KAMBUR ADAM

KAMBUR ADAM

Saygın Sonsöz Gazetesi okurları;  sizlere bugünde gerçek hayat hikâyesinden kesitler sunacağım.

İlgi ile okuyacağınız ve bilineceğiniz hikayeden ders almamız gerekir diye düşünüyorum.

***

Holdingin sahibi her sabah ve akşam gelip geçer iken kambura,

-“Günaydın kambur, iyi akşamlar kambur, nasılsın kambur, işler nasıl kambur?“ diye seslenirmiş...

Seneler sonra bir sabah “ günaydın kambur “ der, kambur; döner bıçağını çekip İş adamını öldürür...

Hiç bir avukat Kambur’un savunmasını yapmak istemez ve kabul etmez.

Kambur’unda ağzını bıçak açmaz hapiste idam kararını bekler...

Fransa’da olayı duyan bir avukat İngiltere’ye gelerek Kamburun savunmasını üstlenir...

Mahkeme heyeti toplanır herkes ayağa kalkar söz savunmadadır.

Fransız Avukat ( şimdi hayal edin Avukatı ellerini masaya yavaş yavaş vurarak ve tek tek kelimeleri seçerek) Yargıca döner “saygı değer Yüksek İngiliz mahkemelerinin yargıçları size Yüksek Fransız saygı değer mahkemelerinin yüksek yargıçlarının sevgi ve saygılarını getirdim...

Hakime döner; “ yüksek İngiliz mahkemelerinin saygı değer hakimleri size yüksek Fransız mahkemelerinin sevgi ve saygılarını getirdim...

Savcıya döner “ yüksek İngiliz mahkemelerinin saygı değer savcıları size yüksek Fransız Saygı değer mahkemelerinin savcılarının sevgi ve saygılarını getiriyorum...

“ jüriye döneeeeeer ve Hakim sert bir şekilde masaya vurarak; “yeter be Adam! savunmana geç “ der hiddetlenir...

Avukat da; “ aman efendim ben size ne dedim hakaret etmedim , küfür etmedim , siz neden hiddetlendiniz?

Beni susturup bağırarak, iki saniye daha dayanıp beklemediniz ,sevgi ve saygı getirdiğim halde rencide ettiniz beni”der...

Bakın müvekkilim senelerdir taşıdığı kamburu, iş adamı tarafından günün düzenli ve belirli saatlerinde hatırlatılarak ona daha da ağır bir yük haline getirilmiştir.

Günaydın kambur, nasılsın kambur, iyi günler kambur senelerdir buna katlanmıştır.

Siz şurada iki dakika sevgi selama katlanamadınız “der ve Kamburu beraat ettirir.

***

MÜSLÜMAN BİLİM ADAMLARI

İslamiyetin Bilimi Reddettiğini ve Müslümanların Medeniyete Hiçbir Katkılarının Olmadığını Zanneden Cahillere Küçük Bir Bilgilendirme..

Dünyanın görmezden geldiği Müslüman ve Türk Bilim Adamları...

1. Akşemseddin: Pasteur ’dan 400 sene önce mikrobu buldu...

2. Ali Kuşçu: Büyük astronomi bilgini. İlk defa ayın şekillerini anlatan kitabı yazdı...

3. Ebul-Vefa: Trigonometri’de tanjant, cotanjant, sekant, kosekantı bulan büyük alim...

4.El-Birûni: İlk defa dünyanın döndüğünü ispat etti...

5. Ebu Kâmil Şü’ca: Avrupa'ya matematiği öğretti...

6. Ebu Ma’şer: Med-Cezir (Gel-Git) olayını ilk o buldu...

7.El- Battâni: Dünyanın en büyük kaşifidir. Trigonometrinin kaşifi...

8. Câbir Bin Hayyan: Atom bombası fikrinin babası ve kimya biliminin atası büyük alim...

9. Cezerî: 8 asır önce otomatik sistemin kurucusu ve bilgisayarın babası...

10. Demirî: Avrupalılardan 400 sene önce zooloji ansiklopedisini yazdı...

11. Farabî: Ses olayını ilk defa fizîki yönden açıklamıştır. Sesin fizîki izahını ilk defa o yaptı...

12. Gıyâsüddin Cemşid: Matematikte ondalık kesir sistemini ilk o buldu...

13. İbn Cessar: Cüzzamın sebebini ve tedavisini 900 sene önce açıkladı...

14. İbn Hatip: Vebânın bulaşıcı bir hastalık olduğunu ilmi yoldan açıkladı...

15. İbn Firnas: Wright kardeşlerden bin sene önce ilk uçağı yapıp uçmayı gerçekleştirdi...

16. İbn Karaka: 900 sene önce harika bir torna tezgahı yaptı...

17. İbni Türk: Cebirin temelini atan bilginlerdendir...

18. İdrisî: Yedi asır önce bugünküne çok benzeyen dünya haritası çizdi...

19. İbni Sina: Eserleri Avrupa üniversitesinde 600 sene ders kitabı olarak okutuldu. Tıbbın babasıdır. AVRUPA ya göre adı AVICENNA’dır...

20. Kadızâde Rûmi: Yaşadığı asrın en büyük matematik ve astronomi bilginidir. Fizik kurallarını astronomiye uyarladı...

21. Kambur Vesim: Verem mikrobunu R.Koch’tan 150 sene önce keşfetti...

22. İbnün Nefis: Avrupalılardan üç asır önce küçük kan dolaşımını keşfetti...

23. Piri Reis: 400 sene önce bugünküne en yakın dünya haritasını çizdi...

Ve Daha Niceleri.

Şunu Rahatlıkla Söyleyebiliriz ki Sıkıntı İslam'da Değil, " İlim Müslümanın Kayıp Malıdır, Çin'de Bile Olsa Gidip Bulun ve Alın " Diyen Bir Dine Mensup Olduklarını Söyleyenlerin Kendilerini Bazıları Tarafından Yozlaştırmak İçin Sokulan Bidatlara Kaptırıp Bilimden Fenden Uzaklaşan Müslümanlarda.