NAMAZ

NAMAZ

Dinimizin direği, Müslüman ile gayrı muslimi birbirinden ayıran ve Kur'anda çokca zikir edilen en önemli ibadet namazdır.

Namaz; imanın âlameti, vücudun selameti, mü'minin israhati ve kalbin huzurudur.

Cemaatle camide kılınmasının sevabı çok olsa da evde veya başka yerde tek başına da kılına bilir.

Güneşin ilk fecriyle sabahı, güneşin zevali yani güneş tam tepeye geldikten sonra batmaya doğru gitmesiyle öğleyi, gölgelerin iki katına çıkarmasıyla ikindiyi, güneşin ilk batışıyla akşamı ve gökyüzünden güneşten eser kalmamasıyla yatsı namazı kılınır.

Bediuzzaman:"Evet, her bir namazın vakti, mühim bir inkılab başı olduğu gibi azım bir tasarruf-u ilahinin ayinesi ve o tasaruf içinde ihsanat-ı kulliye-i İlahiyenin birer mak'asi olduğundan Kadir-i Zülcelal'e o vakitlerde daha ziyade tesbih ve tazim ve hadsiz nimetlerinin iki vakit ortasinda toplanmış yekûnüne karşı şükür ve hamd demek olan namazı emretmiştir."

"Namazın manası, Cenab-ı Hakk'ı tesbih ve tazim ve şükürdür. Yani, celaline karşı kavlen ve fiilen "sübhanallah" deyip takdis etmek; hem kemaline karşı lafzen ve amelen "Allah-u ekber" deyip tazim etmek; hem cemaline karşı kalben ve lisanen ve bedenen "Elhemdülillah" deyip şükretmektir."

"İbadetin manası şudur ki: Dergah-ı İlahide abd, kendi kusurunu ve acz ve fakrını görüp kemal-i rububiyetin ve kudret-i Samedaniyenin ve rahmet-i İlahiyenin önünde hayret ve muhabbetle secde etmektir."

"Nasıl ki insan, şu âlem-i kebirin bir misal-i musağğaridir ve Fatiha-i Şerife, şu Kur'an'ı Azimüşşan'ın bir timsal-i münevveridir. Ñamaz dahi bütün ibadetin envaını şâmil bir fıhriste-i nuraniyedir ve bütün esnaf-ı mahlukatın elvan-ı ibadetlerine işaret eden bir harita-i kudsiyedir." (Dokuzuncu söz)

Müslamanım diyene, kalbin temizliği yetmez.

Nanaz ibadetiyle; kalbi temizlemek, eğmeyen başımızı Allah huzurunda eğmek gerek.

Günah kirimizi silen, mü'minin miracı olan ve bizleri kotülüklerden uzaklaştıran namazımızı düzgün biçimde kılmaya özen gösterelim.

Selam ve dua ile.