KOYVERİN GİTSİN

Nihayet yarın sandıklar kuruluyor ve o sandıklarda kim çiçek açacak kim sandığa gömülüp o çiçeğin toprağı olacak ortaya çıkacak.

Geleceğin de gideceğin de kaderi sizin elinizde.

Onun için mutlaka sandığa gitmeli ve oy vermeli.

Hayatta bir ya da iki kez oy vermiş olan ben, ilk kez bu seçimde, inatla ve ısrarla oy vermek gerektiğini düşünüyorum.

Beni bu inat ve ısrara neyin taşıdığını söylemeyeceğim.

Ama şunu biliyorum ki bir oy da bir oydur, tercihim kazanır ya da kaybeder hiç önemli değil ama belki kazananın günahına belki de kaybedenin sevabına ortak eder beni oyum.

Artık her zaman söylediğim gibi bırakın kendi ateşlerinde yansınlar demeyeceğim çünkü ateşleri onları değil, beni, seni, hepimizi yakıyor.

Kendi ateşlerinde değil benim ateşimde yansınlar diye oy vereceğim.

Oy vermeye gitmeden önce naçizane tavsiyelerim olacak.

Son gün tavsiyeleri olarak oy vermeye nasıl hazırlanacağız.

Kafanıza göre ilaç kullanmayın, televizyon ve de sosyal ağlardan sizi uyuşturacak videolar, demeçler vs izlemeyin ya da okumayın.

Gece iyi uyumalısınız. Moralinizi bozabilecek, ağır gelebilecek politik muhabbetlerden uzak durmalısınız.

Sandık başında glikoza çok ihtiyacınız olacak, yanınıza mentollü içinizi açacak bir şeker almanızda fayda var.

Çünkü beynin gıdası oksijen, su ve glikozdur.

Öyleyse mutlaka kahvaltı yapmalısınız. Kahvaltıda sakın ola siz siz olun telefonlara ve sizi kararınızdan caydıracak çağrılara cevap vermeyin.

Yanınıza su, şeker, meyve suyu, kuru üzüm, bisküvi gibi yiyecek içecekler alabilirsiniz.

Ama dikkat edin aldığınız bu yiyeceklerin markası bölücü, delici, kesici örgütlerin markası olmasın.

Sonra neme lazım oy vermeden derdest edilirsiniz.

Çikolata tavsiye etmiyoruz çünkü birçoğu paralelcilerin tekelindeydi ha ev yapımı çikolatam var derseniz o daha kötü o zaman suçunuz üyelikten kuruculuğa yükselir.

Rahat edebileceğiniz kıyafetler giyin, sıkan, terleten, kaşındıran kıyafetler giymeyin sakın. Derdimiz de bu ya zaten, sıkan, daraltan boğan, boğazlayan ne varsa sandığa gömmeye gidiyoruz.

Neyse işin esprisi bir yana oyunuza ve inandıklarınıza sahip çıkın.

Size sahip çıkacağını düşündüğünüz, sizi kollayıp koruyacağına inandığınız sizi, hırsızdan, yalancıdan, katilden, zalimden bir nebze de olsa muhafaza edip kendinin değil memleketin hayrına hükümet edeceğini düşündüğünüz kimse ona sahip çıkın.

Tamam ya da devam mı diyeceksiniz bilemem ama her ne diyecekseniz deyin, ama deyin, sandığa gidin orda olduğunuzu var olduğunuzu ve öyle kolay kanmayacak kandırılamayacağınızı gösterin.

Öyle dev bütçelerle hazırlanmış reklam filmlerine, korku ya da parayla sindirilip Man kurtlaştırılmış medya ve patronlarına, yalan haberlerine inanmadığınızı gösterin.

Sahnelerde holiganların “hazır mıyız” demesiyle gaza gelmediğinizi gösterin.

Ve hatırlayın…

Bugün en çok ne vaat ediliyorsa, yıllarca o vaat edilenlerden sizi esirgeyenlerin kimler olduğunu hatırlayın.

Sizi ekmeğinizden, işinizden, aşınızdan edenleri evinizi başınıza yıkıp hastanelerde katledenleri.

Ne kadar günah varsa, İslam’ın adını lekeleyerek Müslümanların gözünde siyaseten meşrulaştıranları hatırlayın. Unutmayın.. Oy verin, koyverin gitsin…