İNSANIN HAYATI EMANETTİR
Emanet; yetki, görev, sorumluluktur. Her anımızı yaratılış gayemize uygun değerlendirirsek, hayat emanetimize riayet etmiş oluruz. Allah’a kulluk bilinciyle, hakka ve hakikate sahip olarak, kendimize güvenerek, çevremize güven vererek, doğruluk ve dürüstlük göstererek hayat emanetini yerinde tutabiliriz. Emanetin zıddı ihanettir. Her şeyi yaratılış gayesi dışında kullanmaktır. İnsanların rol modeli Resuller; emanete riayetin örnekleridir.‘’ Bir Nebiye emanete ihanet etmesi yakışmaz. Kim ihanet ederse kıyamet günü ihanet ettiği ile gelecektir. Sonra hiçbir haksızlık olmaksızın her kesin kazandığı tas tamam verilecektir.’’(Al-i imran;161)
Yüce RABBİMİZ Kur’an-ı keriminde emanetin insanın hayatındaki niteliklerini de bildiriyor. ‘’Şüphe yok ki, Allah(c.c.) emanetleri ehline vermenizi, insanlar arasında hüküm verdiğiniz zaman, adaletle hüküm vermenizi emrediyor. Allah(c.c.) size ne de güzel öğüt veriyor. Zira Allah (c.c.) akıl sır ermez bir biçimde her şeyi işiten, her şeyi gören dir. ’’Nisa suresi;58.ayet)
Kur’an-ın inşa ettiği akıl; kendisine bahşedilen bütün nimetlere birer emanet gözü ile bakar. Nimetleri emanet eden, edilene ya güvenmiştir veya güvenilir olup, olmadığını sınamaktadır. Emanet edilen kimse; emanete ya sadakat gösterir, ya da ihanet eder. Allah’ın insana emanet ettiği hayat; emanete sadakat ve ihanet içinde müsait tir. Allah’ın mesajı ve nuru Kur’an-ı kerim bize emanete riayeti ve emanete ihaneti en güzel şekilde bildirmektedir. Allah(c.c.) insan ilişkisi, insan-insan ilişkileri emanetin niteliklerini belirler. İnsan her günahı, Allah’ın kendisine emanet ettiği imkan, organ ve güçlerle işler. Bu yüzden her günah ilahi emanete ihanet anlamı taşır. İnsanın günahından dolayı, hiçbir günah ALLAH’A zarar vermez. Bunun içinde günahtan tövbe etme gerekçesi oluşur.
İnsanın en büyük imkanı Allah’a imandır. İman sahiplerinin niteliklerini bize Kur’an-ı kerim bildirmektedir. ’’Ey iman edenler! Sakın( hak yolda , mücadeleyi terk edip te) Allah’a ve Resulüne ihanet etmeyin! (aksi halde, dininiz, malınız, aileniz, sağlığınız, insani değerleriniz, doğal güzellikleriniz gibi korumanız için size teslim edilmiş olan) kendi emanetlerinize bile bile ihanet etmiş olursunuz! ‘’(Enfal suresi;27.ayet). ‘’Şunu iyi bilin ki(aklınızdan çıkarmayın) mallarınız ve çocuklarınız, ancak ve ancak( iman ve teslimiyeti ölçmeküzere size emanet edilmiş birer) sınav aracıdır. Ve Allah’ın katında (dünyanın basit ve gelip geçici nimetlerinden çok daha) büyük bir ödül(cennet) vardır. (Öğleyse bu muhteşem ödülü kazanmak için var gücünüzle çalışın, unutmayın ki, bu çabanızda, RABBİNİZ sizi asla yardımsız bırakmayacaktır.) ‘’ (Enfal suresi;28)
İmanın hakkını verenlerin nitelikleri ise ; ‘’Ey iman edenler! Eğer siz Allah’a (yürekten saygı ile bağlanarak dürüst ve erdemlice bir hayatı tercih eder ve gücünüz yettiğince kötülüklerden sakınırsanız, o zaman Allah (c.c.) size, iyi ile kötüyü birbirinden ayırt edebilmenizi sağlayacak bir kavrayış(sağlıklı düşünme yeteneği) vererek ve günahlarınızı silerek, sizi bağışlayacaktır. (çünkü) Allah(c.c.) büyük lütuf sahibidir.(Enfal sures;29.ayet) Seçip ayırma yeteneğine sahip iman ehli, evlat, servet, sağlık, zaman nimetlerini iyi değerlendirerek, bu nimetlerin fitnesinden kendini koruyarak hayat emanetinin hakkını verir.
İnsanın hayatı emanettir; ya bu emaneti yaratılış gayesine uygun, yerinde ve erdemlice değerlendirerek ebedi kurtuluş ve mutluluğu , cenneti kazanır. Ya da, kendi günü birlik nefsi ve şeytani arzularına emaneti alet ederek, ebedi mutsuzluk cehenneme mahkum olur. Üçüncü bir yol yoktur. İnsanın her anı kayıt altındadır. İnsanın kendi azaları kendisi hakkında şahitlik edecektir. İnsan hayat emanetinin sonucunu din gününde öğrenecektir. Ne mutlu hayat emanetini Kur’an-ın ışığıyla değerlendirerek dünya ve cennet nimetini kazananlara. Allah(c.c.) cümlemizi hayat emanetinin, Allah’ın rızasına göre hakkını verenlerden eylesin.
Hz. Süleyman’ın duasıyla, dua nalanım: Süleyman, karıncanın komuta sözünü işitince, Allah’ın Kudret ve merhametini gözler önüne seren bu hayret verici manzara karşısında hayranlıkla gülümsedi ve Allah’ın Kendisine verdiği bunca nimeti düşünerek:Ey RABBİM! Gönlüme öyle duygular ilham et ki, bana, ana ve babama bahşettiğin nimetler için sana şükreden bir kul olayım! Ve daima senin hoşnut olacağın güzel ve yararlı işler yapayım ve ey RABBİM, sonsuz lütuf ve Rahmetin sayesinde beni tertemiz kullarının arasına kat.(Neml suresi;19. ayeti) Selam ve dua ile.
