CEVAPLANMASI GEREKEN SORULAR
- 03-03-2024 21:22
- 212
İki insanın yerel takımın maçında bir araya gelip poz vermesi gayet doğal olarak karşılanması gerekirken fırtınalar koparılması anlaşılır gibi değildir.
Bu iki insan siyasetçi ise ve hele hele yaklaşan yerel seçimlerde ikisi de yerel yönetime talip iken ve bilhassa bu durum uzlaşı kültürüne katkı olarak görülmesi gerekirken…
İçlerinden birine karşı kendi partisinin disiplin soruşturması yürütüleceği yönünde açıklama yapması, savunduklarını iddia ettikleri demokrasi kültürüne zıt değil mi?
Mehdi Öztüzün seçim sürecinde kendi partisince yapılan oylamada belediye başkan adaylığı için en fazla oyu almış iken neden resmi aday olarak gösterilmedi?
Kendisine yapılan uygulama demokrasi ile bağdaşıyor mu?
Bu durum, onu seçenleri, ona oy verenleri yok saymak değil midir?
Eğer onu seçenleri ve onun olmasını isteyenleri saymayacaksınız neden oylama yapıyorsunuz?
O halde demokrasi nedir?
Demokrasi halkın kendi kendini yönetmesi ise, kendi yöneticisini seçmesi ise neden buna uyulmuyor?
Mehdi Öztüzün çoğunluğu sağlamasına rağmen kim veya kimler neden buna hayır dedi?
Belli bir bilgi birikimine sahip, kültürlü ve tecrübeli, üniversite mezunu, dürüst, ilkeli ve halkın desteğini alan biri hangi olumsuz özelliğinden dolayı aday gösterilmedi?
Özeleştirisini yapmayan, parti içi demokrasiyi geliştirmeyen teşkilatlar ve partilerden; hangi teşkilat, hangi parti olursa olsun sorgulanmalıdır.
Sorgulanmayan, eleştirilmeyen düzelemez.
Düzelmeyen de ilelebet süremez.
İster şahıs bazında, ister parti bazında, ister teşkilat bazında eleştirisi olmayanın düzelmezi de olmaz.
Mehdi Öztüzün’ün seçim startında verdiği mesajlar gayet olumlu idi.
Özellikle “Belediyeyi üç dille yöneteceğiz” demesi kuşatıcı idi.
Türk, Kürt ve Araplara bu anlamda mesaj vermesi ve üç ırkı bir arada sayarak sözde bile olsa bir araya getirmesi takdir edilmesi gereken bir vakıadır.
Öl ve öldür misyonunu ret edip yaşa ve yaşat misyonunu temsil etmesi başkasından değil kendisinden olduğunu göstermektedir.
Tahrikçilerin, bozguncuların, ifsatçıların değirmenine su taşımayıp, düzelticilerin, bir araya getiricilerin yanında yer aldığı görülmektedir.
Toplumun bu tür kişilere ihtiyacı vardır.
Nitelikli, düzeltici, toplumun ileriye taşınması için çaba gösteren kişiler öne geçmelidir.
Elbette herkesin fikri kendine, herkesin aynı fikirde ve ideolojide olması beklenemez.
Ancak farklı fikirlerde olsa bile bir araya gelmeyi ve ortak faydayı temin etmeyi sağlamaya çalışanlar tercih edilmelidir.
Neden bu tür kişiler toplum dışına itilmeye çalışılır?
Neden bu tür kişilere itibar suikastı yapılmaya çalışılır? Soruları cevaplanması gereken sorulardır.