Kırgınlıklar seçimi

Kırgınlıklar seçimi

Bir seçimi daha geride bıraktık.

Bu yazıyı kaleme aldığımda sandıklar henüz yeni açılmaya başlamıştı.

Ülke geneli ve Batman seçim sonuçları ile ilgili değerlendirmeyi hafta içi geniş bir şekilde yapacağım.

Bir aylık da olsa bize çok uzun gelen bir seçim süreci yaşadık.

Demokrasilerin vazgeçilmezi olarak görülen seçimlerde yine gerek parti içi gerekse seçmen ilişkileri açısından demokrasi adına bir şey yoktu.

Anlayacağınız bu seçimin de diğer seçimlerden bir farkı yoktu.

Katı bir ideoloji ve güce dayalı bir seçim sürecini yaşadık.

Aday belirleme sürecinden tutun, seçim gününe kadar da demokrasi olmayan havası ve adil olmayan bir seçim süreci yaşandı.

Siyasi partilerin adayları belirlenme yönteminden tutun, tarafsız ve bağımsız kalması gereken kurumlar, seçmenin iradesine ipotek koymaya çalışan her türlü güç odakları, hepsi seçimin demokrasi havasında geçmemesi için ellerinden geleni yaptı.

Batmanda aşiretler, cemaatler, müritler, ağalar, zenginler peşlerine taraftarlarını takarak her gün bir siyasi partiye katılım sağladı.

Bu aşiret bu partiye katıldı, şu aile veya bu köy bu partiye katıldı diye basında boy boy haberler çıktı.

Kendini lider ve öncü görenler, sürü anlayışı ile birkaç seçmenin iradesi elindeymiş gibi oyları oraya buraya emanet etti.

Siyasi partilerin aday belirleme yöntemlerinin de bu ilkel uygulamadan aşağı kalan tarafı yoktu.

Güya mülakatlar ve eğilim yoklamaları yapıldı.

Ama aday belirlemeler, son derece anti demokratik bir yöntemle yapıldı.

Özellikle Batman’da milletvekili çıkarma şansı bulunan siyasi partilerin adaylardan çoğunluğu ya Batmanlı değildi ya Batman’da ikamet etmiyordu.

Batmanlı olup aday olanlarsa yine bu seçimlerde havalarını aldı.

Batmanda aday olma şansı olmadığını bilip Batman dışından aday olanlar da yine havalarını aldı.

Milletvekili olanların listesi kesinlik kazandıktan sonra göreceksiniz Batmanda ikamet eden ya bir ya da en çok iki kişi çıkacaktır.

Onlar da muhtemelen seçimden sonra Ankara’ya taşınacaklar.

Böyle gelmiş, böyle gidiyor ne yazık ki.

Seçilen belediye başkanlarımız bile Batmanlı olsa da bir kaç dönemdir Batman dışında ikamet ediyorlardı.

Anlayacağınız, adaylar halkın özgür iradesi ile belirlenmiyor.

Adaylar her ne kadar halkın beklentileri yerine çoğunlukla atama üslü ile belirlense dahi sandık başına gidip mecbur oylarımızı kullandık.

Bu durumda sadece adaylar için değil, geleceğimiz için de oy kullandık.

Demokrasi kültürünün yerleşmediği toplumumuzda seçimlerde en çok da kırgınlıklar yaşanıyor.

Seçmenler birbirlerinin düşüncesine ve görüşüne saygı duymuyor.

Birbirine baskı kurup, oy vermeyeni ötekileştiriyor.

Kraldan daha kralcı oluyorlar.

Bu da biraz siyasi parti liderlerinin tutum ve söylemlerinden kaynaklanıyor.

Tarz ve üsluplarına seçmenler de uyuyor.

Bu nedenle bir sürü kırgınlık yaşandı bu seçimde.

Birbirinin görüşüne saygı duymayanlar, yine ellerinden gelse neredeyse bir kaşık suda boğacak kadar öfkeliydi bu seçimde.

Ufak tefek tatsızlıklar, gerilimler dışında çok şükür büyük olaylar yaşanmadı.

Yaşadığımız gergin ve kritik seçim sürecinde demokrasi açısından artısından daha çok, eksilerin olduğu bir seçimi geride bıraktık.

Her ne yaşandıysa yaşansın seçmen ve partililerin, kendi aralarındaki kırgınlığı ve küskünlüğü bir tarafa bırakmaları gerekir.

Seçim bitti, vekiller Ankara’nın yolunu tutunca, biz bize kalınca ve birbirimizin yüzüne bakınca emin olun birçok kişi yaptıklarından pişman olacak.

Belki de şimdiden, değer miydi bu kadar çok gerilememize ve birbirimizi ötekileştirip kırmaya demeye başladınız bile.

Seçim kırgınlıklar seçimi değil, demokrasi seçimiydi ama bir kez daha başaramadık.