Yangının ortaya çıkardığı
20 Haziran gecesi Diyarbakır’ın Çınar ilçesinde başlayan Mardin Mazıdağı ilçesine kadar ulaşan yangın 15 insanın ölümüne yol açtı.
Olayın vahameti bu denli büyük olunca herkes suçu bir diğerine atmaya çalışıyor. Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Daire Başkanlığı ve itfaiye üzerinden CHP Genel Başkanı Özgür Özel, yangının çıkış sebebi olarak elektrik tellerini ve tellerin sahibi Dicle Elektrik’i sorumlu olarak işaret ederken, Dicle Elektrik de uydu görüntüleriyle yangının teller kaynaklı olmadığını, söz konusu iddiaların yangının başladığı arazinin mülk sahiplerince çıkarıldığını ifade ediyor.
Elektrik, Harita ve Ziraat Yüksek Mühendislerinden oluşan 3 kişilik bilirkişi heyeti, yangın bölgesinde inceleme yaparak hazırladığı raporla; yangının; sigortalı ayırıcı direğinde sigorta yerine iletken tel sarılmış olduğu, iletken telinin koparak, yerdeki otları tutuşturması ve şiddetli rüzgârın etkisi ile geniş bir alana yayıldığı öne sürüyor.
Söz konusu raporu olayla ilgili soruşturma başlatan Başsavcılık, yetersiz bulup daha detaylı soruşturma için ara rapor düzenlenmesini talep ediyor.
DEM Parti, yangına sadece karadan müdahale ile yetinen kurumları ve dolayısıyla iktidarı eleştirip sorumlu tutarak neden havadan müdahale edilmediğini sorarken, Batman Milletvekili Rüştü Tiryaki “Gece gündüz sahalarla uçaklarla helikopterlerle operasyonlar yapanlar, bunu gururla anlatanlar, mesele vatandaşın hayatı, hayvanların canı ve tarımsal ürünler olunca tek bir yangın söndürme uçağı ve helikopteri kaldırmadı. Bunu da tarihe not düştük. Emin olun ne Diyarbakır ne de Mardin halkı bunu asla unutmayacak” açıklamasıyla sert bir çıkış yaptı.
Her ne kadar gazeteler açıklamaya sert dese de ortaya çıkan vahşetin yanında yapılan açıklama hiç de sert diye tanımlanamaz.
Tüm bu tartışmalar yaşanırken Saadet Partili Antalya Milletvekili Şerafettin Kılıç gözden kaçırılan bir detaya dikkat çekerek Dicle Elektirik’in savunmasını “Bu yangınların anız yakımı sebebiyle çıktığını söyleyip meseleyi geçiştiremeyiz çünkü zaman anız yakımı zamanı değil hasat zamanıdır.” Diyerek boşa çıkarıyor.
Haksız da değil. Çıkan yangın felaketi ve ölen 15 insanla beraber telef olan onca canlının sorumlusu olarak, oklar Dicle Elektrik’i gösterirken, muhalefet ve iktidar arasında sorumluyu işaret etme konusundaki politik çekişme bir yana, haber ve içerik sitesi onedio.com’un editörlerinden birinin ''Köylü Şirinlerin başlattığı anız olimpiyat ateşi Mardin'e doğru ilerliyor!' şeklindeki iğrenç ve alçakça paylaşımı da gösterdi ki her zaman olduğu gibi faşistlerin içindeki kin dışarı çıkmak için fırsat kolluyormuş.
Editörün, alçaklığı için, özür dilerken bile “Kederimi, derdimi, üzüntümü ya da neşemi farklı bir şekilde ifade ediyor olmak…” şeklinde tanımlaması da yaptığı kindarlık ve düşmanlığın ancak devamı ya da argo ifadeyle sıvaması denir.
Bu acı üstünden Kürt düşmanlığı edip kinini kusan faşistler, sizin vicdanınız taşlaşmış, siz sizden başkasını sevmeyi bilmediniz, bilmeyeceksiniz.
Değil mi ki kendinden başka dost görmeyen ve kabul etmeyen atalarınızın sözüyle büyüdünüz. Değil mi ki savaştan kaçıp kapınıza gelene hakaretler edip zulmettiniz, değil mi ki siz sırf daha konforlu yaşamak için Avrupa’ya kapak atmaya çalışırken, ölmemek ve sadece yaşamak için size sığınana kapıyı gösterensiniz.
Hani o sevmediğiniz, sevemediğiniz ve kendinizi üstün gördüğünüz Ortadoğu halklarından Pakistanlı düşünür şair Muhammed İkbal diyor ya “Sanılmasın ki her insanın kalbi vardır” işte tam da bu sözün kanıtısınız.
