KAZANÇ VE KAYIB
Kazanç ve kayıp insanın iradesine, seçimine bağlıdır. İnsan tercihlerinin karşılığını görür ve yaşar. “Ey insan bu kâinat; muhteşem varlık ilahisini dillendiriyor. Bu kadroya sende katıl. Allah’ın kudretine onun adına hareket eden kâinat şahiddir.” Teğabün suresi 1-4. Ayetlerini iyi idrak etmeliyiz.
Ey insan imanını test et. Dünya ile ilişkin nasıl? Gözden geçir. Ahiret ile ilişkini düşün. Mücadele suresi;7-10.ayetler bu günkü insanlığın halini açık ve net anlatıyor. “Bir kısmımız Salihlerdeniz (saf, erdemli, iyi, dürüst), bir kısmımızda bunun dışındadır. Biz ayrı ayrı yollar tuttuk.’’(cin suresi,11.ayet). Bu Ayeti kerimeler Müslümanların Emarını çekiyor.
Bölünmek şeytanın işidir. Bölünürseniz şeytanlaşırsınız. İman eden, Allah’ın ipine kurana sarılır. Mezhep lere, tarikatlara ayrılmaz.’’ Ayrılığa düşen geçmiş ümmetlerin sonuna bak’’(neml suresi,50-51.ayetler). Şeytan etkisi altına aldığı kişiye Allah’ı unutturur. “Allah’ı umursamayan, böylece kendileri ile baş başa kalan kimseler gibi olmayın, işte onlar fasıklardır.” (Haşır suresi,19.ay)
Vahyin belirlediği sınırın dışına çıkanlar; iyi, güzel şeylerden uzak kalanlardır. Şeytanın partisinde olanlar, mutlaka kaybedeceklerdir. Allah’ı unutanlar gibi olmayın. Allah onları kendilerine unutturur. ‘’Kim benim zikrimden(öğüdümden/vahyimden) yüz çevirirse, bilinmelidir ki onun bunalımlı bir hayatı vardır. Kıyamet günüde onu kör olarak huzurumuza getiririz. ’’(Ta-ha ,suresi,124.ayet)
İslam Alemi, Kuran-ı unuttu. Biz kendimizi unuttuk. İrade güçsüzlüğü, unutkanlık halinin baskın gelmesi, şeytanın vesvesesi, hayatı pasifize ediyor . “Bu sizin ümmetiniz; tek bir ümmettir.(gideceğiniz ana yolunuz, gayeniz aynıdır.) ben de sizin Rabbinizim, O halde bana karşı takvalı olun.’’ (mü’minun suresi 52.ayet) ‘’Sonra emirlerini(işlerinde ve konumlarında) Kuran-a bağlı kalmayıp, ayrılığa düştüler, aralarında parça parça ettiler. Her gurup kendinde olanla yetinmektedir.’’(mü’minun suresi 53.ayet). Bu günkü İslam Alemi’nin Kuran-İ ifadesi budur. Bu günkü halimizin tespitidir, bu ifade. Dünya ve ahiret kaybımızdır. Bu kayıptan kurtulup, kazanca geçmemizin yolunu, merhum Mehmet Akif ne güzel ifade etmiş. Doğrudan doğruya Kuran-dan alıp ilhamı asrın idrakine sunmalıyız İslam’ı. Evet, önce Kuran-la kendimiz tanışmalıyız. Hiçbir insanın, kuruluşun, sistemin tesirinde kalmadan, ‘’Allah’tan geldiğimizin, Allah’a döneceğimizin farkında olmalıyız.’’ ‘’’Ant olsun ki; onların kıssalarında (hayat ve tecrübelerinde) sağlıklı düşünenler temiz akıl sahipleri için ibretler, alınacak dersler vardır. Kur’an uydurulan söz değildir. Bilakis, kendinden öncekileri onaylayan ve her şeyi ayrıntılı olarak açıklayan ve inanan toplumlar için bir yol gösterici ve rahmettir.’’(Yusuf suresi, 111)
Kur-an Ayetleri ile birlikte, insan ilminin kaynağı yaratılış ve evrendir. Kainat Allah’ın Azametinin işaretidir. Kainatı ve insanı iyi okumak gerekir. Bu okuma, hayatın ve ebedi mutluluğun kazancıdır. ‘’Onlar; ayakta iken, otururken, ve yanları üzerinde yatarken, Allah’ı anarlar. Göklerin ve yerin yaratılışı hakkında düşünürler; Ey Rabbimiz! Sen, bunları boşuna yaratmadın, Seni her türlü noksan- lıklar dan tenzih ederiz. Bizi ateşin azabından koru ‘’(Al-i İmran suresi,191. Ayet.) Bu ayet hayatımızı inşa ederse kazanırız. Aksi halde kayıptayız. Hayatımız Dünya ile ilişkilerimiz her an yenilenmelidir. Zamanı iyi değerlendirmek gerekir. Müslümanın tabiat ilimlerine de vakıf olması şarttır. Ancak o zaman gerçek Müslüman olur. Dünya ve ahiret saadetine kavuşur. Kazancı elde ederiz. Kayıp eden; cihad, gayret ve çaba harcama fakiridir. Haramı helale tercih edendir. Geçici dünyayı önceleyip, ahireti düşünmeyendir. Kişi dinini; hastalığa ve fakirliğe düşürürse sonu harap olur. Dünya ve ahireti hüsrandır.
Dostlar; bulunduğumuz hali iyi idrak edelim. Kazançta mıyız? Kayıpta mıyız?. Dönüşü olmayan bir yola girmeden önce bunun muhasebesini yapmalıyız. Bu günkü halimiz, Allah’ın rızası namı?, yoksa şeytanın etkisi nemi bağlı. Allah (C.C) Cümlemizi gerçek kazancı elde edenlerden eğlesin. İnşallah,
