Sınıflar ve demokrasi...

Dünya var oldu olanı sınıf mücadelesi veriyor ve bu sınıf mücadelesi çoğu zaman kanlı olmuştur. İnsanlık sınıflara neden ihtiyaç duymuştur bunu da bugünden bakınca algılayamıyor insan ama güçlü olan gücü elinde tutmak isteyen kendisi dışındaki insanı hep dışlamış ve hep onu hor görmüş bir alt sınıfa itmiştir.

Günümüzde demokrasi diye uyduruk bir özgürlük alanı çizdiler ama demokrasinin vaat ettiği şey yeni sınıflar olmuştur. Bugün demokrasi havarileri hiç kimseye demokrasi vaat edememektedir. Demokrasinin götürüldüğü bütün her yerde savaşlar ve kanlı devrimler gerçekleşmiştir. Sözde götürdükleri demokrasi ile o halklara özgürlük Hürriyet vaat ediyorlardı ama götürdükleri şey tam tersine barut kokusu ve kan oldu.

Günümüz dünyasında eğer gücün yoksa ki bu çoğu zaman parayı anlatır işin gerçekten çok zor demektir.

Parası olanın kendini parası değerinde bir sınıf oluşturduğu hastalıklı bir rejimin adıdır.

Köleliğin belki 100 yıl önce kalktığı dünyamızda maalesef kölelik farklı vasıflarda toplumda kendini kendine her zaman yer bulmuştur.

Ben kimim diye başlayan ve Ben olmazsam ne olur biliyor musunuz diye dayatan hastalıklı bir rejimin adıdır demokrasi. Sınıflar yaşıyor hem de olduğu gibi hem de daha acımasız ve sınıfla mücadele edenler geçmişte olduğu gibi yine daha çok onurlu ve daha gururlu.

Zorba adamın sadece şekli ve ismi değişti ama zorba hep aynı zorba, mazlum da hep aynı mazlum.