NE YAPMALI, NE ETMELİ?

Geçen haftaki yazımın konusu gençlik ile ilgili idi.

“Gençliğimizi Çaldılar!” başlıklı yazım bugünkü gençliğin durumunu tasvir ediyordu.

Milletler geleceklerini gençliğin durumu ile karşılaştırırlar.

Maalesef bugünün gençliği geleceğimizin hiç de iç açıcı olmadığını göstermektedir.

Okumayan, tarihini araştırmayan, farkında olmayan, umursamayan, modanın ve eğlencenin esareti bir gençlik için ne yapabiliriz?

Tarihi sayfalarında yer alan; Mimar Sinan, Fatih Sultan Mehmet, İbni Haldun, Selahadini Eyyubi, Ahmedi Hani, Bediüzzaman, İbni Sina, Farabi gibi şaheser insanlardan gençliğimiz ne kadar haberdar?

Çocuk yaşlarda Kuran hafızı olan, genç yaşlarda ünlü bir mimar olan Köprüler ve Camiler inşa eden Mimar Sinan gibi olmaya kaç aday bulabilirsiniz?

İbni Haldun gibi ünlü bir filozof ve sosyolog olmaya kaç istekli bulabilirsiniz?

İbni Haldun’un tarihi analiz etme ilmi olan Ümran ilmine benzer ilimler icat edecek bir genç var mı?

Gençliğinin baharında İstanbul’u fetih eden, bir çağ kapatıp bir çağ açan gençlik nerede?

Böyle bir gençliğin yetişmesi için ne yapmalıyız?

Selahadin’ler ne zaman yetişecek?

Kudüs’ün fatihi Selahadin, aynı zamanda gönüllerin fatihi oldu.

Kudüs’ü fetih ederken merhameti ile gayrı Müslimlerin de gönlünü fetih etti.

İcatlar yapacak gençlik nerede?

Cabir Bin Hayyan gibi Atom bombası fikrinin ilk mucidi ve kimyanın babası sayılan gençlik nerede?

Nasıl yetişir acaba?

Ya Cezer’i gibi mucitlere ne demeli? 

İlk sistem mühendisi, ilk Sibernetikçi ve elektronikçi, bilgisayarın babası nerede?

Harezmî ilk Cebir kitabını yazarak batıya cebri öğreten âlimlerin torunları bugün ne yapıyor?

İbrahim hakkılar nerede?

İbni Rüşdler nerede?

Daha yüzlercesini sayabiliriz.

Her birinin isimleri tarihin sayfalarında altın harflerle yer aldı.

Oysa biz onları tanımıyoruz.

Gençliğimiz ise isimlerini dahi duymamış.

Peki, biz Einstein, Aristo, Hegel ve Marks’ı tanıtırken neden İslam âlimlerini tanıtmamışız? Kabahatimiz, suçumuz ve günahımız yok mu?

MEB neden bu âlimlerin hayatlarını, icatlarını, eserlerini, tekniklerini, batıda okutulan eserlerini tanıtmaz, ders olarak müfredata koymaz?

Ya, Diyanete ne demeli?

Diyanet yayınları bizler için, insanlık için eserler ortaya koyan, icatlar yapan, fetihler yapan bu harikulade insanları tanıtmaz, kitap olarak yayınlamaz?

Ne yapmalı, ne etmeli?

Gençliğimizi; lüks, moda, gösteriş, haz ve heves kurbanı olmaktan kurtarmalı; tarihini tanıtmalı, kendini tanıtmalı, İslam’ı tanıtmalı.

Gençliğin; ruhunu yüceltmeli, idealist yapmalı, ilkeleri önceletmeli, düşündürtmeli, farkına vardırtmalı.

Yoksa ötesi yok!