600 BİN KİŞİ 1 AHMET’İ KURTARABİLİR Mİ?

 

Batman’da yaşayan bir öğretmenin 2 çocuğundan biri Ahmet. Birinci çocuk Emircan, yakalandığı NCL (beyincik erimesi) hastalığından dolayı yatalak durumda. Doktorlar Emircan için yapacak bir şeylerinin olmadığını söylüyorlar.

4 yaşında ki Ahmet'e de aynı teşhis konmuş. Doktorlar erken teşhis konduğu için Ahmet’in tedavi edilebileceğini söylüyorlar. Lakin bunun için 700 bin Euro gerekli. 

Bir anne babanın gözlerinin önünde eriyen çocuklarını çaresizce izlemesini hayal edin.

1 takım elbiseye 1000 Euro harcarken hayal edin, 2 defa kullanıp çöpe attığınız 500 euroluk kunduraları giyerek hayal edin, üstüne basıp gittiğiniz 5 bin euroluk halılara basarak hayal edin, içinde oturduğunuz 200 bin euroluk dairelerde otururken hayal edin, elinizdeki 1000 euroluk telefonlarda papçi oynarken hayal edin, çöpe attığınız, Eurolarla hesaplanamayan ekmeği ezerken hayal edin…

Hayal ediyorsanız problem yok. Pazartesi'ye küçük Ahmet’in ilaç parası bulunmuş demektir.

Çünkü 600 bin kişilik Batman’da adam başı yaklaşık 1 Euro düşüyor. Adam başı 1 Euro versek, küçük Ahmet kurtulacak ve ailesi, dünyanın en mutlusu olacak.

Düşünsenize, bir evladı ölümü beklediği halde dünyanın en mutlu insanı olmayı…

İkinci evladının normal bir insan gibi yaşamasını, dünyanın en büyük nimeti olarak görmeyi!

Diğer bir husus ise devlet!

Bu kadar istisnai bir durumda, devlet niye ödeme yapmaz?

Memurundan valisine tüm Batman, niye muhtaç duruma düşürülür?

Sayın bakanımız niye bu işe el atmaz?

Sayın Cumhurbaşkanımız niye gerekli talimatları vermez?

Belki de Ahmet için gerekli para Pazartesi gününe kadar toplanır.

Ya diğer Ahmetler, diğer Emircanlar ne olacak?

Bir annenin gözlerinin önünde evlatlarının eridiği bir memlekette, kim huzur bulacak?

Huzur olmaz efendim, huzur olmaz.

Bir memlekette insanlar çaresizlikten ölüyorsa, orada hiç kimse huzur bulmaz.

Kimsede o vebalden beri olmaz! Komşudan başlar, başkana kadar gider.

Ahmet hepimizin çocuğu ve inşallah onu kurtaracağız. İnşallah Emircan’ı da kurtaracağız. Her ne kadar tıp çaresiz dese de bizim inancımızda çaresizlik yoktur. Her şey biraz çaba, biraz para, biraz da duaya bakar.

Dua her şeyin anahtarıdır.

Temiz ağızlarla dua edin. Kirlenmemiş, haram yememiş ağızlarla. Bunu sağlayamıyorsanız, çocuklara dua ettirin, onların ağızları da yürekleri de temizdir. Onların duaları makbuldür. Birde ilim talebelerine dua ettirin, alimlerle birlikte.

Hepimiz, bizi belki de ilk defa bir araya toplayan Ahmet için harekete geçelim. Kardeşliğimizi gösterelim #ahmeteumutolalım

Ahmet ve Emircan’ın en kısa sürede gerekli imkanların ihdas edilip, tedavisinin sağlanması, başka Ahmetlerin aynı durumu yaşamaması için devletin gerekli düzenlemeleri yapması duasıyla, sağlıklı ve mutlu kalın…

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ