MİLLİ PİYANGO...
Haberleri izleyenler kumar olan Milli Piyango biletini almak için bayiler önünde uzun kuyruklar olduğunu görür.
Bir ülke düşünün, halkı Müslüman, iktidarda uzun yıllardır tek başına dindar olduğu söylenen bir parti.
Anayasasını değiştirmiş bir millet ve dindar bir lider ve artarak devam eden milli bir kumar.
Hani "ateşle barut bir arda olunmaz" derdi dedelerimiz.
"İman edenler ve salih amel işleyenler…” diye başlayan pek çok ayet varken, yılbaşı, içki, kumar gibi kötü amelleri teşvik eden medya ve onlara rıza gösteren iktidar ve iktidarın peşinde giden milyonlarca ehli iman.
Ne garip bir durum...
Peygamberimiz Sallallhu Aleyhi ve Sellem;
“İslam, şüphesiz garip olarak başladı ve günün birinde garip hale dönecektir. Ne mutlu o garip müminlere!”
Gariplerin kim olduğunu soran Abdullah bin Mesud'a, Peygamberimiz,
“Kabilelerinden dinleri için ayrılıp uzaklaşanlardır.” buyurmuştur. (Müslim, İman: 232.)
Ya bizler.
Yüce Allah Maide suresi 90 ayet;
"Ey iman edenler! içki (ve benzeri şeyler), kumar, dikili taşlar ve fal okları ancak, şeytan işi birer pisliktir. Onlardan kaçının ki kurtuluşa eresiniz."
Ülkemizin sahili selamete çıkması için siyasi partilere güvenir liderinin peşinde gitmeyi vecibe olarak görürüz.
Oysa kurtuluşun içki, kumar, dikili taşlar ve fal okları ile mücadelede olduğunu unuturuz.
Yılbaşına yakın Cuma günü vaiz ve hutbeler de "Cebinde piyango bileti olan camiye gelmesin" ve daha ağır ifadelerle cemaati aydınlatma ve ikaz etmeler.
Milli piyango var olduğu müddetçe kişileri ondan uzak durdurmaya çalışmak beyhudedir. Hele günümüzde medya ve reklâmların varlığı karşısında hocaların, vaizlerin ki boş bir çaba.
O zaman ne yapmalıyız?
Peygamberimiz Sallallhu Aleyhi ve Sellemi dinleyelim;
“Kim bir kötülük görürse, onu eliyle değiştirsin. Şayet eliyle değiştirmeye gücü yetmezse, diliyle değiştirsin. Diliyle değiştirmeye de gücü yetmezse, kalbiyle düzeltme cihetine gitsin ki, bu imanın en zayıf derecesidir.” Müslim, Îmân 78. Ayrıca bk. Tirmizî, Fiten 11; Nesâî, Îmân 17
İçki, kumar, zina... Birer kötülüktür.
Devlet eliyle ve yasal, işte yılbaşı...
Elimizle düzeltme imkân şimdilik yok, çünkü kanun işi o da vatandaşı aşar.
Bu kötülüklerle dilimizle mücadele edebilir miyiz?
Aşırıya kaçmamak şartıyla evet...
O zaman iktidarı eleştirmeli ve yasal düzenleme ile bu kötülüğe son vermesini istemeliyiz. Diyelim bizi dinlemedi, yine gücümüz yetmez.
İşte o zaman yasal düzenleme yapmayan iktidardaki partiye karşı kalbimizle muhabbet etmemeliyiz.
Seçim zamanı geldiğinde de dinen kötülük sayılan; içki, kumar, faiz, zina...
Yasal düzenleme yapmayan ve mücadelede etmeyen iktidara oy vermemeliyiz
Yoksa "sebep olan fail gibi" kaidesi ile iktidara oy vererek kötülüklere rıza göstermiş duruma düşebilir, Allah bizi muhafaza etsin.
Bizler kişilere göre oy verip merkez sağ ve merkez sol parti arasında gider gelir alternatif düşünmez kendimizi bu partilere mahkûm sayarız.
Bu zarafetimizi bilen partilerde "oylar çantada keklik" misali istek ve taleplerimize önem vermezler.
Özellikle sağ iktidarlar dindarların oylarını alıp iktidar oldukları halde dini hassasiyet konusuna pek önem vermezler.
İşte son iktidar tüm imkânlara sahip olmasına rağmen Noel kutlamaları, içki, kumar, faz...
Ve daha nice kötülüklere karşı yasal bir düzenleme yapmamaktadır.
Yüce Allah Enfal 25 ayet;
"Sadece içinizden zulmedenlere erişmekle kalmayacak olan bir azaptan sakının ve bilin ki Allah, azabı çetin olandır." (Diy. Meal)
Allah in rızası olmayan her şey büyük veya küçük bir zulüm dur.
