutan, yaratılış ve varlık amacından sapar. Bu nedenle ölümü, hesabı sıkça düşünerek, ahiret hazırlığımızı ihmal etmemeliyiz. ‘’Siz ey iman edenler! Ne mallarınız nede çocuklarınız, Allah’ı sizin gündeminizden düşürmesin. Kim bunu yaparsa, asıl kaybedenler bunlardır işte..’’ ‘’ Sizden birine ölüm gelip de, Rabbim! Bana bir miktar daha süre tanısaydın da ben de hayır hasenat yapıp iyilerden olsaydım! Diyeceği o gün gelip çatmadan önce, size rızık olarak verdiklerimizden infak edin! (infakın, nifakın panzehiri oluşuna delalet eder.) ‘’ ‘’Ama vakti geldiği zaman, Allah hiçbir şahsı ertelemez (ecel, sonu yasayla belirlenmiş bir vadedir.) Sonuçta Allah yaptığınız her şeyden haberdardır.’’ (Münafıkun suresi;9-10-11.ayetler) Hayatımızı anlamlı kılan, yaratımızca olan bağı koparmayarak, Allah’a kulluk bilinciyle yaşamaktır.
Netice olarak bu dünyada karşılaştığımız olumsuz şartlar, insanın kötü arzuları ve ihtirasları insanın basiretini bağlayarak iyi ve kötüyü idrakini engellemektedir. Böyle hayat, dini ve ahlaki değerlerimize kayıtsız, ahirette hesaba duyarsız, sıradan ve anlamsızdır. Hesap gününe hazırlıksız bu hayattan kurtulmak için Allah’ın şu mesajıyla hayatımızı inşa edelim. ‘’ Ey iman edenler! Allah’a karşı gelmekten sakının ve herkes, yarın için önceden ne göndermiş olduğuna baksın. Allah’a karşı gelmekten sakının. Şüphesiz Allah, yaptıklarınızdan hakkıyla haberdardır.’’( Haşr suresi;18.ayet). Rabbim! Bizleri hesap gününe hazır olanlardan et. Yüzümüzü ak, özümüzü pak, sözümüzü hak eyle! Selam ve dua ile.