- 09-03-2021 18:50
- 44
2020 yılında yaşadığımız olağan üstü gök yüzü konumlarının yer yüzüne yansımalarına hep beraber yaşayarak şahid olma fırsatı bulduk . yaşadıklarımız şu sözü özetler nitelikteydi ‘ Gök yüzünde ne varsa yer yüzün de de o var’ bu gök yüzü gezegen etkilerini astrolojik olarak hatırlatmam gerekirse önceki yazımda da söz ettiğim üzere terminolojiye daha az yer vererek şöyle özetleyebilirim.
‘Gezegenlerin çakışma dönemleri zaman zaman iç içe geçerler, ancak bazı çakışma dönemlerinde gezegenlerin ciddi anlamda bir arada toplandığı zamanlar vardır. Bu zamanları “dünyada çağ atlanan” dönemler olarak tanımlayabiliriz; örneğin 1.-2. Dünya Savaşları, Osmanlı İmparatorluğunun kuruluşu - çöküşü gibi. Böyle üç gezegenin bir burçta toplanmaları görece sık olabilir, ancak aynı burçta bir araya gelmeleri enderdir. Nitekim Satürn, Jüpiter ve Pluto’nun Oğlak burcunda son kavuşmaları M.Ö. 2000’li yıllara denk gelmektedir. O dönemde Babil kurulmuş ve kısa bir süre sonra Hamurabi Kanunları çıkmıştır. Ne kadar kritik bir geçiş sürecinde olduğumuzu böyle bir bilgi ile basitçe özetleyebiliriz. Yirminci yüz yılda Satürn’le Pluto 1914, 1947 ve 1982 yıllarında kavuştular. 1914 1. Dünya Savaşına, 1947 Soğuk Savaşa, 1982 İran-Irak savaşına, Sovyetlerin Afganistan’ı işgaline denk geliyor.’ BARIŞ İLHAN
2021 yılı da 2020 yılın da yaşadığımız pandemi ve küresel kriz sonrası bir reform ve yapılanma sürecine adım attığımızın ayak sesleri niteliğinde değişim ve dönüşümleri içerisinde barındıran ilginç ve bir okadarda iz bırakacak türden bir yıl olacak, gök yüzünü yorumlarken şahit olduklarımızın yer yüzüne yansımaları düşünen ve sorgulayan insana derin mesajlar iletiyor.
Satürn – Uranüs kareleri 22.5 yılda bir meydana gelen gök görünümleridir. 2021 yılında 17 Şubat, 14 Haziran ve 24 Aralık günlerinde meydana gelecek bu görünümün nasıl bir etkisi olabileceğini değerlendirmeye çalışayım;
Satürn kısıtlama, sınırlama, düzen disiplin getirmenin gezegenidir. Uranüs ise beklenmedik gelişmeler, yüksek gerilim ve ani oluşumların gezegenidir. Kare açı ise bizleri yol ayırımlarına getirip yüzleşmekten kaçındığımız olay ve kavramlarla ilgili seçim yapmak veya bu kavramlar ile yüzleşmeyi kendi hatalarımızı görüp dönüştürmeyi veya kabullenmeyi getirir.
Satürn’ün Kova’da olması, farklı bir düzene geçişin zaruri olduğunun, yeni düzenlemeler yapılmasının kaçınılmaz olduğunun işaretidir.
Kare açı doğası gereği bir durumun ya da insanın içindeki bastırılmış niteliklerin ortaya çıkmasına neden olur, su okadar ısınır ki artık el yakar kıvama gelir ve tekamül yolumuz da bizleri bir üst seviye ye hayatın amacı yani yaradanın bizden istediği kamil insan olmamız yolunda ki farkındalık seviyelerini birer birer görerek farkederek isteyerek idrak ederek yüksek şuura ulaşmamız yönünde, tabi ki bu idrak belirli bir şekil de açılmış bilinç seviyesi ve olgunluk gerektirir ,üzerimize düşen hızlanmış dijitalizim içerisinde şuur düzeyinde yavaşlayıp kendi benliğimizi hissedebilmemiz ve dış dünyaya açılan penceremizi daha aydınlık ve anlamlı kılmak olmalıdır.
‘Uranüs ve Satürn’ün bu sabit burçlarda kare açı içinde olması, belli ki beraberinde baskılanmış ve giderek artmakta olan bir gerilimin kaçınılmaz olarak ortaya çıkışına neden olacaktır. Bu gerilim ve patlamaları hangi alanlarda gözlemleriz derseniz;
Mali piyasalar; aşırı manipülasyon yüzünden şişmiş olan piyasalarda yapılacak beklenmedik bazı işlemler ekonomileri sarsabilir. Kripto para piyasalarında beklenmedik gelişmeler olabilir.
Teknoloji ve İletişim platformları; bazı teknolojilerin kullanımının verimsiz ya da zararlı olduğu anlaşılabilir. İletişim platformların tıkanmalar ve çöküşler yaşanabilir. Kullandığımız bazı teknoloji sistemleri ve altyapılarda radikal dönüşümler meydana gelebilir.
Enerji sistemleri; bazı enerji sistemlerinde kazalar ve aksamalar meydana gelebilir, köklü bakım veya değişiklikler gerekebilir. Enerji sistemlerinin sağlıklı altyapılara oturtulmadığı ya da tehdit oluşturduğu zarar verici olaylarla ortaya çıkabilir ve dönüşüm kaçınılmaz olabilir.Zemin hareketleri; zemin geriliminin birikmiş olduğu alanlarda yer hareketleri artabilir.
Besin alışkanlıkları; insan sağlığına zararlı olmasına rağmen sürdürülen bazı yeme alışkanlıkları konusunda devrim niteliğinde bilgiler ortaya çıkabilir. Beslenme normlarımız dönüşmek zorunda kalabilir. (uranüs boğa da Boğa beslemekle ilgilidir)
Düşünce sistemleri; yaşanan gelişmeler insanların hayata bakışlarını, evrenin düzenine dair yorumlarını, tabularını dönüştürmesine neden olabilir.’ (satrün kova düşünceler de devrimler)
‘Bireysel düzlemde bu kare bizi nasıl etkiler derseniz;
Para kazanma şeklimizi,Üretkenliğimizi,
Önceliklerimizi,Vazgeçilmez olarak gördüğümüz alışkanlıklarımızı,
Hayata bakışımızı, felsefemizi, Beslenme düzenimizi,
Konfor anlayışımızı,Teknolojiyi ve teknolojinin sağladığı olanakları kullanma şeklimizi,
Sorgulamak ve dönüştürmek zorunda kalacağımız bir süreç olduğunu söylemek mümkündür.
Aşırı baskı altında insan ya gücünü fark eder ya da içindeki baskılanmış potansiyeli keşfeder ve dönüşür. Zorlu transitler bize ertelediğimiz dönüşümleri yaşatır. Bunun gerekli olduğunu ilk fark ettiğimizde şok yaşar ama olup bittikten sonra büyük bir hafifleme ve açılım hissine kavuşuruz. Kalıplarımızı kırmak ve içimizdeki potansiyeli fark edip ortaya koymak hepimiz için kolaylıkla ve sevgiyle olsun’ faydalanılan kaynaklar; Juno kendi halinde bir yıldız gözlemcisi
Sonraki yazılarımda aylık olarak gökyüzü etkileri ve medikal astrolojiye yer vererek sizlerle paylaşımda bulunmak istiyorum bu konularla ilgi merak ettiğiniz sormak istediğiniz veya yazmamı istediğiniz konular varsa benimle iletişime geçebilirsiniz her birinize sevgiyle esenlikler dilerim.
İletişim adresim; demirsaadet34@gmail.com