NOEL, PİYANGO, GO GO GO...
Kürtçe’de söylemek, İngilizce'de gitmek anlamına geliyor, go.
Benim söylemek istediğimse, bu iki zehirli kavramın toplumumuzdan gitmesini söylemek.
Söylemek istediğim diğer bir gerçeklikte şudur, sadece sömürgeler, düşmanlarının bayramını kutlar, onlara benzemek ister ve kültürlerini taklit ederler!
Biz noeli milli bayram olarak kutlayanlarla 1000 yılı aşkın bir süredir düşmanız.
Onlar bizim bayramlarımızı, kültürel ve dini değerlerimizi yok etmek için direk ve dolaylı olarak çalışıyorlar.
Aslında bu yolda ciddi aşamalar kat ettiklerini de söyleyebiliriz.
Biz ise tam tersine onların her türlü dini ve kültürel alışkanlığını alıp sinemize çekiyoruz.
Bir Yahudi Noel kutlamaz, bir Hıristiyan, Ramazan Bayramı kutlamaz, bir Ezidi Kurban Bayramını kutlamaz, ama maalesef, biz Müslümanlar, noel de kutluyoruz, newroz da kutluyoruz, onları resmi tatil de ilan ediyoruz.
Allah için kesilen kurbanlara katliam diyor, noel için kesilen hindi ve çamlara olağan diyoruz. Üstüne piyango denen kumarı da neredeyse kültürümüzün bir parçası haline getiriyoruz.
Diyanetin ve tüm alimlerin haram olduğunu ilan etmesine rağmen alıyoruz.
Bugüne kadar büyük ikramiyeyi kazananların hepsinin sefil bir şekilde ölüp gittiğini okuyup izlememize rağmen yine alıyoruz.
Bir fakire 20 lira vermeyi çok görüp, yüzlerce lirayı gözümüz kırpmadan birilerinin içkisine, fuhşuna aracılık edecek piyangoya aktarıyoruz!
Gerçekte biz neyiz? Neyin havasına giriyoruz?
Niye cadde sokaklarımız, başka dinin bayramı için süsleniyor? Niye biz onlar gibi davranıp, onlar gibi yaşıyoruz?
Onlar bizim kültürümüze dinimize oldukça mesafeli dururken, biz niye bu kadar taklit budalası oluyoruz?
Bunların hepsi kültürsüzlükten kaynaklanıyor.
Bizi kurtardığı iddia edilenler, aslında bizi, bizim kurtulmak istediklerimize mahkum ettiler.
Bilge kralın çok güzel bir sözü vardır: Savaş ölünce değil, düşmana benzeyince kaybedilir!
Biz İngilizlere karşı savaştık, ama savaştan sonra şapkalarını kafamızda bulduk. Hatta o düşman şapkasını takmayanı astık.
Fransızlara karşı savaştık ama laikliklerini alıp onlardan daha çok sahiplendik.
İtalyanlara karşı savaştık ama dinimiz ve kültürümüz çok farklı olmasına rağmen onların yasalarını alıp başımıza taç ettik.
Yetmedi ortak değerlerini aldık.
Tatil günleri, bayramları, alfabeleri, oyunları, içkileri, kumarları, ahlaki zafiyetlerini…
Adına da medeniyet dedik.
Nasıl medeniyetse, cephede dedelerimizi, cephe arkasında bebelerimizi gömen…
Müslümanların gaflet uykusundan uyandığı yarınlar dileğiyle, sağlıklı ve mutlu kalın.
